-2-

115 0 0
                                    

Sabah heyecandan 7:30'da kalktım. Henüz erkendi. Annemler uyuyordu. Yatağımdan kalkıp pencerenin kenarına baktım. Ömer kapının önünde oturuyordu. Pencereyi açıp ona seslenmek istedim. Fakat annemlerin uyacağını düşünerek bu fikrimden vazgeçtim. Sessizce merdivenlerden inip ayakkabılarımı giydim ve çıktım. Annem buna çok kızacaktı fakat ne yapabilirdim? Kapının önünde beni beklemesine şaşırmıştım. Fakat biraz yaklaşınca elinde kocaman bir kiraz torbası olduğunu gördüm. Kirazlara bayıldığımı söylemiştim sanırım. Yanına gittiğinde neşeyle oturduğu yerden kalktı. Birbirimize selam verdik. Ardından heyecanla elindeki kirazları sordum. Verdiği cevap beni çok sevindirdi;
— Annem yanıma atıştırmalık bir şeyler alabileceğimi söyledi. Ben de baktım ama bir şey bulamadım. Senin kiraz gibi yanakların olduğu için aklıma kiraz almak geldi. Kirazı sevdiğini düşündüm.
Neşeyle el çırptım. Ardından yola koyulduk. Ömer sahili görmek istediğini söyledi. Antalya  yazları her zaman sıcak olurdu. Yaz mevsiminde olduğunuz için bir hayli sıcaktı. Biz de dondurma almaya karar verdik. Sahile az kalmıştı. Bir süre sohbet ettik. Ömer çok iyi biriydi. Onu çok sevmiştim.
Bir süre yürüdükten sonra sahile vardık. Sıcacık kumlara oturduk. Ömer kiraz torbasını alıp bana uzattı. Bende içinden kirazları alıp ağzıma doldurmaya başladım. Çünkü kirazlara bayılıyordum. İki tane kiraz alıp kulağıma taktım. Ardından Ömer' de aynısını yaptı. İkimizde çok komik göründüğümüzün farkındaydık. Ömer'le geçirdiğim zamanlar gerçekten çok hızlı geçiyordu. Akşam olduğunun farkına varmamıştık. Torba dolu kirazların hepsini bitirmiştik ve karnımızda büyük bir sancı vardı Ama değerdi. Bir süre sonra aklıma annem geldi. Evden ona haber vermeden çıkmıştım ve annem muhtemelen beni çok merak ediyordu. Ömer'e artık gitmem gerektiğini söyledim. Hızlıca koşmaya başladık.   Bir süre kahkahalar atarak koştuk. Ardından eve geldik. Ömer'e veda ettim ve bende eve geçtim. Annem kapıda çaresizce oturuyor. Babamda birileri ile konuşuyordu. Kendimi gerçekten suçlu hissediyordum. Ardından annem beni fark etti. Ve bana doğru koşarak sarıldı. Ben annemden kaç kez özür dileğimi hatırlamıyordum. Annemde bir süre ağladıktan sonra sinirle beni sorguya çekti. Ben anneme be kadar anlatsamda kızıyordu. Aslında ben de kendime kızıyordum. Annem bir kaç gün boyunca dışarı çıkma yasağımın olduğunu söyleyince çok üzüldüm. Çünkü Ömer'e gezdireceğim daha çok yer vardı. Ben de başımı öne eğip odama girmekten başka bir şey yapmadım.
                                 🍒🍒🍒
Saatlerce odamın penceresinden dışarıyı izledim. O sırada Ömer pencereye çıktı. Ben de Ömer'i görür görmez her şeyi anlattım. Ömer bu duruma üzüldüğünü göstermek için üzgün surat yaptı. Bu hali çok komik görünüyordu. İstemsizce kıkırdadım. Ardından Ömer odasının içine girdi. Bana eliyle bir dakika işareti yapıp gitti. Ben de onu bekledim. Daha sonra elinde bir kağıt uçak be uçağın arasına sıkıştırdığı kalem ile geri döndü. Üçüne bir şeyler yazarak benim pencereme doğru attı. Bende hemen uçağı yakaladım. Ve içini açıp okumaya başladım;
Bir kaç gün böyle haberleşeceğiz gibi görünüyor:) ne dersin? Bence böyle daha iyi.
Hafifçe tebessüm ettim. Aynı şekilde ben de bir uçak yaparak içine yazılar yazdım. Mektubun içine dört gün sonra Doğum günüm olduğunu eklemeyi unutmadım. Bir süre böyle konuştuk.

KİRAZ AĞACI 🍒Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin