Düşünceler.
Kafamda dönen tek şey yüzüydü.
Aklımdan hiç çıkmıyordu.
Gitmesine izin vermiştim. Çünkü burada iyi değildi. Sağlıklı düşünmüyordum , düşünmüyordu. Ama bunu ona söylediğimde sanki bunu beklemiyormuş gibiydi. Çok garipti , sanki bir parçasını burada bırakmış gibiydi. Bir parçası bende kalmış ve benden de bir parça götürmüş gibi. Canım yanıyordu. Yanına gitsem ne diyecektim? Sana aşık oldum falan mı? Hayır bu çok saçmaydı. O bana asla inanmazdı.
Yatakta dönüp durmaktan sıkılmıştım. Kalkıp bir sigara yaktım. Evin bu kadar sessiz olması bazen beni korkutuyordu. Aşağı salona indiğimde koltuğa oturup karşıdaki koltukta duran battaniyesine baktım. Buraya geldikten sonra hiç onu üzerinden atmamıştı. Ben de o gittikten sonra onun bıraktığı gibi kalmasını istemiş hiç ellememiştim.
Sigaramdan bir nefes daha çekip yandaki komidinde söndürdüm. Daha sonra ise bütün gün battaniyesini izlemiştim. Gecenin bir yarısı şiddetli yağmur yüzünden uyanmış bir şişe bira açarak yağmuru izlemiştim.Sabah uyandığımda ise aşağıdan gelen tıkırtılar beni korkutmaya yetmişti. Elime gelen ilk şeyi alarak aşağı indiğimde ise gördüğüm yüz beni şaşkına çevirmiş elimdeki vazonun düşerek parçalara ayrılmasını sağlamıştı.
"Merhaba beni özledin mi?"
***
Öncelikle hala okuyan varsa merhaba. Çok kısa oldu farkındayım fakat uzun zamandır çok hastayım ve 11. Sınıfın verdiği yoğunluktan hiç vakit ayıramadım. Sizi seviyorum.