Bölüm 1: Başlıyoruz

13.7K 533 67
                                    

(1995 Haziran)

"Tüm bu uğraşlardan sonra, doğuracağın çocuk erkek olmazsa seni öldürürüm Rüya.
Bunu hiç acımadan yapacağımı biliyorsun"

Korkusu içine işleyen kadının, ağzından çıkacak ufak bir sözün onu derin yıkımların altına sürükleyeceğini bildiği için susmaktan başka çaresi yoktu.
Biliyordu, kocası dediklerini hiç acımadan yapacak kadar merhanet yoksunu bir adamdı.

Selim Daran, karanlık dünyasında ileri gelmiş bir mafyaydı.Yıllarca çocuk sahibi olamayışı; dalga konusu olup otoritesinin sarsılmasına neden olmuştu.
6 yıl boyunca tüp bebek tedavisi demişlerdi.Umutlarını kestikleri anda, mucizevi bir şekilde tedavi olumlu sonuç vermişti.

Genç kadının en büyük yarasıydı anne olamamak.Sorunun kendisinden kaynaklandığını bildiği için korkup susmaktan başka bir şey yapamıyordu.

Selim, karısına duyduğu hislerinden dolayı onu bırakmayı veya başka bir kadın ile olmayı hiç düşünmemişti.Bir bakıma karısına ve sevgisine sadık biriydi.Fakat bu hisler zamanla takıntı derecesini geçmiş, tamamiyle hastalık haline gelmişti.
Kendisi hakkında geçilen her bir alaya denk geldiği zamanlarda, öfkeden kuduran adam içindekileri karısına şiddet uygulayarak kusuyordu.

Tehlikeliydi Selim.İnsanların korkulu rüyası olmaya yetmeyip taşacak kadar...

"Bu hikayede korkunun yol açacağı büyük günahlar ve o günahların içinde yanacağı çok beden olacaktı"



(Günümüz 2018)

Her zamanki gibi, güne zar zar öten alarmın sesiyle uykusuz bir şekilde uyandım.
Yeni bir güne ve  belalara bulaşmaya hazır hissettiğim konusunda kararsız olduğum da bir gerçek.

22 yaşında ayakları üstünde durmaya çalışan, kendi halinde bir genç kızım.
2 sene öncesine kadar aile adıyla bir çatının altına sığındığım insanlar vardı.
Başı boş gezen aylak bir abim ve kendince bir şeyler yapmaya çalışan erkek kardeşim vardı.
Kendi halinde geçimini süren sıradan bir çekirdek aileye sahiptik.

Ebeveyinlerime gelecek olursak;
Babamı henüz 6 yaşımda kaybetmiştim.Annemin bana yaptığı zulümlere hasta yüreği dayanamamış ve kalp krizi geçirerek hayata gözlerini yummuştu.
Vereceğim bütün mücadelerimde:
"Babasına muhtaç bir kız çocuğu olmaya mahkum edilmiş, prangalı bir beden" olarak, hikayemin temelleri ilk kez o zaman atılmıştı.

Ve o prangaları bedenime vuracak olan da;
Bizzat beni doğurmuş olan annemdi.

Ruhumun en büyük çiziği olarak kazınmıştı benliğime.
Benden nefret etmeyi kendine amaç belirlemiş ve bana verebileceği her türlü zararı vermekten geri durmamıştı.
İş saplantı derecesine gelince de, bana işkenceler etmekten kaçınmamıştı.

Öldüğü gün dahi, yine bana zarar vermeye çalışmış ama birden bire kriz geçirerek yere yığılmıştı.
Yapılan otopsi sonuçlarına göre kanında ölümcül bir zehire rastlanmış ve bununla birlikte herkesin gözünde en büyük şüpheli olarak yer almıştım.Bu yüzden de akrabalarım benimle olan bağlarını koparmıştı.

Annemin ani ölümünün ardından ona çok düşkün olan abim, beni bizzat şikayet edip annemi öldürmekle suçlamıştı.
Delil yetersizliği ve maruz kaldığım şiddet dolayısıyla, suçsuz olduğum düşünülerek serbest bırakılmıştım.

GÖLGE (SAYE) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin