Yeni hayat

412 19 4
                                    

"B-Baba"

"Ashley Elizabeth Louren burada ne arıyorsun."
Sesi kızgın olduğu kadar korku doluydu 

"Her yerde senı arıyordum sonra haberlerde o çocukla seni gördüm."
Tabi aceleden not yazmayıunutmuştum kahretsin.

"Çok üzgünüm baba o benim arkadaşım hani hep sana bahsettiğim Nash Grier."
Bana inanmayan gözlerle baktı. Ama birşey diycek gibi de durmuyordu

"Peki ama bir daha evden izinsiz çıkmıycaksın Ashley."
Babamdan hep utanırdım o fotoğrafı görmüş olması beni gerçekte utandırmıştı.

1 Ay Sonra

Buna hala inanamıyordum liseyi Los Angeles'da okumak bu benim hayalimdi ve sonunda Nash ile tekrar kavuşacak olmak bu beni gerçekten mutlu ediyordu daha iyisi ise Jessie,Amber,Bella ve ben artık ev arkadaşıyız.
Evet aynı evde kalıcağız.
Amber ve Bella ile görüşsemde bir süredir Jessie ile görüşmedik çocuklar gittikten sonra kendini eve kapamıştı ama bu haberi alınca buluşma kararı aldık. Tam üç haftadır yeni ev, evi döşemek burdaki kıyafetler falan ve şimdi herşey tamam.

Yarın yola çıkıyruz bu sebeple bugün toplanmaya karar verdik her zamanki parkta buluşucaktık. Parka geldiğimde Amber ve Bella beni bekliyordu hemen yanlarına gidip oturduk yeni evimizden konuşurken nekadar konuşabilirsek çünkü kimse bize birşey demiyordu süpriz diyorlardı o kadar. Birinin yanıma geldiğini hissettim evet bu kesinlikle Jessie yanımıza geldi tanrım bir ayda ne kadar değişmişti normalden birz kısa olan saçları uzamış ve beline yaklaşmıştı bu haline alışık değildim genelde hep kısa saçlı görmüştüm onu.

"Tanrım Jess bir ayda ne kadar değişmişsin."
Yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu

"Şimdi biz Los Angeles'a mı taşınıyoruz gerçekten." Hepimiz aynı anda haykırmıştık "EVET"
çok mutluydum, şu anda hep hayalimiz olan Los Angeles'dan bahsediyorduk ve buna bu kadar sevinen tek kişinin ben olmadığım belliydi herkes etrafına gülücükler saçıyordu.
Çok uzun süre orda oturmuş olmalıyız hava kararmıştı ve saat sekize geliyordu.

"Arkadaşlar bence artık dağılma zamanı sabah erken kalkmamız gerek ve benim evde yapmam gereken işler var."
Hepimiz bu konuda anlaşmıştık ve dağılmaya karar verdik.
Eve vardığımda saat ona geliyordu. Kendimi duşa attım duştan çıkınca farkettimki benimyanıma alacağım çanta hazır değildi üstümü değiştirdim ve sağa sola koşturmaya başladım en son yatağıma oturmuş çantamı konturol ediyord.

"Tablet tamam, kitap tamam, kulaklı çantada, atıştırmalıklar annem sabak çantama tıkar" 

Herşey tamamdı. yatağa uzandığımda yüzümde istemsiz bir gülümseme vardı.

...

uçak havalandıktan yarım saat sonra sallanmaya başladı ve biz şu anda yere çakılmak üzereyiz Amber'ın koluna yapışmıştım gözüm kapalıydı Amber ona bakmamı sağladı ve tam o anda uçakta I Love it şarkısı çalmaya başladı

...

gözümü açtığımda yatakta debelenmekten başka birşey yapmadığımı farkettim ve alarmı kapatmak için yataktan kendimi atmak zorunda kaldım. Salak gibi gece telefonumu masama koynuşumtum. Valizlerim hazırdı ama ne giymem gerektiğini bilmiyordum valizin en üstünde duran gri buluzumu aldı önünde "I Don't Know I'm Happy or Sad" yazıyordu hemen üstüme geçirdim ve altına da valiza koymayı unuttuğum koltukda duran kot şortumu giydim. Valizlerim ağırdı ama yinede onları ben indirdim.
Kapının önüne koydum ve sırt çantamıda annemin görebileceği bir yere koydum ki içine yolda atıştıra bileceğim şeyler tıkıştıra bilsin. Tam masaya oturdum yemeğimiyemeye başladımki kapı çaldı. Kapıyı açmamla karşımda elleri bavul dolu bir Amber ile karşılaştım.

Hayaller Parkı // Nash GrierHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin