Bölüm 10

51 6 2
                                    

Harry'nin Ağzından;

Önüme konan cupcakelerle kafamı şaşkınlıkla ve biraz da olsa mutlulukla kaldırdım. Bana masumca bakan bir çift mavi gözle karşılaşınca daha da şaşırmıştım. Neden bu kadar şaşırdığımı sorgulamayın burda keçi Cara'dan bahsediyoruz.

"Sana öyle davrandığım için özür dilerim Harry. Öyle davranmamam gerektiğinin farkındayım ama o an kendime engel olamadım özür dilerim. Cupcake sever misin bilmiyorum ama umarım seversin eğer sevmiyorsan umrumda değil yemek zorundasın. Ah böyle davranmamam gerekiyordu özür dilerim baştan alıyorum. Umarım seversin. Lütfen sev."

Kendini dizginleme çabasına karşı yüzümde bir tebessüm oluşurken ne kadar sevimli olduğunu düşünüyordum.
İşime geri dönerken bunun onu sinir edeceğini biliyordum. Sadece çabasını merak ediyordum yoksa ona kızgın falan değildim.

"Tanrım, Harry cidden özür dilerim. Ben, ben çok pişmanım aslında değilim ama sen öyle olduğumu varsay. Harry lütfen. Söylemek istemesemde seni şu bir hafta içerisinde çok fazla özledim. Şimdi bunu söylediğim için umarım kızarmam. Of Harry ne kadar da inatçısın. Öyle davranmamın sebebi sen olduğun halde inatçılık yapıyorsun."

Bu söylediği merak duygumu uyandırmıştı. Ben ne yapmış olabilirdim ki?

"Ben mi? Ben ne yaptım."

"Oh sonunda. Her neyse. Ne mi yaptın? Kuzenime asıldın Harry. Tamam bu geçerli bir sebep değil ama o benim en nefret ettiğim kuzenim Harry. Lanet baş belası kuzenim o benim. O zaten her şeyde çok fazla iyiyken her şey ona aitken senin de ona böyle şeyler söylemen beni sinirlendirdi. Yani bütün sebep sensin işte."

"Ha yani beni kıskanmanın sebebi benim. Öyle mi?"

"Kıskanmak mı? Tanrı aşkına Harry ne kıskanması? Ben kıskanmam."

"Yalan söylüyorsun."

"Hiçte bile."

"Yalan söylüyorsun Cara. Gözlerin seni ele veriyor."

"Gözlerim mi?"

"Evet. Kesinlikle."

"Nasıl ele veriyormuş bay bencarayıeniyişekildetanırım?"

"Şöyle ki insanlar yalan söylerken gözlerini kaçırırlar. Ama sen bu durumu bildiğin için bilerek karşındaki kişinin gözlerine sıkı sıkı odaklanıyorsun. Bu durumda seni ele veriyor."

Şaşırmıştı ama belli etmemek için çaba sarf ettiğinin farkındaydım.

"Tabi kesinlikle böyle oluyordur zaten."

Diyip gözlerini devirdi.

Cara'nın Ağzından;

Söylediği şey doğruydu. Yalan söylerken yalan söylediğim anlaşılmasın diye insanların gözlerinin içine içine bakardım. Bir nevi psikolojik baskı fakat bunu fark etmesine şaşırmıştım. Benden başka kimse bilemez zannediyordum.

Harry'nin karşısına oturduğumda önündeki bilgisayarı kapatıp yanımda ki sandalyeye koydum. Önemli bir şey olduğunu düşünmüyordum. Eğer önemli bir işi vardıysa işte şimdi bitmiştim.

"Cara ne yaptığını sa-"

Sözünü yarıda kesip;

"Sadece sakin ol Harry. Derin derin nefes al. Tabi vermeyi de unutma. Sakinleştiğini hissedeceksin. Ve sonra şu mükemmel ellerin yaptığı cupcaklere odaklan. Onları yemek çok hoşuna gidecektir. Eminim."

"Şu mükemmel ellerin yaptığı cupcakler mi? Cupcakleri benim yaptığımdan haberim yoktu."

"Ahahahahah şakacı şey seni."

PHOTOGRAPH || H.S.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin