Azra'nın Ağzından
Ortak alana geldiğimizden beri ders çalışıyordum. Havalandırma anonsuyla yerinden kalktım. Kızlara baktım. Bir kişi eksikti. O yoktu. Deniz yoktu.
Aceba nerede diye düşününerek kızların yanına gittim.
A: Selam.
Hepsi bir ağızdan: Selam.
A: Deniz nerde?
Du: Laboya getti kardişim.
Aslında Avluya Deniz ile birlikte çıkmak çok güzel olurdu. Ama kızları bekletemem.
A: Hadi kalkın, Avluya.
Deyip hep birlikte Avluya doğru yola çıktık.Deniz'in Ağzından
Kızların yanından lavaboya gitmek için kalkmıştım.
İşimi halledip ellerimi yıkarken arkamdan birisinin girdiğini farkettim. Bu saat havalandırma saati olduğu için kim olduğuna bakmak için kafamı çevirecektim ki içeri giren kadınla burun burunaydık.
Korkutucu bir tipi vardı. Çok soğuk birisiydi.
Ben bu ları düşünürken kadının sesini duydum.
K: Kuzuu... Nasılsın Kuzuu. İyisin iyii.
Bana bak Kuzuu ben buranın tek lideriyim. Benden başka kimse yok.
Ne diyor bu diye düşünürken aklıma Azra'nın buaranın lideri olduğu aklıma gelmişti. Bu kadın şimdi nereden çıkmıştı ki?
K: O yüzden ya bana boyun eyeceksin ya da öleceksin Kuzuu.
Dedi. Onu hiç takmıyorum. Ve bir anda sağ tarafından geçip kapıya doğru giderken tekrar o pis sesini duydum.
K: Kuzu dikkat et kendine Kuzuu. Azra her zaman yanında olamaz.
Dedi. O boş boş konuşurken kapıdan çıkıp Avluya doğru ilerlemeye başladım.
Avlunun kapısından içeriye girer girmez ilk göz göze geldiğim kişi Azraydı.
Sinirli gibi bir hali vardı.
Beni görür görmez ayağa kalkıp yanıma doğru geliyordu. Tabiiki çatık kaşları ve burnundan soluduğumuz nefesiyle birlikte.
Yanıma gelince sinirle sordu.
A: Nerdesin sen? Kudret mi birşey dedi yoksa, ne oldu kızım konuşsana?Sesindeki sinirle birlikte merak etme tınısınıda duyunca heyecanlanmıştım. Bunun nedenini bilmiyordum.
D: Bi' sakin olur musun? Kudret' in falan birşey yaptığı yok.
A: Kızım o zaman ne oldu söylesene adamı çatlatma.
D: Azra bi' susarsan söyleyeceğim. Lavaboya gittim. Kudret falan birşey yapmadı yani.İnanmayan gözlerle ona bakarken biraz ileri gidip elimi yanağına koyup aramızdaki mesafeyi azalttım. Bu şekildeyken ona;
D: Sen beni mi merak ettim?Azra yutkunarak cevap verdi. Ohaa Azra Kaya yutkundu.
A: Benim ailemdensen merak ederim. Ha ama sen dersin ki ben sizinle aile olmak istem-
D: Saçmalama ben sizinle mutluyum.Yüzüne çapkın bir gülümseme koyup;
A: Demek bizimle mutlusun ha Boncuk.
D: Evet. Sizinle mutluyum... Kızıl.
Hâlâ yüzünde o çapkın gülümsemesi duruyordu. Ve sorun şu biz hâlâ aynı pozisyonda ve çok yakındık.Biraz bakıştıktan sonra sessizliği bozan taraf o oldu.
A: Boncuk istersen biraz uzak dur. Yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim.
Dedi. Ben Azra için biraz çapkın mı demiştim? Bildiğin şu an gözleriyle dudaklarımı yiyordu.
Havalandırma saatinin bittiğini söyleyen anons ile ortak alana geçtik.
Aklım hala Azra ile olan o kısa yakınlığımızdaydı.
İlk defa birisini bu kadar çok düşünüyordum.
İlk defa böyle oluyordum.Azra'nın Ağzından
Deniz elini yanağına koyunca biraz affalladım. Haliyle çok yakındır. İlk defa, ilk defa bir kadınla bu kadar yakınken yutkundu. İlk defa birisini bu denli çok düşünüyorum.
Bu hislere bir anlam veremesemde vicdanından dolayı o şekilde yakın davrandığını düşünüyordum.
Çünkü Hasret'in öğrendiği kadarıyla kolay şeyler yaşamamış. Babası sırf o eşcinsel diye ona türlü türlü işkenceler etmiş.
Aslında Deniz'in eşcinsel olması işime gelirdi. Çünkü cidden çok etkileyici ve çok güzel bir kadındı. Belki bir geceyi birlikte geçirirdik.
Ortak alana geldiğimizde Deniz kitap okumak için odasına gittiğini söylemişti.
Kızlarda doğruluk mu, cesaretlik mi oynamak için beni ikna etmeye çalışıyorlardı.En sonunda dayanamayıp kabul ettim. Ve benim hücreme gidip oyunu başlattık.
Hasret'in şişeyi çevirmesiyle, şişe Hasret ile Derya arasında kalmıştı. Soru hakkı Hasret'in di.
H: Evet Derya Hanım. Söyle bakalım doğruluk mu, cesaretlik mi?
De: Doğruluk Haso.
Hasret bir kaç saniye düşündükten sonra sinsice güldü. Ve Derya'ya soracağı soruyu sordu.
H: Evet Derya Hanım. Bu ceza evinde birisine karşı birşey hissediyor musun?Derya Heves'e bakarak cevap verdi.
De: Evet. Hemde çok derin şeyler hissediyorum.Hasret gülerek tekrar çevirdi şişeyi bu sefer Heves ile benim aramda kalmıştı ve soru sırası onundu.
He: Şöyle bakalım Azra Başkan, doğruluk mu, cesaretlik mi?
A: Cesaret tabiiki kızım. Azra Kaya' yım ben.
Heves hiç düşünmeden söyledi.
He: Git ve Deniz'i dudağından öp.Haydaa. Kesin Avludaki yakınlığımız ışık farkettiği için böyle birşey dedi.
Eğer yapmazsam neler olacağını çok iyi biliyordum.
Yavaşça ayağa kalktım. Hevez' e sen bittin bakışını atarak Deniz'in odasına doğru yol aldım. Yaptığımdan emin olmak için Heves'te
peşimden geliyordu. Deniz'in odasının önüne gelince kapıyı tıklatıp kafamı içeri uzattım.
A: Gelebilir miyim?
D: Gel tabiiki.
Odaya girer girmez Deniz'in karşısına geçtim. Oda ayakta olduğu için zorlanmamıştım.
Aramızda 2 adım vardı 1 adım atarak aranızdaki mesafeyi azalttım. Deniz bana anlamsız anlamsız bakarken;
A: Bu yaptığım şey için kusura bakma, Boncuk. Dedim
Deniz haliyle şaşırmıştı. Tam ağzını açacaktı ki. Aramızdaki mesafeyi sıfıra indirim sağ elimi yanağına, sol elimi ise beline yerleştirip dudaklarımı dudaklarına bastırdım.
Yumuşacık ve sıcacıktı dudakları. Ben onu kibar bir şekilde öpmeye devam ederken o ise şaşırmış olacakki donup kalmıştı. Ne karşılık veriyor, ne de itiyordu.
Dudaklarının tadı muazzam. Son olarak dudaklarına ıslak bir öpücük daha kondurup ayrıldım dudaklarından. Hâlâ burunlarımız birbirine değerken ikimizin de gözleri kapalıydı. Eğer bu şekilde durmaya devam edersek kendimi tutamazdım ve onu sert bir şekilde öperdim. O yüzden geri çekildim. Deniz'in hala gözleri kapalıyken odadan çıkmıştım.
Tuhaf olan şey şu ben ilk defa birisiyle öpüşürken bu şekilde garip bir duygu karmaşası içine girmiştim. Hem hızlanmak, dudaklarının tadını dudaklarıma bulaştırmak hemde onu öperken canının acımaaından korkmak. Hem huzuru bulmak hemde ondan uzaklaşma isteği...
Ah bee Boncuk... Neler yaptın bana böyle...Umarım beğenirsiniz.
AzDen'li geceler.♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AZDEN~PİŞMAN
Hayran KurguSen onu severken o başkasını sever. İşte o zaman acıların en büyüğü başlar. Tarifsiz sızlar sol yanın. Kırılır kanatların. Gözlerine bakıp sevdiğini söyleyemezsin, Çünkü bilirsin o başkasını seviyordur, Başkasına aittir, Geceleri başkasıyla uyur. Se...