bir bebek daha? | vhope ✓

[9] "Yeni bebek"

"Bugün Jihyo ile çok oynadık," dedi Hee Ran. Taehyung her zamanki gibi onu kreşten almıştı. "Bebeklerle oynadık."

Bir kulağı kızındayken bir yandan da yola dikkat etmeye çalışıyordu. Yağmur yağıyordu ve hava erken kararmıştı.

"Hangi bebeklerle oynadınız?" diye sordu. Cevabı biliyordu. Kızı her zaman pembe etekli olanla kendisi oynardı -çünkü en sevdiği oydu- daha az sevdiği mavi etekli olanı da oynadığı çocuklara verirdi. Dikiz aynasından kızını kontrol edip tekrar yola döndü.

"Pembeli olanı ben, mavili olanı Jihyo."

Taehyung yanılmadığı için gülümsedi.

"Jihyo'yu seviyorum," dedi sonra Hee Ran. "Onunla hep oynamak istiyorum."

"Jihyo'yu çok seviyorsan belki bir kez onun pembe etekli bebekle oynamasına izin vermelisin." Dikiz aynasından yeniden kızına baktı. Yağmur trafiği sıkıştırmıştı ve ilerlemiyorlardı.

"Olmaz. O benim."

Taehyung yanaklarını şişirdi. Hee Ran asla eşyalarını paylaşamıyordu.

Arabanın içini telefon zili doldurduğunda Hee Ran "Babam arıyor!" diye şakıdı. Taehyung Hoseok için farklı bir melodi kullanıyordu ve Hee Ran da bunu çoktan öğrenmişti. Kulaklığını takıp telefonu açtı.

"Kilit şeklindeki kolyemi bulamıyorum." Hoseok telefon açılır açılmaz böyle söyledi. Taehyung'un eli hemen boynundaki, ucunda küçük bir anahtar olan kolyeye gitti.

"Banyoya baktın mı? Sabah duşa girmiştin, orada çıkarmış olabilirsin."

Telefonun diğer ucundan dolap kapağı açma kapama sesleri geldi. "Baktım, yok. Başka nereye koymuş olabilirim?"

"Bilmiyorum," diye mırıldandı Taehyung. Aklına hiçbir yer gelmiyordu çünkü Hoseok genelde eşyalarını kaybetmezdi. Bugün bu kadar telaşlı oluşu akşam yüzünden olmalıydı.

Taehyung ve Hoseok ani bir kararla aile ve arkadaşlarına yeniden bir bebek evlat edinmek istediklerini açıklama kararı almışlardı çünkü bu işin altından böyle sessiz sakin çıkabileceklerini düşünmüyorlardı. Ortada henüz bir şey yoktu ama gelişmeler olduğunda onları yanlarında istiyorlardı, ilk seferki gibi.

Aileleri farklı şehirlerde olduğu için akşam gelemeyeceklerdi ancak Taehyung'un abisi Namjoon ve Hoseok'un ablası Jiwoo orada olacaktı.

"Neyse ben biraz daha bakınayım. Siz neredesiniz? Aldın mı Hee Ran'ı?"

"Yoldayız ama trafik var. Geç kalabiliriz. Sen halledersin, değil mi?"

Hoseok telefonun diğer ucundan derince nefes verdi. "Evet, evet. Şu kolyeyi bir bulayım her şeyi yapacağım."

Taehyung kol saatini kontrol etti. "Birazdan Jungkook gelir. Söyle sana yardım etsin. Ve endişelenme bulursun kolyeyi. Bulamazsan da sorun değil."

"Biliyorum. Şimdi sakin olup son kez arayacağım. Bulursam sana haber veririm. Seni seviyorum."

"Ben de seni seviyorum." Telefon kapandığında kulaklığı yan koltuğa koydu. Araba az da olsa ilerlemeye başlamıştı. Dikiz aynasından Hee Ran'a baktığında uyuyakaldığını gördü.

Yaklaşık beş dakika sonra telefonu sabitlediği yerden ekranı yandı. Hoseok kolyeyi bulduğuna dair bir mesaj atmıştı.

☼☽

Taehyung oldukça heyecanlıydı, Hoseok'un elini sıkıca tuttu ve zile bastı.

İkisi de yerinde duramıyordu.