Bir ölümlünün yetişimci olması.
Bunun anlamı kaderinin değiştirilmesiydi.
Eski kaderi yok edilirken önüne yepyeni bir yol hazırlanmasıydı.
Daha önce sayısız ölümlü kral bunun için çabalamış olsa da, çok azı bunu başarmıştı.
Çok azı bu acıya dayanmış ve bir yetişimci olmuştu.
Fakat bu acıya dayananların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyordu. Ama ölümlüden yetişimci olmak...
İşte bu onların ne kadar büyük bir potansiyele sahip olacağını göstermekteydi.
Ölümlü halinden yetişimciye dönüşen kişilerin her biri dünyayı sarsacak kadar güçlü olmuşlardı. Fakat her birinin kaçınılmaz sonu Kaos'un ellerindeydi. Yetişimci olduktan sonra ve giderek güçlendiklerinde her ne kadar orjinal yetişimcileri ezecek kadar güçlenmiş olsalar da, kibirli bir şekilde her biri kendisine meydan okumaktan geri durmamıştı. Güç zehirlenmesini atlatamamışlar ve en güçlünün kendileri olduklarına inanmışlardı.
Fakat her biri acımasızca yok edilmekten kurtulamamıştı. Kaos bu kişileri normalde serbest bırakacak olsa da, onların kibirlerini görünce öldürmekten geri çekinmiyordu. Sayısız varlık kendisine kibir gösterdiğinden dolayı öldürülmüştü.
Sayısız kibirli varlık ise kendisinin önünde tevazuuyla durduğu için ödüllendirilmişti.
Fakat şimdi öğrencisinin çığlıkları sadece 9 saniye sürdükten sonra bayılmasını umursamadı. Çırağını yere yatırdıktan sonra başını sağ tarafa çevirip ağzını eliyle açtıktan sonra ağzından çıkan kanı görünce ayağa kalktı.
Bu kanın akması aslında iyi bir şeydi. Çünkü Elza'nın vücudunda ki değişiklikler doğrultusunda etini parçaladığını söylemek abartı kaçmazdı. Dantianı için oluşturduğu yerde iç organlarına zarar vermemek için dikkatli olsa da, bu durum etini kapsamıyordu. Bundan dolayı iç hasarını bu şekilde dışarı atması onun için önemliydi.
''Asklepios.''
Seslendiği anda beyaz cübbesiyle birlikte ortaya çıkan genç adamın kim olduğunu iyi biliyordu. Onun en iyi hekiminden başkası değildi. Yanına aldığı iyi bir velet olan Asklepios, her ne kadar yetişime önem vermese de, Kaos onu bu konu için yanına almamıştı. Onun asıl yeteneği tıp alanındaydı. Bu bir nevi simya gibi düşünülecek olsa da, aslında ondan çok daha önemliydi. Asklepios şuan sadece 500 yaşında olsa da, onun gelişimi oldukça korkutucuydu. Sadece bir iğneyle bile düşmanlarını felç geçirtebilir hatta öldürebilirdi. Bir karışımıyla koskoca imparatorlukları kargaşaya sürükleyebilir hatta onları öldürebilecek kadar deliydi.
Her zaman beyaz bir cübbe giyen bu hizmetçisinin kendisine duyduğu sadakat neredeyse Linda'nın sahip olduğu kadar yoğundu.
''Elza'yı zaten biliyorsun. Şimdi onun vücudunu iyileştir ve yıldız enerjisine alıştır. Bunun için bir haftalık zamanın var.''
dediğinde adam sadece başıyla onaylayarak yerde yatan çırağını aldıktan sonra ortadan kaybolduğunda Kaos'ta ayağa kalkıp malikaneye doğru yürümeye başladı.
------------------------------------------------------------------
''Lordum.''
Dışarıdan seslenen Linda'nın sesi odayı doldurduğunda Kaos son cümlesini yazmıştı. Bundan dolayı tüy kalemini bırakırken önündeki kağıdı kuruması için hafifçe masanın üzerinde yanan mumun üzerine tutarken,
''İçeri gel.''
dediği anda odanın kapısı yavaş bir şekilde açılırken Linda odaya adım attı. Kapıyı tekrardan ses çıkartmayacak şekilde kapattıktan sonra zarif bir selamlamayla kendisini selamladıktan sonra,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaos
FantasyKaos. İmparatorluk Kıtasının istediği en büyük güç. Fakat bu güç en ufak bir kesime katılmazken, kendi başına tüm diğer yapıları korkutacak kadar dehşet verici. Her ne kadar tarafsız olan bu güç bir gün aniden bir köleyi evlatlık edinmesinin kıtaya...