100 Yıl Sonra Tekrar Biz Olmak

GÜÇ

Sadece o kız...Bana bakıyor beni yenebilirmiş gibi. Sonra yanıma doğru yürüyüp :

"Bizi yönetebilceğine inanıyorum hemde çok." deyip o koyu yeşil gözleriyle gözlerime bakıyor..

"Sizi yönetmicem sadece duruma ayak uydurcam." deyip o koyu yeşil gözlere bakmaktan kaçındım.Mazallah kapılır kalırım.Ben bunları düşünürken ön sıralardan biri koşarak okula girdi.

"Sizinle daha sonra konuşuruz arkadaşlar ..." Dedim sesimi her yere iletme çabasıyla.Bende o kişinin peşinden gittim. 'Alicia nerdesin?' 'Seni ilgilendirmez.' yine zihin düşüncelerine girmiştik. 'Ağlıyorsun!' 'Sanane ağladığım seni bağlamaz.' 'Neden? Yine ne yaptım?" "Paul o kızla daha çok yakışıyosun git onunla ol.' 'Adını bile bilmediğim bir kızla mı beraber oluyim.' 'Evet , lütfen git.' 'Kızlar tuvaleti , her kızın ağlama noktası mıdır?" "Ne?!" "O kadar ahmak değilim canım.." "Beni mi oyalıyordun?" "Eh , vücudum buraya gelene kadar.." ve tadam artık vücudumdayım. "Kızlar tuvaletine girdin, seni şikayet edicem!" "Savaşta ve aşkta her şey mübahtır." deyip elini tuttum o ne yaptı hemen çekti.Artık sinirleniyordum. Yumruklarımı sıkıp açmaya başladım o da bunu görmüş olucakki geriledi..

"Benden korkuyo musun Alicia?"

"Senden değil ahmak yaydığın enerjiden!"

Haklıydı yine o bahçedeki halime dönmüştüm sanki bütün elementler ruhta dahil benim bu sinirime karşılık veriyodu. "Sana zarar vermek istemiyorum."

"Sana güvenmiyorum."

Yine sinirleniyorum. "Böyle deme. Sana zarar vermekten korkuyorum."

"Ne demeliyim Paul o kızın yanındayken müthiştin onun gözlerine bakarken hiç düşündün mü beni.. Bana bir söz verdiğini zannetmiştim."

"Sözümü tutuyorum zaten. Konuştum onla.."

"Sen ne saçmalıyosun? Ağız bile oynatmadın. Sadece gözlerine baktın" deyip gözünden akan yaşları elinin tersiyle sildi.

"Bana inanmıyorsun!"

"İnanmam için sebep göster."

"Onunla konuştuğuma yemin edebilirim. Eric'e soralım."

Hemen Eric'i aradım. "Abi hani bir kız vardı karşımda dikilmişti." "Eee." "Düşüncelerimizi okudun değil mi ? " "Ne düşüncesi ben bişey duymadım." dediği anda telefonu yüzüne kapattım.

"Alicia şu ana kadar bana hiç mi güvenmedin?"

"Hayır sana hep güvendim ama yeter artık sana güvenmiyorum."

"Bir kız yüzünden mi? "

"Bana bakışınla ona bakışın bir değil.!"

"Evet değil çünkü sana aşığım ve o sadece adını bile bilmediğim bir kız!"

Güç artık damarlarımdaydı tıpkı Rüyamdaki gibi.

Onun daha bişey yapmasına kalmadan elini tutup kalbime götürdüm.. "Sence nabzım kaç atıyor Alicia..Senin yanındayken hep elim ayağım dolaşıyo, ne diceğimi bilemiyorum ama eğer kararın ayrılmamızsa sen bilirsin..." deyip kızlar tuvaletinden çıkıp toplantı odasına gittim.Herkes ordaydı. Yine arka sıralardan biri :

"Bundan sonra ne yapıcağız?"

"Bundan sonra herkes savaşa hazırlıklı olucak. Vampir öldürme şekillerini üst sınıflar biliyo olmalı hani şu filmlerde sadece kazık falan diyolar ya işte onlar gibi.." diyordum ki içeriye Alicia girdi.

"Evet Paul haklı...Çaylakların çoğu öğrenmeli.."

Ona bakmadan:

"Evet bu durumda hemen çalışmaya başlasın herkes .. Bir topluluk kurucaz onlarla birlikte karar alıcaz dört kişi belli benim arkadaşlarım ve ben ayrıca bir yetişkin vampir ve üst sınıflardan biri lazım buna karar vermenizi öneririm."