Tae bana sinirle bakınca sustum.
"T-tamam ya sormadım say."Ne yapacağımı bilemeyerek ayağa kalktığımda tae beni izliyordu.
"Hala yanına gelmemi istiyor musun?"
Ona döndüm.
"Bebek olmayacak dedin. O zaman ortada bir sorun kalmadı. Senin için sorun varsa gelmeyebilirsin.""Hayır sorun yok."
Dedi ve yastığına sarılarak ayağa kalktı.
"Zaten buraya sığamamıştım." Dedi ve güldü.
"Söylemiştim." Dedim gülerek.
"Yatağım~" sesini incelterek odasına doğru koştu ve ardından büyük bir ses geldi.
"Özledim~"
Odaya girdiyimde yatağa yayılmıştı.
"Ne kadar misafirperversin(!)"
Doğruldu ve yatağın kenarına kaydı.
"Affedersin."Daha sonra benim yastığıma baktı ardından kendi yastığına.
"Yah sana yanlış yastığı vermişim. Bu benim yastığım."
Dedi ve yastığımı aldı.
"Yah! O benim bırak onu!"
Dedim ve yanına gidip yastığı almaya çalıştım.
"Hey sakin ol! Tamam sen kullan. Alt tarafı bir yastık!"
"Evet ama güzel kokuyor."
Tae bana garip garip baktı.
"Ona salyalarımı sürdüm."Birkaç saniye garip garip bakıştıktan sonra gülmeye başladık.
"Iyyy iğrençsin!"
"Ama bu doğru." Dedi gülerek
"Öyle kokmuyor aksine güzel kokuyor."
Dedim ve yastığı yüzüne yaklaştırdım.
"Kokla."
"Mi cha hiçbir şey kokmuyor."
"Nasıl?"
Dedim ve yastığı kokladım. Yine o güzel koku burnumu doldurunca kaşlarımı çattım."Kokuyor işte tae kokuyu alamıyor musun?"
"Hayır."
Biraz düşündükten sonra
"Ev ne kokuyor?"
Diye sordum çünkü aynı koku evde de vardı.
Tae bana garip garip bakmayı sürdürerek havayı kokladı."Hiçbir şey kokmuyor."
"Peki ya yorgan?"
Tae gözlerini devirip yorganı kokladı."Tekrar söylüyorum. Hiçbir şey."
Aklımdaki düşüncenin doğrulandığını anladığımda gülümsedim.
"Niye gülüyorsun."
"Sen kokuyu alamıyorsun çünkü bu senin kendi kokun."
Tae bana şaşkınca baktı.
"Kendi kokum mu? Nasıl yani? Kendi kokumu alamıyor muyum ben?"
"Kimse kendi kokusunu alamaz"
Dedim ve güldüm."Bunu bilmiyor muydun şapşal?"
"Bunu soran her şeyi bildiği için..."
Dediği şeyle kızardım.
"Sussana sen."
"Nasıl kokuyorum?"
"Ne?"
"Kokum diyorum nasıl?"
"Ha o mu."
Dedim ve elimdeki yastığı tekrar kokladım.
"Çok güzel. Parfüm gibi."
Tae kızardı.
"Teşekkürler."
Ona gülümsedim ve yanına gidip yastığımı yerleştirdim, yanına yattığımda ikimizin de gerginliği hissediliyordu.
"İyi geceler mi cha."
"İyi geceler tae."
Taehyung bana arkasını döndü ve uyumaya başladı. Ben ise hala uyuyamıyordum. Uyumam için sarılmam lazımdı.
Birkaç dakika sonra tae hafifçe horlamaya başlayınca ona doğru sokuldum ve arkasından yavaşça sarıldım. Benim sarılmamla beraber tae kıpırdandı ve arkasını döndü. Belime sarılınca şaşkınlıktan kıpırdayamadım. Ama horultusundan hala uyuduğunu anlayabilmiştim.
Taenin güzel kokusu tekrar burnumu doldurunca uyku bastırdı ve yüzümü boynuna yerleştirerek uyumaya başladım.
Çok güzel kokuyordu.
.......................................
Sabah uyandığımda tae hala uyuyordu. Sabahın soğukluğuyla ona biraz daha sarıldım.
Aslında eun byul teyzeyle uyuduğum zamanlardakinden bile daha güzel uyumuştum.
Tae kıpırdanmaya başladı. Kafamı yüzüne doğru kaldırdım. Yavaşça gözlerini açtı.
"Günaydın mi cha."
"Günaydın tae."
Birbirimize sarıldığımızı görünce kollarını çekmeye çalıştı."Affedersin sana sarılmışım. Rahatsız olduysan affe-"
"Sana ben sarıldım ilk."
Tae kızarmaya başlayınca ben de kollarımı çektim.
"Affedersin rahatsız mı oldun?"
"Hayır aslında daha rahat uyudum."
Dediği şeyle gülümsedim. O da gülümsedi.
Daha sonra gülümsemesi şeytani bir şekil alınca kaşlarımı çattım.
"Tuvalete ilk ben gidicem!"
Dedi ve koşmaya başladı. Arkadından şaşkınca bakarken jetonum düştü ve sabah sabah ne kadar enerjik olduğuna hayret ederek arkasından koştum."Yah kim taehyung! İlk ben giricem yoksa mutfağına işerim!"
Uzun bir aradan sonra yine ben dkdkdkckd
Bölüm pek atamayabilirim çünkü üniversite sınavına hazırlanıyorum :')
Ama kitabı okuyanlar olduğu sürece bölüm atmaya çalışırım zaten yazmak iyi geliyor.
Neyse affedersiniz bölüm kısaydı ama çooooook uykum var sorry :) bir dahaki bölümde grşrzÖpüldün cnm :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ladrón (Kim Taehyung)
FanficLadron= hırsız Yavaşça çocuğun yanına gittim ve ne çaldığına baktım. Evet kabul ediyorum şuan evim soyuluyordu ve ben anormal derecede sakindim.Kalemliği çalınca konuştum; "Yardım edeyim mi?" "Hayır. Teşekkürler, gerek yok." Dedi ve bana dönüp gül...