Kaos

Bölüm 8

''Yetiştiriciler dünyasında kabul gören bir kural bulunmaktadır. Güçlü her şeyi alır. Bu çok uzun zamandır var olan kuraldır.

 Eğer imparatorlar kendisinden güçlü birisini görürlerse onun istediğini vermek zorundadırlar. Karılarını, kızlarını hatta imparatorluklarını dahi. Bunun en somut örneğini daha bir kaç gün önce yaşadın. Ben güçlü olduğum için Yıldız İmparatorluğu kargaşaya düştü. Ben güçlü olduğum için biricik prensesleri senin hizmetçin oldu. Ben güçlü olduğum için uzmanlar yanımıza geldi.

 Bundan dolayı çoğu yetiştiricinin yolu güçlenmek üzerinde yoğunlaşır.

 Güçlenmek için çalarlar. Öldürürler. Katlederler. Suç işlerler. Fakat tüm bunların sonucuna da katlanmak gerekir. Bundan dolayı senin odak noktan güç olmayacak. Keza senin yetişim yolun sana öğreteceğim kriterlere bağlı olacak.''

Elza'nın anlaması için bir müddet bekledikten sonra Kaos tekrardan konuşmaya başladı.

''Temel olarak iki kriterin olacak. Diğer kriterler ise ikisinin yan dalları olarak düşünebilirsin. İlk kriterini zaten sana daha önce söylemiştim. Sana nasıl davranılıyorsa öyle davran. Birisi seni öldürmek için harekete geçerse onu öldür. Birisi sevdiklerine zarar vermeye çalışırsa bizzat sende aynısını yap. Biri seni tehdit ederse dilini kopar. Birisi seni küçük görürse bir gözünü kör et. Birisi sana iyi davranırsa sen ona karşı daha iyi davran.  Her zaman yeterli karşılıkta bulunman gerekiyor. Fakat herhangi bir ölümlü sana ne derse desin ona karşı harekete geçmeyeceksin. Sadece onu engellemeni istiyorum. Bu değişmez kuralın olacak.''

Kaos bunu söylerken oldukça ciddi olsa da, öğrencisi bu son cümle üzerine kafası karışmış şekilde kendisine bakarak

''Usta, bende bir ölümlü olduğum için hiçbir ölümlüye zarar vermem. Ama beni öldürmeye çalışan yetişimcileri öldürmeye iznim varken neden ölümlüler de böyle bir iznim yok ki?''

''Çünkü ölümlüler ile yetiştiricilerin dünyası oldukça farklıdır.  Her ne kadar şuan için harekete geçmesem de, eski zamanlarda ölümlüleri öldürenlere ağır cezalar vermiştim. 

Fakat son bin yıl sizler için adeta bir cehennem haline geldi. Bunun en büyük sebebi ise dış dünyaya olan ilgimin azalmasını söyleyebiliriz. Ölümlüler eskiden zenginlerdi. Yetişimcilerden korkmuyorlardı. Fakat şimdi bir nevi onların kölesi olmuş durumdalar. Bundan dolayı seni yanıma aldım. 

Şuan sadece bir sözüm ile birlikte tüm yetişimciler ölümlülerden özür diler. Onlara akıl almaz hazineler ve zenginlikler sunarlar. Fakat bunu sadece benim yüzümden yaparlar. Aynı zamanda Ölümlüler için bu herhangi bir anlam ifade etmez. Sizin türünüz oldukça gururlu varlıklar olduğundan dolayı bir yetişimcinin sözüyle güvenliklerinin sağlanması onlar için hakaret olacaktır.

 Bundan dolayı burada bizzat sen devreye gireceksin. Hala bir ölümlü olsan dahi birazdan yetişimciye dönüşeceksin. Fakat senin köklerinin ölümlülere dayandığını herkes bilecek. Onların arasından yükselen bir koruyucu. Yeterince şahsi güce sahip olduğunda işte o zaman ölümlüleri koruyacaksın.''

Kaos bunu uzun zamandır düşünüyordu. Ölümlüleri eskiden korumuş olsa da, bu onlar için bir nevi sadaka gibiydi. Bundan dolayı tanıdığı son nesil bu durumdan kendisine şikayet ettiğinden ötürü kararını feshederken, sadece bin yıllık kısa zaman dilimi ölümlüler için cehenneme gibi olmuştu. Fakat artık bu iş uzun sürmeyecekti. Keza Elza basit bir ölümlüydü. İleride ölümlüleri koruduğunda ölümlüler için bu gurur verici bir olay olacaktı.

''Şimdi sırada ikinci temel kriterin var. Kimliğin. Seni buraya getirdiğim andan itibaren sen basit bir ölümlü köle değilsin. Hatta artık tüccarın kızı da değilsin. Sen Kaos'un çırağı Elza Yüce'sin. Benim Klanıma giren en genç yetenek, ileri de klanımın yöneticisi olacak bir veliahtsın.