Attığım diğer 3 bölümü atlamayın lütfen.
Oda yerine bir bahçeye çıkmamla duraksadım. Boyumun neredeyse on katı olan duvarlar gökyüzüne doğru uzanırken karşımdakinin ne olduğunu anlamak zor değildi.
Bu bir labirentti.
Derin bir nefes alırken telefonu cebimden çıkarttım.
Lisa: Bu son aşama mı?
Lisa: Yoksa başka bir oyunun başlangıcı mı?
Mucize: Neden faremiz peyniri bulduğunda görmüyoruz?
Lisa: Bu deney senin götün de patlayacak
Mucize: Çok iddialısın, Lisa ama unuttuğun bir şey var. Bu sistem benim parmaklarımın ucunda, eğer istersem seni sinek gibi cama çarparım.
Lisa: Durduran mı var?
Mucize: Eğlence arzum
Lisa: Ben bu oyunu bozarım
Mucize: Buyurun
Suratım iyice asılırken telefonu geri cebime koydum. Kolumu sağlam elimle tutarken hiçte aceleci olmayan bir edayla labirentin duvarlarının arasına girdim.
Nefesimi tutarken etrafı dikkatle inceledim. Diğer yandan etrafı dinlerken rüzgârın geldiği yerleri hesaplamaya çalışıyordum. Rüzgâr açık yerde uğultu yapardı ve ben o yerleri bulursam bir an önce buradan çıkabilirdim.
Kendi düşünceme kafamı salladım ve oldukça emin bir şekilde ilk sapaktan sola dönerek yolumu çizdim. Buradaki en önemli yardımcım içgüdülerimdi. Diğeri ise bilgilerim.
Umuyordum ki bu bilgilerim yaşamam için yeterli olurdu.
Cebimdeki telefonum titredi.
Mucize: Dövüş sanatlarıyla ilgilenmiş miydin?
Lisa: Ne alaka? Buradan çıkınca dövülmekten mi korktun?
Mucize: Hayır, birazdan karşına çıkacak özel yapım robot ile kavga edebilecek misin merak ettim
Lisa: Ne?
Mucize: Ah tamam buldum bilgilerini, sekiz yıl profesyonel olarak tekvando ile uğraşmışsın. Tekmelerini göster bakalım
Lisa: Bizzat üzerinde göstereceğim merak etme
Telefonu geri cebime koyarken ceketimi çıkarttım ve kolumu koruyacak şekilde çarpraz olarak omuzumdan bağladım. Dikkatle etrafımı dinlerken kafamda oluşturduğumu yere doğru temkinli adımlarla ilerlemeye devam ettim.
Sağlam elimle bıçağı sıkı sıkıya kavrarken karşıma çıkacak robot için atak bekliyordum.
Başka bir sapaktan girmemle üzerime bir şey atladı. Sırtım sertçe yerle buluşurken hiç düşünmeden üzerimdeki şeyi itekledim.
Yattığım yerden kalkarken üzerime saldıran şeyden kaçtım. Sol kolumu korumaya çalışırken sağ kolum ile karşımdaki robotumsu insanı yenmeye çalışıyordum.
Karşımdaki tıpatıp insana benzeyen bir robot vardı. Eğer hareketleri anormal şekilde olmasaydı kesinlikle robot olduğuna inanmazdım lakin elim değdiğinde hissettiğim o yumuşak metalin de olmaması gerekiyordu.
Bir yumruk savururken geriye doğru kaçtım ve bacağına tekme savurdum.
Unuttuğum bir şey vardı; karşımdaki metalden bir robottu. Tabii ki darbelerimden etkilenmeyecekti.
Bu gerçek yüzüme yediğim darbeyle kafama dank ederken yere devrildim. Bir seksen yerde uzanırken hızla elimden düşen bıçağı aldım. Vurduğum için sızlayan ayağımı bir köşeye atarken hızla robotu süzdüm. Yanlış görmediysem şayet işlemci tam çenesinin altındaydı.
Bana atak yapmadan yattığım yerden kalktım ve hareketlerini incelemeye başladım.
İleri, geri, sağ yumruk ve sol tekme harici ek bir hareketi yoktu. Dikkatle yaptığı her şeyi izlerken parmak uçlarımın yardımıyla yay gibi aşağı yukarı hareket ettim.
Sağ yumruğu bana doğru savurmasıyla sol tarafından geçerek bıçağı tam işlemcinin olduğu yere sapladım.
Robot anında kısa devre yaparak yere yığılırken bıçağı çekerek aldım ve birkaç adım geriye giderek alev almasını sırıtarak izledim.
Lisa: Sanırım bir projen az önce çöp oldu
Lisa: Üzülme o işlemcinin daha iyisini sana monte edeceğim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mucize
Short Story#tamamlandı. | kısa hikâye | texting "Mucizeler ona inananlar içindir." •• Lisa: Buradan çıktığımda o bıçakları tek tek götüne sokacağım, bekle beni Mucize: Canlı mı çıkmaktan bahsediyorsun, yoksa ölü mü? Bu önemli bir detay Lisa: Ben canlı, sen ise...