Ateşin akşam attığı mesaj hala aklımdaydı neden böyle bir mesaj attı ki kötü birşey mi oldu yoksa aman bence ben fazla abartıyorum elbet bir açıklaması vardır kötüye vurmamak lazım deyip yatağımdan kalkıp lavabo gittim rutin işlerimi halledip gardolabın başına geçtim acaba ne giysem kısa giysem ateş yine kızacak kızmaz heralde
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Diyip üstümü giydim saçlarımıda aşşağıdan dağınık bir topuz yapıp makyajımıda abartısız şade yapıp aşşağı indim Selen ile kahvaltıyı yapıp masaya oturduk Selen "abla ben okuldan sonra arkadaşımla bir yere gideceğim" dedi çayımı masaya bırakıp yüzüne bakıp "hangi arkadaş bu ve nereye gideceksin" "şey abla kafeye gideceğiz" "kiminle peki" dediğimde sessiz kaldı "bu arkadaş erkek olabilir mi" diyince yüzüme birden yüzünü döndürdü "evet" dedi "kimmiş bu erkek arkadaş" dudağını ısırıp başını aşşağı eğdi ve "Demir" dedi demir mi o ne alaka ya "demir derken hangi demir o" dedim "işte ateş beyin kardeşi olan" "senin onla ne işin var peki" " bak anlatacam ama kızmak yok zaten büyütecek bir şeyde yok" dedi "anlat hadi" dedim otoriter bir ses ile oda anlatmaya başlamıştı
"O sabahki olaydan sonra telefonuma mesaj atıp dün akşamı hatırladın mı dedi bende dün bişey olmadı dedim ama bana okul çıkışına kadar süre verdi bende hatırlamayınca bana hatırlattı işte ondan sonra kıyafetlerime ve okul kıyafetinin etek olmasına kafayı taktı beni okula bırakmaya başladı sonrasıda öyle işte bugünde buluşacağız" dedi "bak ablacığım demir senin için biraz büyük abin sayılacak yaşta 4yaş var aranızda bide benim patronumun kardeşi biraz imkansız bu iş tamam mı" ben böyle konuşunca moralinin bozulduğunu ve Demir'den hoşlandığını anladım ama imkansızdı onlarınki yapamazdım kahvaltı bitikten sonra Selen okula gitmişti bende taksi durağına gidip taksiye bindim ve şimdide şirkete gidiyordum ama yine 5 dk geç kalmıştım hemen sade bir kahve yapıp ateş beyin odasına gidip kapıyı çaldım ama ses gelmedi bir daha çaldığımda yine ses gelmeyince kapıyı açtım ateş bey cama yaslanmış elinde içki bardağı ceketini koltuğa atmış ve gömleğinin düğmelerini açmış kollarını sıvamıştı belkide benim geldiğimi bile duymamıştır galiba çok sinirli çünkü odanın her yeri dağınıktı dosyalar hep yerlerdeydi kahveyi masaya bırakıp ateş beye yaklaşıp "ateş bey" dedim ama duymamıştı galiba damarları belli sinirlenmiş gibi bir hali vardı "ateş b" "çık dışarı" çok sakin söylemişti ama daha çok pişman gibi çıkmıştı sesi bir kere bile yüzüme bakmamıştı biraz daha yaklaşıp "ateş bey iyi değilsiniz bir şey mi oldu" dedim yüzünü bana dönüp beni baştan aşşağı süzüp gözlerini gözlerimle birleştirip "bişey olduğu yok çık dışarı" dedi ne sinirli nede böyle giyindiğim için kızgındı kıyafetime bile bişey denemişti "peki" dedim ve odadan çıkmadan "toplantıları mı iptal et" dedi "tamam" diyip odadan çıktım neyi vardı ki kıyafetime bile söz etmedi zaten istediğim bu değilmiydi evet buydu ama alışmıştım bana yakın olmasını karışmasını şimdi böyle bana uzak davranınca çok tuhaf gelmişti
ATEŞTEN Gülerek odadan çıktıktan sonra demirle asansöre bindik "yengemde çok meraklı çıktı" diyince kaşlarımı çatıp ona baktım susunca "adamı buldunuz mu" dedim "evet bulduk depoda abi zarfları eve bırakanda oymuş" dedi iki gündür evime onca adam içinde bir yolunu bulup zarf bırakılıyordu ve işin garibi iki zarftada aynı şeyler yazıyordu 'Artık herşeyin açığa çıkma vakti zamanı geldi herkesin herşeyi öğrenmenin zamanı çok yakın' Yazıyordu bende araştırıp kim hangi cüretle evime zarf koyduğunu öğrendim şimdi arabaya binip deponun önüne geldik deponun içine girip adamın yanına geldim "kimsin lan" gülerek bana baktı ve "zamanı gelince öğreneceksin Karahan ama öğrendikten sonra ne olur onu bilemem" dedi adamlarıma dönüp "iyice bağlayın hiç birşey vermiceksiniz buna" diyip depodan çıktım belli ki birşeyler biliyordu onun için onu öldüremezdim bara gidip biraz kafamı dağıtmak için yeni açtığım barıma gidip bir viski aldım birdi iki ikisi üç oldu biraz kafam aprımıştı yanıma biri oturunca dönüp baktım yüzünü hatırlıyor gibiydim "meraba ateş görmeyeli nasılsın" dedi "Merve" "evet üniversite den sonra görüşemedik" dedi hiç sevmezdim bu kızı hep kendini bana yamamak için uğraşırdı yanımda kız görse bile delirirdi bir nevi pilotonik biriydi bana yine sanki aşıkmış gibi bakıyordu hala onu sevmeyeceğimi bile bile hemde ona bakıp "yine ne istiyorsun Merve usanmadın mı hala" dedim hafif gülüp "ben eski tanıdığın Merve değilim ateş ben çok değiştim senden sonra gelenlerde oldu bana bir keresinde yine kızgın bir şekilde yeni birini bul beni unut demiştin seni sevmicem demiştin mutlu olacaksın ama başka biriyle dedin ama bak oda gitti sende gitti ben mutlu olamadım" dedi ve kendine içki söyledi baya içmiştik şuan kafam hiç yerinde değildi bardaki odama gidip üstümü çıkardım duşa girdikten sonra tam yatacağım sırada kapı çaldı nasıl o kapıyı açtım bilmiyorum bana ne oldu onuda normalde çok içsem bile sarhoş olmam ama sanki bu başka bir şeymiş gibi çok tuhaftı kapıyı açınca karşımda "Beren" dedim çünkü eğer hayal değilse oydu "ateş" dedi hemen belinden tutup kendime çektim dudaklarına yapışınca biraz bekledi sonra karşılık verdi üstünü çıkartıp onu yatağa atınca üstüne çıktım bir yerden öpüyor diğer yerdense üstünü çıkartıyordum en sonunda beraber olunca ne kadar geçti bilmiyorum ama kendimi Beren'in yanına attım nefes nefese kalmıştım biraz kafam yerine gelmeye başladığında öbür tarafıma dönüp "bere" "Merve" bana hiç birşey olmamış gibi bakıyordu birden yataktan çıkıp üstümü giyiniyordum diğer yerdende "senin burda be işin var kalk üstünü al çık burdan" "ama ateş" "ÇIK DEDİM" diye kürkredim hemen üstünü giyinip çıktı bir o yana bir o yana dönüp duruyordum ben bunu nasıl yaparım ya telefonumu alıp Beren'e mesaj attım
Gönderilen:Beren Özür dilerim güzelim Gönderen:Beren Niye özür diliyorsun ateş Gönderilen:Beren İyi geceler güzelim
