VERÂ

107 3 0
                                    

Artık eve gitme vaktim gelmisti. evet evet kesinlikle !. eve gidince neler olacak 1 gun boyunca eve gitmemistim. hicmi merak etmediler? yani  bir gun boyunca bir bagimliyla sarilarak uyuyan kizlarini merak etmişlerdir. enese veda ettikten sonra hizlice evden ciktim. enes kolumdan tutup hizlica cevirdikten sonra eve neyle gitmeyi dusunuyorsun? ayrica kahvaltilik birseyler aldim. yada gel disarda halledediz diyip arabasinin kapisini acip beni iceriye itti. sasirmistim kii benim konusmama bile izin vermeden gaza basti. yola bakarken onu izledim. gercekten dedigi gibi bana asikmiydi? 

eger dedigi dogruysa bu kusursuz ve mukemmel bir his!..

Yolda ilerlerken gözlerimi kapattim ve nefesinin sesini dinledim. Erkeksi kokusunu icime cekecektimki tam o sirada duman kokusu cigerlerime hizlica indi. Sigara içiyordu. Sigarayi cigerlerine cekerken gözlerine bakip istemsiz bir sekilde gulumsedim. Dumandan rahatsiz olan gözleri istemeye istemeye kisilirken kaşlarıninda kisilan gözlerine eşlik etmesini izlemek bile hoşuma gitmişti. Ve bir kadin, bir adamin sigarasinin dumanina bu denli âşık olabilirdi. Ben bunlari dusunurken birden ağzından cikan kelimeler beni irkti.
"Nazim hikmeti bilirmisin?"
"Bilirim" diye cevap verdim. Ve soyle devam etti:
"Peki verâ? Onu bilirmisin?"

Hic duymamistim bu yuzden kafami saga sola olumsuz sekilde salladim. Devam etti;
" iste biz seninle nazim ve verâ gibiyiz. Nazimla verânin arasinda cok engel vardi irmak. Yaş,kültür ve dahasi.. ama onlar kavustular. Bütün engelleri gormezden geldiler. Belki gerçek aşk budur ha ne dersin." Diye yandan bir gulumsemeyle benide gulumsetti. Evet biz verayla nazim gibiydik sanirim . Onumuzde birlikte olabilmemiz icin hicbir destek yok. Aksine bir cok engel vardi. Boylesine anlamli konusmasi beni cok etkilemis ve serseme dondurmustuki arabadan inmeyi bile enes kapimi acip kolumdan surukleyene kadar fark etmemistim. Sağ kolunu sol omzuma atti kahvalti salonu gibi bir yerdi sanirim burasi. Şirin bir bayan gelip bize ne yiyecegimizi sordu enes siparisleri verdi ve sonra bana döndü.

"Ne oyle bakiyorsun bana aptal "

Al iste yine ne olmustuki. Daha demin aşk felsefesi yaparken simdi ne degismisti? Yuzumdeki aptal aşık siritmasi yavas yavas yok olurken onume gelen tabaklarin seslerini dinlemekle yetindim. Agzina bir zeytin tanesini gotururken :

"Ye" diye emretti.

Yuzumu burusturup sessizce  mirildandiktan sonra bende yemeye basladim. Yemegimiz bittikten sonra hesabi ödeyip kalktikk koluna girmeyi denedim ama geri cekildi gozlerim dolacaktiki aldirmiyor gibi yaptim. Enes beni evime biraktiktan sonra tam el sallayacaktimki arabanin cikardigi egzoz dumaniyla selamlasmak zorunda kaldim. Gitmişti. Bir hoscakali cok gördü bana ve GITTI. Cok sinirlenmistim. Istedigi zaman gelip istedigi zaman gidemezdi. Bana aptal muamelesi yapamazdi. Bu sinirle cebimden cikardigim telefonla enesin numarasini tusladim ve ara tusuna bastim. "Buraya gel."
"Bana emir verme. Ayrica gelmeyecegim daha yeni beraberdik."
"Gel dedim sana "

Aglamaya baslamistim
"Neden agliyosun biseymi oldu?"

Cevap vermemistim sadece agliyordum
"Irmak kendine gel. Pekala hemen geliyorum ayrilma biyere."

Arabasinin sesiyle irkildim. Bana dogru kostu tam kollarini bedenime saracaktiki ellerimle onu ittirdim. "Noluyor irmak?"

Diye saskin bir sekilde sordu. "Enes ben aptal değilim."
"Taman degilsin guzelim hadi sakin ol ve neler oldugunu anlat"
"Bana aptalmisim gibi yapiyorsun. Bi anda bana bu kadar yakinken bir anda benden nefret eder gibi davraniyorsun. Bana sevecekmis gibi bakma enes. Her sevmeyisinde bin kelebek ölüyor tam şuramda. Alay etme benimle seviyormusun sevmiyormusun söyle?"

Enes yutkundu. Hicbirsey soylemedi

"Uzulmiyeyim diyemi hersey?"
"Seviyorum."

Diye sozumu kesti.

"Peki neden bana küçük bir cocukmusum gibi davraniyorsun? Annesi yanindayken iyi davranip annesi gidince odasindan atilan cocuk gibiyim."

Güldü ve ellerini sari saclarima geçirdi gozlerimdeki yaslari sildi. Masum bir cocuk gibi cenemi sıkarak gözlerimi kapatip goz yaslarimin inmemesi icin direndim. " beni boylesine sahiplenmen icin bebek gibi davranip aglamammi gerekti?" Bu sozume aldiris bile etmeden konustu:

"Nâzım terk ediliyor irmak."

Anlamamiscasina gozlerine baktim. Devam etti
"Verâ nazimi terk ediyor irmak. Siirler yaziyor. Sevdigini siirlerle anlatiyor.kıştı ve hava soguktu ve kapim ardina kadar acikti sen neden gelmedin be kadin diyor siirinde. Gelmiyor verâ sevmiyor nazimi. Ben.. ben sadece kapimi sonuna kadar acip beklemek istemiyorum. Eve geldigimde kapiyi sen ac istiyorum. Kaybetmek istemiyorum. Cunku seviyorum be kadin.."

Sasirmis ve goz yasiyla sulanmis gozlerimle gozlerine baktim. Goz yaslarimi tekrar sildi ve öptu. Uzunca bir süre. Sevmedigini zannettigimde her ölen kelebek tekrar doguyordu sanki. Dudaklarini geri cektiginde anlima kucuk bir buse kondurdu. Gulumsedi. Gulumsedim. Gulumsedik. O bana asik oldugu soylemisti ama ben ona hic soylememistim. Bunun ardina bana
"Seni seviyorum" dedi.

Bende seni diyemedim bir türlü utandim. Ve bu romantik konusmanin ardindan

"Ben utangac bir kalbi tasirim geceden. Ben sana âşık oldugumu ölsem soyleyemem utangacligimdan." Ulan felsefe yapma seviyorum de ulaan diye dalga gecti benimle "seviyorum. Yemin ederim sonuna kadar ulan." Diye haykirdim adeta. Burak ile gokce arkadan geldi ve bizde seni irmakciiim diye dalga gectiler. Gulustuk. Utanmistim yanaklarim kizarmisti. Birine ilk kez hissederek sevdigimi soylemistim. Ah bayim siz benim yasayamadigim cocuklugum.. siz benim cikmaz sokagim.. sizi seviyorum azizim hahahahhahahhaa ve sizde bana aşıksiniz hahahahhahaha..

O, BENİM.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin