Bu yazdığım son mektuptu sana,
İçimdeki her şeyi döktüm kusursuzca.Her akşam pencerenin başında beklerdim geleceğin saati,
Evindeki ilk ışık hüsmesini görmek için kanat çırpardı kalbim,
O evin ışıkları yanardı ya içim ferah dalardım uykuya.Orda olduğumu bilmezdin belki de,
Ki bilmediğinden de eminim.
Çünkü bazı akşamları tanımadığım her hangi bir kızla gelirdin eve,
Öylece hüzne boğulurdum işte.Seni tanımazdım ama güneşe çıkarken gözlerinin kısılması dünyamı değiştirirdi mesala,
Gülerdin ve gülerken çenen yukarı kalkar başın geriye yatardı,
Bilmezdin ama ben bu gülüşü hiç bir şeye değişmezdim.Bazı akşamlar gelmezdin ya,
Bilmem kimin yanında kalırdın?
O gece gözüme uyku girmezdi.
Kalbim atmayı unuturdu,
Mutsuz gecelerim,
Mutsuz sabahlara gebe kalırdı.Dün gece kucağında gelininle girdin evine.
Bilir misin?
Öyle hayal etmiştim ki o kadın olmayı...
Yalnızca bir kez cesaret edip söyleyebilseydim sevdamı,
Şimdi kucağında o eve gelin giren ben olabilirdim.
Keşkeler için artık çok geç.Güzel sevin ama öyle uzaktan değil
Göğsünüzü gere gere gidin ve sevdiğinizi söyleyin,
Yarın; keşkeler için çok geç olabilir.
Sevdiğinizi başkası almadan,
En kötüsü ölüm kapınızı çalmadan,
Her şey için geç kalmadan,Güzel sevin ve çekinmeden söyleyin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK EMEK İSTER
PuisiKapak @Esranurer7'e aittir. Hani bir eksi bir artıyı götürür ya matematikte, Senin her gidişin ne var ne yok götürüyor benden. Bir daha gelmesin, sevmesin, üzmesin diyorum, Sonra oturup ağlıyorum. Bir kez daha solusun koku mu, Ve bir kez daha dokuns...