Tarzan çocukluğumun ilginç kitaplardandır.Aynı olayların resimle anlatıldığı başka kitapları okudumve çizgi filmleri hatta filmlerini de izledim merakla.
İlk okumada merhamet ve hayranlık duygusu hakimdi.Yalnız kalan bir
çocuğun kimsesizliği , babasının ölümü, bir maymun tarafından
büyütülmesine üzüldüm ;ayakta kalışına, maymunlardan öğrendikleri ve orman hayatının bir parçası oluşuna ise hayran kaldım
Kendimi onun yerine koyuyordum hatta ve hayatta kalmasının mücadelesini ben de yaşıyordum .
Klasik olduğu için farklı bakış açıları
ile tekrar çekilen filmleri izledim yıllar sonra.
İlk defa Tarzan'a değil maymunlara acıdım .Belki çoğunluğunzaten billdiği gerçektir bu . Çünkü maymunların Afrika yerlileri olduğunu farz edersek beyaz adamın Afrika 'yı sömürmesinin simgelerle anlatıldığı bir öykü bu .Daha kötüsü de beyaz adam kendini üstün sayıp diğerlerinin geri kalmışlığına vurgu yapıyor .
Çağrışımdan belki sık duyduğum ve anlamının ne korkunç olduğunu çok sonra idrak ettiğim "sahip " sözcüğü.
Hintliler İngilizler'e böyle hitap ediyordu .Ben de babası Hindis-tan'dan para yollayamadığı için okulda gözde öğrenci iken çatıkatında
kalarak temizlik yapan o kız çocuğuna acıyordum .
Medyanın gücü ve bizim duyarsızlığımız .Keşke devamında kıtayı sömürmelerini de anlatsalardı çocuk
kitaplarında .