Multimedia #Zeynep ve #Semih
Yankı'dan
O kadının evime gelmesinden sonra tam tamına 1 hafta geçmişti. Hala Lidya'yı okula göndermiyor onun için daha iyi bir okul araştırıyordum. Bunun yanında Lidya sürekli O kadını sorup duruyor. Sormakla da kalmayıp sürekli onunla yaptıklarını anlatıp çileden çıkmama neden oluyordu. Ancak minik kızımın kalbini kırmamak adına tepkisiz kalmaya ters bir şey söylememeye özen gösteriyordum.
Oldukça gergin geçen bir günün ardından dinlenmek adına odama çekilmiştim ki telefonun çalmasıyla gelişi güzel bir küfür savurdum. Arayan kardeşim Semihdi. Yurt dışından geldikten sonra görüşememiştik sadece Lidya'nın başına gelenleri duyduğunda arayıp durum hakkında bilgi almış, sonrasında da görüşme fırsatımız pek olmamıştı. Yattığım yerden doğrulup telefonu açarak cevapladım.(açmadan cevaplayamazsın zaten Yankıcım sjsjsjskssj)
"Efendim Semih!"
"Abi naber? Nerdesin?"
"Bu saatte nerde olabilirim Semih! Evdeyim!"
"Ah doğru ya senin pamuk kalpli bir baba olduğunu unutuyorum"
"Ben uzun zamandır dövmedim seni değil mi? Hatırlat ilk karşılaşmamızda bir posta dayağın var bende!"
"Elbette hatırlatırım abiciğim birazdan sana geliyorum ama bu dayak işini sonraya ertelesek, yanımda Zeynep de olacak."
"Tamam erteleriz koçum!"
"Tamamdır patron, görüşürüz."
Konuşamamızın üstünden çok geçmeden Semih ve Zeynep gelmişti. Sıradan konulardan sohbet ederken Lidya'nın gelip sorduğu soruyla tüm bakışlar ona dönmüştü.
"Zeynep yenge, bayan Morgan neden gelmedi? Siz arkadaşsınız değil mi? Oysa bana yine geleceğini söylemişti."
Zeynep, somurtan kızımı kucaklayıp dizlerine oturttu. Ardından yüzüne yerleştirdiği samimi gülümsemesiyle Lidya'nın sorusunu cevapladı.
"Tatlım, bayan Morgan burada değil. İzmir'e babasının yanına gitmiş. Eminim geldiği zaman ilk iş seni görmeye gelecektir."
Lidya uysal bir şekilde başını sallayıp Zeynep'in kucağından inerek minik adımlarıyla odadan çıktı. Ben ise oldukça gerilmiştim yine. Zeynep ve o kadının arkadaş olduklarını bilmiyor Zeynep'in böyle bir kadınla nasıl arkadaşlık ettiğini sorguluyordum. Daha fazla kendi içimde münakaşa etmeyerek hiçbir duygu belirtisi olmayan yüzümü Zeynep'e doğru çevirdim. Ardından sesimin sakin çıkmasına dikkat ederek konuşmama başladım.
"Çocuklara şiddet uygulayan bir kadınla arkadaşlık yaptığını bilmiyordum Zeynep!"
Karşımda afallamış görünen bir çift göz vardı. Doğruları söylediğim ve onun da bu konu hakkında bilgisinin olmasına rağmen neden afallamış gözlerle bana bakıyor. Arkadaşı bir cani, çocukları umursamayan biriyken onun samimiyetinden de şüphe ediyorum artık. Oysa o günden sonra ilk defa bir kadının koşulsuz şartsız iyi olabileceğini, bir adama koşulsuz şartsız bağlı olabileceğini düşünmüştüm. Yanılmışım. Zeynep'in de o kadınlardan bir farkı yok! Bir çocuğun üzülmesine göz yumuyorsa eğer dünyanın en kötü kadını hatta dünyanın en kötü annesi vasfında bir kadın olup çıkıyor gözümde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANKI
RomanceBir kadın deli gibi korktuğu adama aşık olabilir mi? Peki kadınlardan nefret eden bir adam nasıl kalbini aşka açar!? Aşk mı? Nefret mi? Bu hikaye Hera ve Yankı'nın hikayesi... Okuyun ve görün. Aşk mı kazanacak nefret mi? ** İlk yayım tarihi: 4 mayı...