26.Bölüm

123 1 0
                                    

Kerem öylece Fırat beye bakıyor hiç birşey söylemiyordu.
Sessizliği Fırat bozdu.

-"Hoş geldin delikanlı benim adım Fırat"diyerek elini uzattı.

-"Mer merhaba efendim hoşgeldiniz bende Kerem .
Dedi Kerem sözlerini zorda olsa söyledi.

Barış ne olduğunu anlamamıştı Kerem'i daha önce hiç böyle görmemişti.
Kerem sanki ölü görmüş gibi sadece Fırat beye bakıyor hiç birşey söylemeden titriyordu.
Yemeğe geçtiklerinde Kerem içinden dua ediyordu inşallah beni tanımaz hatırlamaz.
Diyerek geçirdi içinden aklından birden fazla soru vardı Fırat burada ne arıyordu.
Amcasını nereden tanıyordu Fırat Bursa da çalışıyordu bir ortaklıkları da yoktu bildiği kadarıyla.

Melek hanım yemekleri servis ederken sordu.

-"Ne zamandır görüşemedik Fırat neler yapıyorsun"diye sordu.

-"İş güç çalışıyoruz melek abla yoğundum bu aralar aramaya fırsat olmadı birde." Dedi bir anda sustu Fırat bilmediklerini fark edince.

-"Birde ne Fırat noldu."diye sordu Haluk bey

-"Silahlı bir saldırıya uğradım hastanedeydim 3-4 ay kadar."dedi Fırat

Haluk bey şok olmuş bir şekilde melek hanıma baktı.
Kerem adeta buz kesmiş gibi duruyor. Sadece hızlı hızlı nefes alıyordu.

-"Nasıl oldu oğlum bu neden bize haber vermedin."diyerek sordu Haluk bey

-"Çok ani oldu Haluk abi işleri de biraz boşlayınca yoğunluk arttı tabi fırsat olsaydı arayacaktım ama olmadı." Dedi Fırat

-"Neyse ki iyisin sana ihtiyacımız var Fırat peki kim saldırdı sana bulunabildi mi?"

-"Hayır Haluk abi kim yaptı neden yaptı bilinmiyor polis zaten dosyayı hala inceliyor.'dedi Fırat

-"Kim neden yapar oğlum bunu senin kimseye bir kötülüğün olmadı ki." Dedi Haluk bey isyan edercesine

-"Bilmiyorum ama polis iş hayatı ile ilgili olduğunu düşünüyor rakip firmalar ne bileyim ihaleye katıldığımız iş adamları vs. Hepsi araştırılıyor."

-"Sen şimdi iyisin ama dimi bir şeyin yok"diyerek sordu Haluk bey

-"Merak edilecek birşey yok iyiyim."
Dedi Fırat gülümseyerek.

Merve ve Ebru evden çıkmıştı.
Sahilde dolaşmaya başladılar İstanbul'un bu muhteşem manzarasında kendilerini geceye bırakıp denizi seyretmeye başladılar.
İkisi de susuyor sadece suyun kıyıya vuruşunun sesini dinliyorlar dı.
Sessizliği çalan telefon sesi bozdu.

-"Efendim"diyebildi sadece Ebru
-"Nerdesin Ebru'cum."dedi Ece kendine belli eden ses tonuyla.
-"Sahilde oturuyoruz Merve ile birlikte birşey mi oldu." Dedi Ebru
-"Yok olmadı yanınıza gelmek istiyorum eğer isterseniz." Dedi Ece
-"Sen iyi misin?" Diyerek sordu Ebru
-"Gelince konuşsak olur mu.? Dedi Ece
-"Tamam Ece konum atıyorum sana."dedi Ebru ve telefonu kapattı.

Kerem izin isteyerek masadan kalktı hızlı adımlarla merdivenden çıktı ve odasına girdi.
Çok kötü görüyor bir yandan da yakalanırsam ne yapacağım diye düşünüyordu.
Çaresizce yatağında otururken aklına babasını aramak geldi.
Telefonunu çıkarttı ve babasının numarasını çevirdi elleri titriyor telefonu tutmakta zorluk çekiyordu.

"Hadi Baba aç şu telefonu...

Dedi bağırarak babasını açmıyordu.
Kerem odasından çıktı ve terasa yöneldi.
Korkuyordu ne yapacağını bilmeden sadece boş boş etrafa göz gezdiriyor bir yandan da bu işten nasıl kurtulacağını düşünüyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 24, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bir Damla AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin