İnsanlar salonda toplanmış, isimlerinin okunmasını bekliyordu. Hayatım boyunca bu anın gelmesini beklemiştim. Bu geceden sonra hayallerime bir adım daha yakın olacaktım. Çok geçmeden ismim tüm salonda yankılandı: Scarlett Stone. Heyecanla beklerken içimi ani bir korku kapladı. Evet, işte ismimi söylemişlerdi, yüzlerce kişiyi geçerek sonunda karşılarına çıktım. Kulaklarımda boş bir tını vardı, boğazım ise düğümlenmişti. Gergin gözükmemeye çalışsam da pek başardığım söylenemezdi. Derin bir nefes aldım ve kendimi cesaretlendirdim. Herkes sessizliğe gömülmüşken, kendimi meşgul etmek için salondaki detayları incelemeye karar verdim. Lüks bir oteldeki sanat galerisi nasılsa burası da öyleydi. Salonun her köşesinde masalar vardı ve yüzlerce tablo duvarları süslüyordu. Hepsi karanlık ve kırmızı tonlarında sürrealist tablolardan oluşuyordu. Heyecanımın bir kısmını tablolara aktarmaya başarmıştım. Daha insanların önünde bu kadar geriliyorsam, vampirlerle nasıl başa çıkacaktım?
''Lankhmare'den Scarlett Stone, Avcılık andını okumaya hazır mısın?''
''Hazırım.'' dedim ve kutsal yeminimizi okumaya başladım.
Kanımın son damlasına kadar Avcılık için mücadele edip, bu yolda öleceğime and içiyorum.
Baş Avcı bana doğru gelerek, ismimin yazılı olduğu hançeri uzattı. Boylu boyunca ortasından geçen kan kırmızısı motif ile tek kelimeyle büyüleyici gözüküyordu. Küçük ama bir o kadar da keskin olan bu hançeri görür görmez birlikte çok iyi işler başaracağımızı anlamıştım. Kendimden emin bir şekilde hançeri kavradım ve Baş Avcıyı selamlayıp yerime geçtim.
Adrian mutluluk dolu yeşil gözleriyle bana gülümsüyordu, koşarak ona sarıldım. Çok eski arkadaşım olan Adrian ile birlikte artık vampir avlayabilecektik! ''Sonunda, aramıza hoş geldin.'' diyerek omzuma dokundu. Onu takım elbiseyle görmeniz çok zordur. Fakat itiraf etmeyelim takım elbise, dövmeli ve kaslı vücuduna mükemmel bir şekilde oturmuştu. Uzun saçlarını her zamanki gibi toplamıştı. Avcıdan çok korumam gibi görünüyordu.
''Bir sonraki sene en iyi avcı ben seçileceğim, biliyorsun!'' diyerek hançerimi gösterdim. Kısa bir süre birlikte şakalaştıktan sonra, gecenin en önemli kısmı gelmişti. Ortamı birden ölüm sessizliği kapladı, herkes çok ciddiydi. Bu kesinlikle en iyi vampir avcısının seçildiği andı. Adrian ile pür dikkat etrafımızdakileri izliyorduk. Kendinden emin üç avcı ortaya çıktı. Birbirlerinden çok farklı vücut yapılarında olsalar da, hepsinin bir ortak özelliği vardı: yara izleri. Vampirler onlarda çok derin izler bırakmış olmalıydı. Düşüncelerimi dağıttıktan sonra ana geri döndüm. Baş Avcılar, diğer avcıların ganimetlerini sayıyorlardı. Acaba bu yıl içinde en fazla vampiri hangisi öldürmüştü?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Scarlett Vampir Avcısı
VampireGecenin karanlığında kadim ve amansız varlıklar kol geziyordu ve insanoğlunun bir kurtarıcıya ihtiyacı vardı. Scarlett, bu ağır yükü taşımaya hazır mıydı?