Bana böyle her şeyi anlatması çok garipti. Zaten içimde bugüne kadar anlattıklarının yalan olduğu hissi vardı. Çünkü hangi hayalet anlatırdı ki böyle? Saçma geliyordu. Belki de yalnızca beni oyalamak için söylemişti bunları beni kandırmak için. Peki neden kandıracaktı ki beni? Veya da önce kendini yalanlarla ifade etmeye çalışmıştı.
Birden irkildim. Yine tıkırtı sesini duydum. Çalışma masama baktım ve sadece bir kitabın düştüğünü farkettim. Demek ki kız değilmiş diye düşündüm içimden. Galiba Yanılmışım! 2 saniye sonra kırılma sesleri duydum. Neresi kırılmış diye merak ettim. Olamaz, benim odamın camı kırılmışş! Aniden "Neler oluyor?" diye bağırdım. Ama sesim SESİM! Avazım çıktığı kadar bağırmayı denedim. Olmadı! Sesim çıkmıyordu. 2 dakika içinde neler olmuştu böyle ve daha neler olacaktı? Bu kargaşa içinde tahmin edemiyordum. Bu gün zehirdi.
Aniden kulağımda çığlık sesleri yankılanmaya başladı. Annemin çığlık attığını sanarak yanına koştum. Aman Tanrım! Bir de ne göreyim! Onun o haline bakarken ellerim hatta tüm bedenim güçsüz halde titriyordu. Annem kanlar içindeydi. Yüzü ve kolları çizilmiş, yere oturmuş ve psikolojisi bozuk bir şekilde yerinde sallanıp saçma şeyler sayıklıyordu. Ama çığlığı o atmıyordu. Kulağıma çığlık seslerini verip beni korkutan o kızdı.
Gözümden yaşlar sel gibi akmaya devam ediyordu. Hislerim doğruydu. Kızın bana anlattıkları yalandı. Annem ölecekti!
Babamın ve John'un yanına koştum. Göz ucuyla farkettirmeden onlara baktım. Ne! Yalnızca sessiz bir biçimde oturuyorlardı. Bu olanlara karşın böyle davranmalarına sinirlenip önlerine geçtim.
-Neden? dedim bedenimin titremesi yüzünden çıkan titrek bir sesle.
Yüzüme yalnızca anlamsız bir ifadeyle baktılar. Sonra birden bu olanlara acımasız, gülünç ve rahat bir halde baktıkları göründü gözlerinden. İşte o an onlara neler olduğunu anladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaz Kabusu
HorrorBiri ama yüzünü goremediğim biri bana yazlıkta işkencelerle öleceğimizi söylüyordu.