4.BÖLÜM

122 30 8
                                    

Ya düşlerinin peşine düşmeyi seçersin, ya da olanları kabullenmeyi. İyikilerinle güçlenir, keşkelerinle tükenirsin! Karar senin...

Doktor uzun uzun baktıktan sonra derin bir iç çekerek;

"Abin çok kan kaybetmiş yaşaması çok zor acil kan gerekli!

Ben doktorun yüzüne uzun uzun baktım. Doktorun söylediği yaşaması çok zor lafı kulağımda tekrar tekrar yankılanıyordu.
"Yaşaması çok zor, yaşaması çok zor..."

Bi köşeye çöktüm ve ağlamaya başladım.

Sevdiklerim tek tek beni terk etmeye devam ediyordu. Hayatım oldukça zorlaştı. Abimide kaybedersem başka kimim kalıcaktı ki. Çöktüğüm köşede tüm kalbimle abimin beni bırakmaması için dua ettim.

Bir süre sonra..
Leman Teyze oturduğum yerden beni kaldırarak konuşmaya başladı öyle bitmiştim ki konuştukları kulağıma boğuk geliyodu o konuşurken tek bildiğim şey çaresiz kalmaktı. Kendime gelmem lazımdı artık daha içsesimle konuşmam bitmeden yanağıma yediğim tokatla kendime geldim. Leman Teyze son çare olarak onu yapmıştı aniden ayağa kalkıp hastaneden hızla çıkmaya başladım arkamdan Leman Teyze 'nereye gidiyrosun? ' diye bağırdı ama karşılık vermedim amaçsızca koşmaya başladım sonra bi anda nefesim kesilmeye başlayınca sahilde ilk bulduğum banka oturup deniz dalgalarının bir sağa bir sola gitmesini izlemeye başladım çaresizce.

~Leman Teyze~
Selim arkasında bakmadan gitmişti seslendim ama duymadı ve gitti yeterdi artık ama yapıcak birşey yoktu bende üstelemedim ve kendi haline bıraktım, kendini toplaması gerekiyodu aradan bir süre sonra doktor geldi ve kan bulmamız gerektiğini söyledi tamam demekle yetindim, geçmek bilmiyen saatler dakikalar boğmaya başlamıştı beni artık aniden telefonumu alıp Selim'i aramayı düşündüm tam o sırada Selim'in heyecan dolu sesi kulağıma geldi 'buldum Leman Teyze buldum' dedi yanında 40 45 yaşlarında bir adam vardı. Selim doktorla birlikte adamı içeri geçirdikten sonra odadın kapısının önünde beklemeye başladım. Selim odadan çıktı ve yanıma doğru yöneldi.

~Selim~

Heyecanla kapıdan çıktığımda Leman Teyze beni kapıda bekliyordu. Elimden tutup kenara çekti ve büyük bir şaşkınlık içinde neler olduğunu sordu.

'sahilde otururken bı adam omzuma deydi ve neler olduğunu sorup yanıma oturdu. Çaresizce anlatmaya başladım. Bu adamda bana abimin kan grubuyla uyuştuğunu ve yardımcı olacağını söyledi.'

Ve bana yıllar önce oğlunu kaybettiği söyledi ve oğluna yapamadığı iyiliği abime yapmak istediğini söyledi. Bende tutup çaresizce buraya getirdim.

Leman Teyze suratıma şaşkınlıkla bakarken adam odadan biktin bir şekilde çıktı. O mutlulukla adama doğru koşup sarıldım. Masumca teşekkür ettim. Ardından adam bana kan verdiği kişiyi görmek istediğini söyledi. Onu alıp abimin yattığı odaya doğru götürdüm. Adam bitkinlikten zor yürüyordu. Odanın önüne geldiğimizde amca cama yöneldi ve içeriye abime doğru baktı ve daha çok genç olduğunu söyledi. Yanındaki koltuğa oturarak bizimle beklemeye başladı.

Biz oturduğumuz sırada Leman Teyze elinde kahveyle geldi. Bana uzattı ama kahveyi içecek halim yoktu. Benden sonra amcaya uzattı, amca boğuk ve bitkin bir sesle

"Sağolun"

Bı sure amcayı izlemeye başladım, öyle bitkin öyle hayattan yorulmuştu ki cevap verirken bile cümlesi sürekli kısa oluyordu.

"Zaten kısa cümleler kuran insanların uzun yorgunlukları yokmudur."

Bı anda aklıma amcanın anlattığı kaybolan oğlu geldi. Kaç sene aramış, heryeri didik didik aramış hiç bıkmadan, usanmadan böylesine vicdanlı ve temiz bir kalpli bir insana yardım etmem gerektiğini düşündüm. Oturduğum yerden kalkıp amcaya doğru yöneldim ve amcaya bir soru sordum.

MELEK #Wattys2021Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin