KALBİMDEKİ YERİN BÜYÜK /MYG/BİTTİ!

13. Bölüm

Yoongi ile arabada sessiz bir yolculuk yapıyorduk ve ellerimiz vites kolunun üzerinde birbirine kenetlenmiş bir şekilde duruyordu. Ama bu haksızlık, ben nereye gideceğimizi bilmiyorum.

Yj: Yoongi hadi ama nereye gideceğimizi söyle artık. Gideceğimiz yere varmadan meraktan bayılacağım.

Yg: Banane söylemicem işte. Beklemeyi öğren kızım biraz.

Çocuk gibi davranıyor ya. Kafamı arkaya atıp bayılma numarası yaptım.

Yg: Yu Jin bayılmadığını biliyorum.

Sessizliğimi ve hareketsizliğimi korumaya devam ettim.

Yg: Peki o zaman. Eğer uyanmazsan kaza yaparım. Şaka yaptığımıda sanma, ciddiyim çarparım.

Bir anda gözlerimi açtım. Yoongi hafif güldü ve tekrar ciddiyetine büründü.

Yg: Sakın beni kandırmaya kalkma çünkü başaramassın güzelim...geldik sayılır. 10 dk ya varırız sabret biraz.

Kafamı peki anlamında salladım. Camdan dışarıyı izlerken araba durdu. Tanrıya şükür geldik. İneceğim sırada Yoongi beni durdurdu.

Yg: Bekle bir dakika.

Yoongi arabadan indi ve benim tarafıma geldi. Kapıyı açıp beni kucağına aldı. Neden böyle bir şey yapıyor. Kendim yürüyebilirim.

Yj: Yoongi kendim yürüyebilirim.

Gıkı çıkmadı ve ilerlemeye başladı. Bende inatlaşmayıp bu anın tadını çıkarmak için kafamı Yoongi nin göğsüne yasladım ve kokusunu içime çektim. Yoongi benim için çok şey yaptı. Ona gerçekten minnettarım.

Yoongi beni ışıklı bir alana getirdi. Burası çok güzel gözüküyor. Çimenlik alanda hazırlanmış aşırı romantik bir alan. Yoongi beni kenarda duran iki kişilik yatağa yatırdı daha sonra oda üzerime çıktı. Yüzüme yaklaştı.

Yg: Seni çok seviyorum biliyorsun değil mi?

Utanarak yüzümü yana çevirdim. Yoongi açıkta kalan boynuma öpücük kondurdu ve kokumu içine çekti. Yataktan kalkıp benimde kalkmam için elini uzattı. Kalktıktan sonra beni kendine çekti. Kollarını belime doladı. Bende ona eşlik etmek için boynuna sarıldım. Yüzüme eğilip dudaklarıma öpücük kondurdu. Daha sonra ayrılıp beni iki kişilik bir masanın bulunduğu alana götürdü. Sandalyeyi çekerek oturmamı bekledi. Oturum ve oda karşımdaki sandalyeye oturdu.

Yg: Afiyet olsun güzelim.

Yj: Sanada.

Kalışığımı çorba dolu kaseye daldırdım. Kaşığı ağzıma götürdüğümde ağzımda çorba dışında metalimsi bir tat geldi. Ağzımdaki yabancı nesneyi çıkardım ve büyük bir şok yaşadım. Bu bir yüzük.

Yj: Bu...bu yoksa...

Yoongi ayağı kalktı ve önüme geçti. Elimdeki yüzüğü aldı ve elimi tuttu.

Yg: Bir ömür boyu benimle yaşar mısın?

Yj: E-evet. Ömür boyu seninle yaşarım.

Yg: Peki bugünü daha da özelleştirmek ister misin?

Yoongi nin dediği şeyi anlamıştım ve yüzümün kızardığına eminim.

Yg: Sanırım bu evet anlamına geliyor.

Yoongi beni kucağına aldı ve yatağa götürdü.
Artık tamamen ona ait olacağım. Bundan ne kadar utansamda mutlu olmak ve sevdiğim kişiye ait olmak beni çok huzurlu hissettiriyor. Dudağıma kondurduğu öpücükleri bitirip...

...

Eve geldiğimizde salondaki herkesin uyumak için bizi beklediği hallerinden belliydi. Tabi babamı söylemiyorum. O çoktan oturduğu yerde uyumuş. Kasıklarımdaki ağrı ile yüzümü ekşittim. Sanırım bu gün yaşananlardan dolayı.

Annem: Sonunda geldiniz. Gözümüzden uyku akıyor.

Yg: Neden bizi beklediniz anne, yatsaydınız siz.

Annem: Ya sürpriz falan dedin bende merak ettim oğlum.

Yoongi ve ben kahkaha atarak gülmeye başladık. Bu sırada babamda uyandı.

Yg: Tamam hadi söylim de uyuyalım.

Yoongi nin ne söyleyeceğini bende merak ettim şimdi.

Annem: Söyle oğlum.

Yg: Yakın zamanda evleneceğiz.

Yoongi bunu söylerken elimi eline kenetleyip havaya kaldırdı. Bende bu sırada utançtan yüzümü yere eydim.

Gj: Gerçekten mi? Heyt be. Abim damat oluyor.

B: Siz aranızda anlaştıysanız bize bir tek hep mutlu olun demek düşer.

Yj: Yaa. Lütfen böyle duygusal cümleler kurmayın. Ağlamak istiyorum.

A: Hahaha. Kızım senin ağlaman değil gülmen lazım.

Annem gelip sarıldı.

A: Senin gibi bir geline sahip olacağım için dünyanın en şanslı kayın validesiyim.

Ayrıldıktan sonra annem Yoongi'ye de sarıldı ve ardından herkes odalarına dağıldı.

Yatakta birbirimize sarılarak uyuduk.