8.BÖLÜM:Telefondaki Ses

98 15 372
                                    

Bölüm ithafı, |Tuğçe|Y.|🌼


'...Gerçek benliğimiz saftı,
Kendi ellerimizle kirlettik..'



°°°°°°°°

Pazarı pazartesiye bağlayan gecede birisi planlar kuruyordu. Kimsenin bilmediği, şuanda kendisinin bulunduğu yeri kimse bilmiyordu. Bodrumdu burası. Kendisinin aylarca çalışarak inşaa ettiği bodrum.

Elinde ki kağıdı bırakıp ayağı kalktı. Duvara ilerledi ve kız yurdunun tarafına giden kapıyı açtı. Arkasından geri kapatıp lavaboya adım attı.

Çıplak ayakları birilerinin kaldığı odaya yönelmişti. Kapının altına eğildi ve cebinde ki küçük kağıdı odaya itti.

İnsanlar, gerçekten saftı.

*

Nöbetçi bayan hocaların anonsu ile öğrenciler uyanmaya başladı. Hiç kimse ne yurtta ne de okulda bulunmak istemiyordu. Yaşanan şeylerden sonra, daha doğrusu vahşice işlenen cinayetlerin ardından herkes tereddüt içindeydi. Başka okula gitmek istiyorlar ancak okul idaresi buna müsaade etmiyordu.

Tuğçe, kısık gözleriyle lavaboya gitmek için yataktan kalktı. Odanın kapısının yanına geldiğinde çıplak ayağı bir şeye bastı. Kaşlarını çatarak ne olduğuna baktı. Küçük, katlanmış bir kağıttı. Eğilerek aldı ve kağıdı açtı.

"O ne?"

Arzela ve Sena merakla yanına gelmişlerdi. Üç kızın, okuduklarının etkisiyle kalp atışları hızlanmaya başladı. Birisi, onları suçluyordu.

"Onu, siz öldürdünüz."

Arzela kağıdı alıp cebine koydu hızla. Bu kağıdı kızlardan başka kimseye göstermemeliydi.

"Bunu kimseye söylemeyeceğiz."

"Neden? Polislere vermeliyiz, belki parmak izi falan bulurlar."

Dedi Sena.

"Polisler bizden şüphelenecekler. Fark etmediniz mi? Olaylar sana mesaj gelmesiyle başladı. Sonra Esra ve Beyza'ya.. Buse'nin de dediğine göre katille aramızda bağ var. Polisler bizi götürsün istemiyorsak bu kağıdı saklayacağız. Anladınız mı?"

İki kız da başlarını sallayıp bir süre sessizliği korudular.

O sırada kapı tıklatıldı. Kızlar teker teker içeri girdiler. Beti benzi atmıştı hepsinin. Ancak içlerinden birisi adeta bir ruhsuz gibiydi. İfadesi boştu.

Bomboş.

Bir şey hissedemiyordu.

Düşüncelerini öldürmüştü çünkü biraz önce. Hisleri de terk etmişti onu.

"Ne oluyor, yine ne oldu?"

Diye sordu Sena İkra'ya merakla bakarken. İkra şuan onları duymuyordu. Gözlerini yere sabitlemiş, zihnini geçmişine teslim etmişti.

Sevgi elinde ki telefonu yan çevirdi ve henüz başlatılmamış bir videoyu işaret etti.

"İkra'ya gönderdi birisi. Buse.."

Yutkundu. Gördüğü görüntü aklından çıkmıyordu. Devamını getirmeyip videoyu başlattı. Taş zemine sabitlenmiş bir kameraydı. Sadece insanların ayakları gelip geçiyordu. Bir süre beklediler.

"Eee hani ne-"

Zemine düşen bir kız ile Tuğçe sustu. Kızın parçalanan kafatası ile Sena geri çekilirken Arzela kaşlarını çatmıştı. Esra ağlamaya başlarken Tuğçe videoyu alıp tekrar izledi.

AHİR  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin