MERAZ

6.BÖLÜM_♾Deniz Feneri♾

BÖLÜM ŞARKISI_
Yüzyüzeyken Konuşuruz- Ne Farkeder

Camın ardındaki gökyüzü beni kendine hapsetmişti gözlerimden sızan gözyaşları yüzümde süzülüp dudaklarıma ulaşıyordu  kurumuş olan dudağımı yaladığımda tuzlu gözyaşımın tadını almıştım kafamı tavandan indirip poyraza baktım boş bakışlarla beni izliyordu kalbimdeki acı katlanmaya devam ediyordu. Poyraz elindeki boş kadehi yere bıraktıktan sonra elini yüzüme yaklaştırdı sol yanağımı avcunun içine alıp başparmağıyla gözümden süzülen gözyaşını sildi okadar nazikti sanki beni incitmekten korkuyor gibiydi derin bir nefes aldıktan sonra konuşmak için dudaklarını araladı
-anlat...
-olmaz
-neden?
-anlatırsam benden nefret edersin
-ben herkesden nefret ederim meriç...
Sesinin boğuk çıkmasından sarhoş olmaya başladığını anlamıştım. anlatmaya ihtiyacım vardı ama anlatmak çok zordu
Kanıma karışan şarap içimde ki acımı dışa vurmamı istiyordu.
-kardeşim eymen 12 yaşındaydı.. babamdan yediğim dayaklar... annem ve babamın bitmeyen kavgaları.. boğazım düğümlenmişti derin bir nefes alıp devam ettim
İntihar etmeye karar verdim o gün.. artık daha fazla canım yansın istemiyordum.. babamın silahını aldım.. silahı kafama dayadım..birkaç saniye sonra kafamı darmaduman edicektim..sonra kardeşim odaya girdi  beni öyle görünce yalvarmaya başladı bi anda elime atıldı.. silahı çekiştirdi silah bi anda patladı.. ne olduğunu anlayamadım..sonra eymen yere düştü.. o nalet yerde kanlar içinde yatıyordu ve benim yüzümden yatıyordu..
Sesim yükselmişti
Aptal kafam kapıyı kitlemeyi unutmuştu eğer o kapıyı kilitleseydim.. o burda olacaktı.. gözlerimdem sicimle akan yaşları durduramıyordum hıçkırıklarım nefesimi kesiyordu. Poyraz kolumu tutu
-ağlama..
Kafamı onaylarcasına sallamıştım ama kendime hakim olamıyordum hala ağlıyordum. Poyraz koluma doladığı eliyle beni kendine çekti sert çekişi karşısında yüzlerimiz birbirine yaklaşmıştı diğer eliyle çenemi kavrayıp dudaklarını dudaklarımla buluşturdu. Öpüşü sertti ama dudakları sert öpüşünü yumuşatıyordu. Tepkisizdim karşılık veremiyordum dudaklarımın hakimiyeti ondaydı. Dudaklarıyla alt dudağımı hapsetmişti dudaklarını dudaklatımdan çektiğinde yapboz misali dağılmıştı dudaklarımız. Derin nefesler alıp veriyorduk. Ağlamaktan güçsüz kalmış olan bedenimi bedenine yasladı gözlerimiz tavandaydı suskunduk hava kararmaya başlamıştı. Karanlıkta duyulan tek ses derin soluklarımızdı.
Kalp atışlarımız birbirini izliyordu aldığım her nefes boğazımı kesip kanatıyordu kafamı biraz daha geriye yasladım burnuma dolan taze nane kokusu ciğerlerimde şahlanmıştı. Gözlerimi kısıp koyulaşan mavi gökyüzüne baktım poyrazın gözlerine benziyordu konuşmak için boğazımı temizledim.
-beni evime götürür müsün?
Sesiz kaldı elini cebine götürdü telefonu çıkartıp radyoyu açtı. Radyonun çızırtılı sesinin ardından şarkı çalmaya başladı

🎶♫🎶♪🎶♫🎶♪🎶♫🎶♪🎶♫🎶

Poyraz bakışlarını gökyüzüyle buluşturdu şarkı nakarat kısmına girdiğinde poyrazda şarkıya eşlik etmeye başlamıştı

Bu günlerde sarhoşum
Böyle aklım havada
Düşündüğüm net birşey yok
Öyle boş tenhada
Dolandım bütün gece,
Bütün bir ay
Bütün sene
Ne farkeder

Poyrazın kadifemsi sesini kulaklarıma misafir etmiştim. Daha fazla dayanamayıp bende şarkıyı mırıldanmaya başlamıştım.

Üzülmüştüm üzmüştüm
Biraz üşümüştümde
kendime bile uzaktaydım
Düştüm epeyce
Belki öptüm
Belki sevdim
Belki senden bahsettim
Ne farkeder