Ateşten
Vural hala o pis gülüşüyle "ama o vazgeçtiğin sorunun cevabından sonra anneni neden özellikle senin gözünün önünde öldürdüğümün cevabını alacaksın desem yine de merak etmezmisin" dedi kaşları mı mümkün müş gibi daha çok çatıp "ne saçmalıyorsun sen" dedim hala o Gülen yüzüyle bir adım daha bana yaklaşıp "hiç bir şeyden haberin yok yıllardır yaptığın tek şey benden nefret etmek peki o melek gibi gördüğün annenin yaptıklarını biliyormuşum ben söylim hayır ama demek ki her şey ortaya çakacak beni vurmaman lazım sonuçta her şeyi bilen tek benim demi" dedi "konuş" dedim ateda tıslarcasına sadece bir açıklama istiyordum doğru ya da yanlış ama artık bir cevaba ihtiyacım var "aaa ama ateş hemen olmaz bilirsin sabır etmeliyiz biz insanlar çok sabırsısız" dedi "sabrına başlatma şimdi bilmediğim ne var onu söyle yoksa tek bir kurşun yeter seni vurmama" dedim bozulmuş ve anlık afallamış suratını hemen toparlayıp "peki sonra gerçekleri nasıl öğreneceksin, ayrıca verdiğim cevabın karşısında Demir ile gideceğiz o fikrimi hala değiştirmedim oğlumun senin yanın da duramaz" dedi söylediği sözden sonra gözlerimi ondan ayırmadan kahkaha attım yine afallamış bir yüz ile bana bakıp "niye gülüyorsun" dedi omuzlarımı silkip "sen beni birazcık tanımış olsaydın eğer karşıma boş konuşmalarla ve kuru tehditlerle çakmaya cüret edemezdin sence oradan bakınca doğrular umurumda mı sence bu zamana kadar doğruların peşinden koştum mu umrumda bile değil yıllardır cevabını bulamadığım sorularla yaşadım peki kaybettiğim birşey var mı hayır ama birazdan senin kaybettiğin bir canın olacak" dedim hala onu alaya alan ve onu sinir eden gülümsemem ile sinirli bir şekilde bir adım daha yaklaşıp "öylemi peki annenin hangi çöplükten çıkıpta bana koştuğu da mı dikkatini çekmiyor ben söylim bence çeker annen benle evlenmeden önce altına aldığın orospular gibi kendini pazarlıyordu üç kuruşa ama doğrular senin umurun da değil dimi" diye bağırdı sonra arkasını dönüp tam gözlerimin önünde annemi öldürdüğü yere gidip işaret parmağını sallayarak annemi öldürdüğü yeri gösterip "benim koynuma girmeden önce başka heriflerin koynundan çıkmayan annenin hayatı dikkatini çeker" dedi ama o bir kere bağırıp demesine rağmen benim kafam da yankı yapar gibi tekrar ediyordu hala o alay eden yüzümü bozmayıp "yine ne yalanlar kafanda kurup karşıma çıktın tek seferde her ne yalan uydurduysan anlat ve bu tiyatro bitsin fazla uzadı" dedim kaşlarını kaldırıp sinirli haline büründü sanki daha fazlası mümkünmüş gibi işte farkımız bu o kendini Zeki yakılmaz sanan şerefsizin teki ama ben duygularımı belli etmem "tmm öyleyse annen bir pavyonda çalışıyordu her gün başka adamların altına giriyordu bir gün o pavyondayken benimle karşılaştı kendini bana yamaladı yani dikkatimi çekmedi değil beraber olduğumuz günün 1 hafta sonra telefonumu pavyonun sahibinden bulmuş aradı konuşmamız lazım dedi tmm dedim buluştuğumuz da hamileyim dedi benden sanıyordum evlendik sonra biraz zaman geçince Demir'e hamile kaldı Demir dünyaya gelince iyi gidiyordu herşey ama bir gün yurt dışına gitmek için evden çıktım uçağa bindiğinde görüşmek üzere gittiğim adamlar iptal oldu diyince eve geri döndüm ama annen başka bir adamın koynuna girmiş bastım onları" deyince kan beynime sıçradı yüzüm git gide soluyor sinir kat sayım çoğalıyordu "peki annenin cevabı neydi biliyor musun kavgaya tutuştuğumuzda ağzından tek bir şey çıktı o beni altattığın dedidiğin adamı ben seviyorum dedi ateş onla benim oğlum dedi seni sadece kullandım çünkü o zamanlar yardıma ihtiyacım vardı ve tek sen vardın dedi kulağa hoş gelmiyor ama maalesef doğrular işte bende duyduğumda aynı senin gibi olmuştum" dedi hiç birşey diyemiyordum sadece ona bakıyordum ve allahım nolur yine bu adamın yalanlarından biri olmasını diliyordum ama değildi gözlerindeki öfkeden tıpkı o sahneyi bir daha yaşıyormuş gibi anlatışından belliydi doğruydu çünkü gözler yalan söylemez hep insanın gözlerine bakarım ben insan ne kadar yalancı olursa olsun gözleri ele verir ve ben yalanı sevmem affetmem ama ilk defa o kadar çok yalan söylediğini duymak istedim ki size anlatamam benim melek diye adlandırdığım annemin bunları yapması "şimdi herşey öğrendin peki bir cevabın yok mu" dedi sakın dedim kendime sakın istediğini verme yıkılmak hayal kırıklığı üzüldüğünü belli etmek yok çünkü senin en iyi yaptığın ve insanları özellikle düşmanlarını sinir eden şey duygularını gizli tutmak sakın bu adama belli etme diyip yine alayla gülmeye başladım bu sefer daha şaşkın bakıyordu benden bunu beklemiyordu belliydi yüzünden gülmeyi kesip o alaylı yüzümle "cevabım yok sen anlattın ben dinledim bu kadar sana dedim gerçekler umurum da gibi mi duruyor sence sen asıl bunları bırakta ölümünü nasıl istiyorsun onu söyle" dedim "demek seni etkilemedi iyi ama bunu samimi söylüyorum her şeye rağmen çok sakin kaldın ben duyduğumda böyle sakin kalkamamıştım her neyse daha benim sahnem bitmedi emir" diye seslendi emir denen adam berenin yan tarafına geçip bize bakıyordu "bereni lütfen sandalyemize oturt ne zamandır ayakta misafir sonuçta" dedi elimdeki silahı emir denen ite çevirip "eğer ona elinin ucu değerse şarjörü ağzına boşaltırım senin" der demez silahlar patlamaya başladı berene tutacağım dura emir denen herif onu tutup başına silahı dayadı Beren korkmuş bir şekilde "ateş" diye bildi "şşşş güzelim birşey yok sana birşey yapamaz" dedim planlı olarak geldiğim için adamlarım her yerden saldırıyordu babam demeye tiksindiğim adam "demek planlı geldin ha ben sana sadece üçünüz demiştim ama bir kural daha çiğnedin ateş" dedi ona dönüp "beni hiç ama hiç hafife almaman lazım bunu sana söylemiştim" dedim silahlar durduğu zaman adamların çoğu hep ölmüştü ve iki üç tanesi içeriye sokulup "abi ne yapalım dediklerinde "sıkın kafalarına beceriksizler" demiştim kim gönderdi bunları benimle Allah için arkadan adam elimdeki silahı alıp yere çöktürdü Vural Emir'in elinden bereni alıp annemi vurduğu tam oraya götürüp silah çekti "eğer düşündüğüm şeyi yaparsan bu sefer çok ağır ödersin Vural"diye bağırdım annem gibi sevdiğim diğer kadını da tam orada gözlerim önünde öldürecekti gözlerimi kapayıp bekledim yapacakta bir şeyim yoktu sevdiğim kadın ölürse önce buradaki herkesi öldürür sonra kafama sıkardım yapacağım şey açık ve netti düşünmeden yapardım ve tek bir silah patlaması tek kurşun ve berenin attığı acı dolu bağırış yetti kalbimin acısına gözlerimi açamadım...