Bu çocuğa güvenip böyle yerlere gelirsem olacağı buydu. Napıcam şimdi hava da karardı. Koşar adım yürürken ilerde cılız bir ışığın yandığını gördüm oraya doğru gittim köy bakkalıydı hemen kullanabileceğim bir telefon rica ettim sağ olsun yaşlı amca telefonunu verdi. Telefonum burada çekmiyordu. Hemen Cenk'i aradım olanları kısaca anlatıp beni almasını rica ettim hemen geleceğini söyleyerek telefonu kapattı Cenk'i beklerken marketçi amcayla sohbet ettik burada yolda kalma olaylarının çok yaşandığını ama genelde arabayla kaldıklarını söyledi '' Sen nasıl kaldın kızım?'' diye sorunca ne diyeceğimi bilemedim Bora beni buraya ders çalışmak için getirdi sonra beni burada bırakıp sevgilisiyle bastı gitti diyemezdim. Tam o sıra da Cenk geldi ve beni açıklama yapmaktan kurtardı.
Yaşlı amcaya teşekkür edip bakkaldan çıktık.
Cenk arabayla gelmişti arabaya binip hızla uzaklaştık Cenk bana dönüp '' Sen neden Bora'ya güvenip buralara geliyorsun bak sen daha yenisin Bora'yı tanımıyorsun onun yapamayacağı pislik yok ailesi de zengin onu her pislikten kurtarabilecek güce sahipler ondan uzak dur bulaşma yoksa bela olacak sana da'' diye çıkıştı. Cenk haklıydı ama ben isteyerek gitmedim ki Bora ile beni resmen tehdit ederek götürdü. Acaba Cenk'e anlatsam mı babamın onların korumalığını yaptığını ve onunla gitmeseydim babamı işinden çıkaracağını..
Yok yok en iyisi sessiz kalmak. Cenk'e anlatırsam olay daha da büyüyebilir. Cenk beni evin önüne kadar bıraktı teşekkür edip eve yöneldim annem kapıyı telaşlı bir şekilde açıp '' Nerede kaldın kızım sen telefonunda kapalı'' diye sinirli bir şekilde bağırdı. Arkasından babam gelip anneme ''Ayşe sakin ol bir dinle Alin'i '' diye annemi sakinleştirmeye çalıştı sonra bana dönüp '' Ne oldu kızım neden geç geldin bir sorun mu oldu okulda '' diye sordu.
'' Ders çalıştık bu saate kadar size haber veremediğim için özür dilerim ama zamanın nasıl geçtiğini anlamamışız. '' diyerek savundum kendimi. Aileme yalan söylemem ama Bora bunu da yaptırmıştı bana aşağılık çocuk. Annemgile kendimi affettirdikten sonra odama çıktım hemen duşa attım kendimi sıcak suyun altında ne kadar kaldım bilmiyorum ama gerginliğime çok iyi gelmişti. Rahatladım resmen. Duştan sonra hemen uyumuşum. Islak saçlarımla uyuduğum için sabah biraz hasta uyandım boğazlarım ve başım fena ağrıyordu. Zor zar yataktan kalkıp hazırlandım annem daha kalkmamıştı ona görünmeden evden çıksam iyi olurdu yoksa yine telaşlanırdı. Hızlıca evden çıktım.
Sınıfa kendimi nasıl attım bilmiyorum ayakta duracak halim yoktu kahvaltı da yapmamıştım kahvaltı yapmak için kantine çıktım simit çay alıp bir masaya oturdum 5 dakika sonra Bora geldi masama oturdu. Gerçekten onunla uğraşacak durumda değildim masadan kalkıp gitmeye hazırlanırken bileğimden tutup beni durdurdu.
'' Ne var ne istiyorsun yine '' diye bağırdım.
'' Sakin ol prenses sadece dün nasıl eve döndün onu merak ettim '' diye ukala bir ses tonuyla konuştu.
'' Sanane '' derken bir an sendeledim başım çok fena dönüyordu destek almak için duvara yaslandım. Sınıfa gitsem iyi olacaktı.
Cenk geldi yanımıza bana dönerek '' Alin bir sorun mu var '' diye sordu. Bora hemen atlayıp ''Sen niye sürekli bu olaya dahil oluyorsun kardeşim senin işin yok mu '' diye Cenk'e atarlandı. Cenk'e dönüp '' Bir sorun yok sınıfa gitsek iyi olur'' dedim. Bora '' Daha konuşacaklarımız bitmedi '' diye bağırdı. Ayakta zor duruyordum sendelemeye başladım. En son Bora'nın beni tuttuğunu hatırlıyorum.
Gözümü açtığımda okulun revirindeydim. Bora ve Cenk'te oradaydılar. Neler olduğunu anlamaya çalışırken Cenk ;
'' Kantine başın döndü bayıldın bizde seni buraya getirdik önemli bir şeyin yokmuş ailenede haber verildi seni almaya gelecekler. Bora bana bakıp '' İyi misin '' diye sordu. Bir de soruyor muydu ? '' Evet iyiyim '' dedim kafamı çevirerek. Cenk yanımızdan ayrıldığında Bora'ya ''Annemlerin seninle aynı okulda olduğumuzu bilmelerini istemiyorum onlar gelmeden gitsen iyi olur'' dedim. Bora bir şey demeden odadan çıktı. Az sonra annemler geldi.
Annem fazla telaşlanmıştı ve babam tabi ki her zamanki sakinliğini koruyordu. Annem '' Kızım madem hastaydın neden okula gidiyorsun '' diye çıkıştı. Babam'' Hadi eve gidelim artık '' diyerek beni kurtardı. Eve gelir gelmez annemin zoruyla bir şeyler atıştırıp hemen yattım çok yorgun hissediyordum kendimi. Akşam üzerine doğru annemin elinde nane limon ile odama gelmesiyle uyandım. Annem '' Kendini nasıl hissediyorsun hala halsizsen istersen bir hastaneye gidelim '' dedi. '' Annecim telaşlanma dün gece duş alıp uyudum gece üşütmüşüm önemli bir şey yok şu an gayet iyiyim '' dedim.
'' Peki tamam ha bu arada akşama misafirlerimiz var ona göre madem iyi hissediyorsun gel bana yardım et'' dedi şakayla gülerek. '' Ya aslında çok ta iyi hissetmiyorum sanki biraz daha uyursam geçecekmiş gibi '' dedim yorganın altına saklanarak. Annemin odadan çıkmasıyla tekrar uyumaya devam ettim. Uyandığımda hava kararmıştı. Aşşağıdan sesler geliyordu misafirler gelmiş olmalıydı. Kim geldi acaba hiç de sormadım anneme kim gelecek diye. Üzerime uygun bir şeyler giyerek misafirlerimizi selamlamaya indim.
Bora'gilin geleceğini nereden bilebilirdim ki ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HODBİN
RomanceAlin ve Bora. Bu iki ismin kaderleri daha ne kadar ortak olabilirdi ki. Bora okulun sorunlu tembel bir o kadar da yakışlı ve zengin çocuğudur. Alin ise hayatta hep zorlanmış kendi çabalarıyla bir yerlere gelmeye çalışan orta halli bir ailenin kızıd...