BÖLÜM 19 = GÜVEN

30 9 0
                                    


İZELSU AĞZINDAN

gözlerimi yavaşça aralayıp bir süre tavanı izledim kendime tam olarak gelince yataktan doğruldum artık bir
gelenek haline gelmişti sabahları düşmem bu yüzden yavaşça yataktan kalktım düşmeden banyoya gidip
elimi yüzümü yıkadım

banyodan çıkıp tekrar odama döndüm
yatak başı sehpamdan telefonumu alıp ekranı açtım şifremi girip ana programlara bakmaya karar verip arama yerine baktım
kimse aramamıstı ah ne kadar yanlızdım
-şu an böyle diyorum ama eğer biri arasaydı sabahın köründe aranır mı
diye söylenirdim ya neyse -

arama yerinden çıkıp mesaj bölümüne girdim kara kuyu dan mesaj vardı

Gönderen : Kara Kuyu

Ölüm dediğin nedir ki
Sonu olmayan tatil
sen tatile göz yumuş
Hayatın katili olmuşsun
Gölge olmak ağır gelir
Sen bu yükün altından kalkabilecek misin
saat 10:30 ' da "..................." adresine gel

ne yalan söylüyeyim abaydan böyle bir mesaj asla ve asla beklemezdim bu da çok mahirin tarzıydı
ve gölgede neydi
mesaj bölümünden çıkıp tekrar arama bölümüne geçtim ve aliyi aradım
" alo miçom "
" nevalem benim söyle ne istiyorsun "
" biliyor musun artık alıştım bu nevale kelimesine neyse naber kuşum
" ne olsun civcivim ya koşturuyoruz işte sen beni niye aramıştın "
" aman hep beni başından salmaya çalış küstüm ben sana "
" niye hemen küsüyorsun bücürüğüm işim var ondan bu acelem "
" tamam o zaman affedildin ben sana şeyi soracam gölge kelimesi bu çete için ne ifade ediyor "
" bu muydu "
" niye beğenemedin mi "
" tamam ya seninle baş edilmez kara çetesine giren herkese gölge diyorlar
gölge bir nevi kara çetesi için anahtar kelime kara çetesindeki her üye bir gölge "
" sağol miçom benim ama benim şu an acelem var kapatım by "

deyip telefonu yüzune kapatım saat ondu elbiselerimi bir çırpıda dolabımdan çıkarıp giyinmeye başladım siyah kalın askılı bir atlet giyinip altıma siyah dar pantolonumu giyindim atlet ile üsüyebilirim diye kırmızı ve siyah karısımı kareli bir gömleğide atletimin üzerine geçirdim

bel çantam zaten hep hazırdı evde daha fazla oyalanmak istemediğim için siyah converslerimi ayağıma geçirdim motorumun ve evimin anahtarını alıp evden çıktım

🖤🖤🖤

geldiğim yer otoban yolu üzeri bir depoydu motorumu parkedip havalı birşekilde indim ve tempolu adımlarımı depoya yönlerdirdim

bu depo sadece sandıklardan oluşuyordu sandıkların arasından yürümeye başladım depo sağ ve sol olarak ikiye ayrılıyordu

nereye gideceğimi bilmiyordum
tam sağ taraftan gitmeye karar vermiştim ki sol taraftan girayın sesi duyuldu
" naber güzelik umarım hastalanmamışsındır "
" ne olsun işte ve benden kurtulamadınız son görevimi anlımın akıyla tamamlayıp çeteye gireceğim evelallah "
" senden kurtulmak isteyen kim deli
zekalı "
" bunu iltifat olarak kabul ediyorum "
" nasıl istersen öyle kabulen neyse hadi gidelim de abay bizi kesmesin "
" adam kesmek o kadar kolay mı "
" eğer şu an burda kara çetesindeki
gölgelerin mekanındaysan adam kesmek şu kafandan kıl çekmek kadar kolay "

🖤🖤🖤

abayların bulunduğu odaya girince herkesin gözleri bize döndü
" naber izel "
" iyidir sen nasılsın uzman "
" iyiyim ve bundan sonra bana uzman de uzman kelimesi kendimi önemli hisstememi sağladı "
" bana uyar bana da güzel geldi ve birine daha lakap buldum " diyince çetin bile bana baktı
" madem bu kadar meraklısınız ben söylüyeyim siz tahmin edin
- süper damızlık - kim acaba tahmin edin " daha cümlem bitmeden herkesin bakışları mahire dönmuştü bile karakter analizinde herkes iyiydi anlaşılan

PUSUDAKİ SAVAŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin