Vatan-ı Aslî

Bölüm#3 (Yanık)

/ Alo, Alo!

\ Kim arayan, Yusuf mu?

/ Yusuf ta kapandı.
Allah Allah hat düştü galiba?

\ İnşallah öyledir Ahmet bey.

Ahmet hafif bir karmaşık duygu ile eşi Merve'ye bakarak.

/ Merve...
Tekrar arar oğlan merak etme.

Yusuf Alinin babası Ahmet kafasında düşünce ile telefonu kapatır ve bırakır masanın üzerine.

\ Biliyorsun beni, en başından beri karşı idim bu asker oluşuna. İstediği gibi meslek seç okul seç dedim. Yok dedi askerlik dedi. Beni bile hiçe saydı oğlan. Sende karşı gelmedin, engel olmadın.

/ Evet olmadım, evet gelmedim. Lakin bu Yusuf un kararı. Oğlumuz bunu yaşamak istedi buna inandı bunun için çabaladı. O verdiği şeylerin de karşılığı istediği ile aldı. Hem Yusuf ve Yusuf gibi yiğitler sayesinde biz gece rahat uyuyoruz bunu unutma.

Merve hem hak verir bir şekilde hem de üzgün bir şekilde. Oturduğu yerden perdeyi aralayıp başını pencereden dolunay ile aydınlanan gök yüzüne baktı.

Sancaktepe...

Dolunayın etrafı yarım yamalak aydınlatması aynı zamanda gecenin o sessizliğini bozan önce rpg ardından silah seslerinin dağlarda yankılanan hakim bir sesi vardı.

Yusuf Ali endişeli ve yüksek sesle

^ Herkes silah başına.
İçeriği boşaltın.
Herkes mevzilere.

Askerler seri şekilde hem mevzilenmeye çalışır hemde ağır ateş altına tutan terörist gruba karşı ateş acarlar. Mermilerin sesi başta kulağı tırmalayan bir şekilde olsada. Zamanla alışılıyor hatta sanki o gecen mermilerin sesi ve aynı zamanda mermiler vurduğu, sektiği yerlerin çıkardığı sesler bir melodi gibi gelmeye başlıyor.
Korkutmuyor, ürkütmüyor aksine insana ritim eşliğinde cesaret veriyor.

Olayların gerçekleştiği sırada Serdar bina içerisinden dikkatlice etrafını izler. Ardından karakol içerisinde bulunan askerlere yüksek sesle.

~ Işıkları söndürün, hemen kapatın.
Çabuk...

İçerde bulunan askerlerde kimi ışığın düğmesiyle kapattı kimi ise direk ampulü patlatarak kapattı.
O sırada Vatan Yusuf'un yanına giderek mevzilenir. Bir iki el ateş ettikten sonra.

= Komutanım nabıcaz, bir planınız emriniz var mı?

Etrafı gözleyen Yusuf biraz düşündükten sonra.

^ Birazdan sızmaya çalışırlar.
Doğu kanadına beş kişi gönder beklemede kalsınlar iyi mevzilensinler.
Üç kişide kuzeybatı yakasını alsın.

Vatan endişeli bir ses tonu ile.

= Emredersiniz komutanım.
^ Vatan...
Hemen gönder hemen...

Vatan askerlerin yoğun olduğu bölgeye hareket etmeye başlamadan. Yusuf koruma ateşi başlar ve ardından Vatan askerlere doğru hızlıca intikal eder. Nefes nefese kalmış bir şekilde.

= Selim, Ramazan yanınıza üç kişi alıp direk doğu mevziine.
Muharrem ve siz ikiniz. Sizde kuzey batı mevzilerine.

© Emredersiniz komutanım.

= Ne olursa olsun mevziinizi terk etmeyin. Bir durum olursa telsizden belirtin.

Askerler başları ile onaylayıp emir verildiği yerlere dikkatlice gitmeye başladılar.
Çatışma gittikçe şiddetleniyordu. Serdar mevzilendiği yerden dürbünle ateşin geldiği yönlere dikkatlice baktı. Ardından endişeli halle Yusuf'u aradı, sonra görüp onun yanına gitmek için uygun zamanı bekledi ve geldiği o an hızlıca gitti. Mevziye girdiği an nizamiyenin önünde bir rpg patladı. Nöbet kulübelerine bakıp yüksek sesle.