Ghost -JenMin-

☣️ Self-Talk? ☣️

☣️ Self-Talk?
↪️ Kendi Kendine Konuşmak?

Shawn Mendes - Lost In Japan

Kim Jennie:

Elimdeki kitaplar sertçe dolabıma yolladıktan sonra kapağı kapattım ve kilidi çevirdim. İlk gün olduğundan okulu erken bitirmişlerdi ve şoför annemi aldığından benim yaklaşık bir saat beklemem gerekiyordu.

Flashback (20 Dakika Öncesi)

Bayan Kim: Jennie?
Jennie: Efendim Anne?

Dedim sıra altımdaki kitapları toplarken.

Bayan Kim: Seni geç alacaklar, haberin olsun.
Jennie: Neden?

Bu sırada telefonu omzum ile kulağımın arasına sıkıştırmış çantamı kapatıyordum.

Bayan Kim: Şuan beni alıp bir yere bırakmaları lazım, bir saate gelirler oraya.
Jennie: Tamam.
Ve telefon kapanır.

-End-

Okuldan çıkıp karşıdaki küçük Café'ye girdim. Hava beni üşüttüğünden dolayı sıcak bir kahve aldım. Kahveyi beklerken etraftaki insanlara bakıyordum. Çoğu bizim okuldandı, benim gibi kahve keyfi yapıp ailelerini bekliyorlardı.

Kahvem hazır olduğunda karton tutucunun üstünden bardağı kavrayıp elimin yanmasına engel oldum. İkinci dersten beri Lisa'yı görmemiştim. Sınıftan çıkmış ve geri gelmemişti. Dışarıya çıkıp okula yakın olan kütüphaneye ilerlemeye başladım.

Tae: Jennie?
Jennie: Efendim?
Etrafımda insan yoktu, konuşabilirdim.
Tae: Nereye gidiyorsun?
Jennie: Kütüphaneye, neden?
Tae: Ah doğru, okula gittiğini bir anlığına unuttum.
Jennie: Lisa nerede?
Tae: Chaeyoung ile bir şeyler yapıyorlar.
Kafamı salladım.

Elimdeki kahveden bir yudum alıp yeşil ışığın yanmasını bekledim. Görünürde araba yoktu ama güvensizdi.

Risk almayı ve güvensiz şeyler yapmayı sevmezdim.

Işıkla beraber karşıya geçtikten sonra kütüphaneye girdim. Şoföre kütüphanede olduğum hakkında kısa bir bilgilendirme mesajı çektikten sonra bir masaya geçtim. Masada hazır olarak duran laptop'u açıp bir kaç siteye girdim.

Gördüklerimin özetini deftere geçirirken bir yandan da kahvemi içiyordum. Üstüme çöken ağırlıkla kafamı kaldırdım. Dişlerimin arasından fısıltı ile konuştum.

Jennie: Chae, bilmem farkında mısın ama ben sizin yükünüzü hissedebiliyorum.
Chae: Gerizekalı ben yapmıyorum, Tae yapıyor.
Jennie: Yah, Taehyung kalk üstümden.
Tae: Uykum var...
Jennie: Ulan beynini çiçekten almış varlık! Ruhlar ne zamandan beri uyuyor?!

Bağırdığımı fark edip kafamı kaldırdığımda etrafımdaki insanların kulaklık taktığını görüp rahatladım ve fısılıtı ile konuşmaya geri döndüm.

Jennie: Tanrı aşkına beni bir salın, yarına şunları halletmem lazım.
Chae: İyi be! Taehyung gel şurada bir kız ruhlarla alakalı bir kitap okuyor ona bulaşalım.
Tae: Ehehe, tamam.

Gözlerimi devirip bozulmuş konsantrasyonum ile işimi yapmaya devam edecektim, duyduğum sese kadar.

(?): Canım sıkıldı da, kendi kendine konuşacağına benimle konuşsana?

-W_Rosie
İçime sinmedi bölüm, kötü oldu diye düşünüyorum. Kitaba güzel bir giriş yapamadım gibi hissediyorum ama hadi bakalım.
Sizi Seviyorum Red's!