4] Deli Dolu Doktorcuk.

257 6 23
                                    

|Hoşgeldiniz,
|Vote & Yorumu Unutmayınız. :)

Şarkı: Mark Eliyahu - Drops

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şarkı: Mark Eliyahu - Drops

☁️

Bu haberi vermemiz ne kadar doğru bunu bilmiyordum. Hastaneden döndükten sonra kendimi direk odama atmış ve kapımı kilitlemiştim oysa ben o kadar çok istiyordum ki anne olmayı.

Odamda ne kadar kaldım bilmiyorum, ama hiç ağlamadım, eşyalarımı dağıtmadım, kendimi öldürmek istemedim, kafamı vurup uyumadım... Tanrı ile konuşmaya çalıştım.

Genç bir kız çocuğu ile geleceğin kadınını ayırmanın nasıl bir anlamı vardı? Çok mu büyük bir günah işlemiştim? İlk öpücüğümü ortaokul sevgilim Selim'e vermiş olmam -ki şu an doktorum Selim'e ondan seslenmiyorum- büyük bir günah mıydı? Evet ona doğru dürüst ibadet etmiyordum asla ama asla ona layık bir kul değildim ama daha beterlerini yapıp Cennet'te gibi hayat süren oldukça fazla insan vardı.

Odamda ne kadar kaldım bilmiyorum. En son kapım tıklatıldı ve içeri ablam Deniz girdiğinde onu öylece süzdüm. Bir kızı vardı ve oğluna beş aylık hamile bir kadındı. "Mercan, Uğur geldi güzelim. Babam sigara içiyor şu an." bu cümle beni ilk defa gülümsetmedi.

"Uğur bana anlattı eğer istersen sizi yılanlıklarım ile ayırabilirim. Bu seni çok üzer ama... Bilmiyorum işte Mercan! Umarım eksik olduğunu falan hissetmiyorsundur aptal kardeşim."

Bunu ister miydim? Bu bize iyi gelir miydi? Ama sanmıyordum. İsterse boşanabilirdi, onca yılın aşkı vardı birbirimizde.

"Bunu istemiyorum Deniz. Anne olmak istiyorum ben. Uğur'a ait biri olabilmek istiyorum. Yaşamak istiyorum. İstiyorum da istiyorum anasını satayım"

Deniz gülerken kapım tekrar tıklandı muhtemelen Uğur'du ve ben kendimi hemen yatağa attım. Şu an konuşmak istemiyordum ve uyuma numarısını yutabilirdi. Deniz, kalçama vururken "Gel." diye fısıldadı. Kapım yavaşça açılınca gözlerimi yumdum hızlıca.

"O iyi mi, baldızcığım?" Uğur gelmişti.

"Sanmıyorum enişteciğim, ver bakalım bu Peri'yi." yiğenim ile beraber. Uğur, ve kucağında yiğenim. O görüntü aklıma dolarken işte şimdi ağlıyordum. Ona gerçek bir evlat veremeyecektim.

"Deniz abla, yanlış anlamazsan biraz yalnız kalabilir miyiz acaba?" Peri'nin ağlayışını duyduğum da ağlamam şiddetlenmek üzereydi.

"Uyumadığını biliyorum, Mercan. Baban beni kesecekti az daha. Beni nasıl yalnız bırakırsın müstakbel eşim?"

Eşin olmak mı? Şu an ki aklım olsa o an kalkar ve, 'düşman götüne kurşun' derdim. Son derece samimiyim canlar.

"Korkuyorum, sana layık olamamaktan aşırı korkuyorum." Ben ne zavallı biriymişim be böyle? Başa belaymışım yani. Bir adama nasıl layık olamazdım, bir kadın bir adama nasıl layık olamazdı? Benden nefret etmekte o kadar haklısınız ki.

EVREN | +18 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin