Merhaba, ben Alara. Yakın bir zamanda ailemle taşınma kararı aldık. Babam işinden dolayı sık sık seyahat etmek zorunda kalıyor ve biz onu çok az görüyorduk. Babamın CEO'luk yaptığı şirket İngiltere'deki başka bir şubesini açtığı için babamın oraya gitmesi gerekiyordu. Bizi ardında bırakmamak için okulum başlamadan önce her şeyi halledip oraya taşınacağız. Bu tabii ki de ben ve ailem için çok güzel bir şey fakat unuttuğum bir şey var ki bavulumu toparlarken son anda aklıma geldi. Her ne de olsa artık çok geçti. Her şey hazırken taşınmaktan vazgeçmemiz imkansızdı. Hem koskoca Londra, aynı mahallede yaşayacak olamayız ya...
6 yıl önce
-Alara, aç kapıyı... Alara!
-Oğuz, sen misin?
-Evet, aşağı gel, çabuk ol.
-Tamam geliyorum.
Bu gelen en yakın arkadaşım, Oğuz, yani 6 yıl önce ki en yakın arkadaşımdı. Çok endişeli gözüküyordu. Daha pencereden ona bakmam bile beni tedirgin etmeye yetmişti.
-Alara, ben gidiyorum. Kendine iyi bak, dedi ve sımsıkı sarıldı.
-Ne, nereye, neden, ne zaman?!
Şok olmuştum. Bana sarılmadan önce benimle dalga geçtiğini düşünüyordum ama bana sarıldığında hızla atan kalbini ve titreyen ellerini hissettiğimde ciddi olduğunu anldım.
-İngiltere'ye taşınıyormuşuz, benim dün akşam haberim oldu. Üzülmemem için geç söylemişler. Ama onlara çok kızdım. Şimdi vaktim yok, gitmem lazım. Seni mutlaka görmeye geleceğim. Söz veriyorum.
- Gitme! dedim çaresizce.
- Seni çok seviyorum, dedi ve yanağımdan öptü, bense ona bakakaldım. 'Ben de seni' bile diyemeden bahçe kapısından koşarak çıktı. Tek yapabildiğim şey ardından 'kendine iyi bak' diye bağırmak olmuştu...Evet, aradan yıllar geçti. Ne o buraya geldi ne de beni arayıp sordu. Ben hep iyi niyetli düşündüm. Belki de bana ulaşabilecek yaşa geldiğinde bana ait yeterli bilgileri hatırlamıyordur diye düşündüm. Ama son 1-2 yıldır bu mantıklı gelmemeye başladı. Beni, o 10 yaşındaki çocuk Alara'yı, küçük kalbimin kırıklarıyla o bahçede bıraktığından beri hep unutmaya çalıştım. O benim en yakın arkadaşım, bazen kardeşim, ilk aşkımdı.
Eğer bir gün karşıma çıkacak olursa benden özür dilese dahi 6 yılın hesabını verebileceğini sanmıyorum. Bu da sanırım onu hiç affetmeyeceğim anlamına geliyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bileklik
Teen FictionEski arkadaşlar yıllar sonra karşılaşır ve düşünüldüğü gibi hiçbir şey eskisi gibi kalmamıştır... Bu hikayeyi baş karakterden dinleyeceksiniz. Bazen bir günlük olacak bazen de bir hikaye. [kısa hikaye] Keyifli okumalar. - Elif ☀