Telefonu çalıyordu, hızlıca çıktı banyodan. Alt kattaki odasına koştu. Nefes nefese kalmıştı. Ne diye bu kadar koştuysa?
'Alin Arıyor...'
Ekrana bir daha baktı.
'Alin Arıyor...'
Alin, Mavi'nin yıllardır görüşmediği çocukluk arkadaşı. Liseye başladığı yıl aralarında, içine başkalarının da dahil olduğu, kendilerine göre oldukça büyük bir tartışma gerçekleşmişti. O günden sonra ne yüzünü görmüştü ne de bir haber almıştı Alin'den.
'Alin Arıyor...'
Nakaratı çoktan geçmişti Cem Adrian. ''Beeeen seni çok sevdim, beeen seni çok sevdim. Belki zordur anlaması sessizliğimdeeeen.'' Biraz daha beklerse susacaktı telefon ve Alin, Mavi onu geri aramadığı sürece bir daha aramayacaktı onu, huyuydu bu, böyle saçma sapan şeyleri gurur meselesi yapardı. Aklından bunlar geçince tebessüm etti Mavi. Başını iki yana salladı kendine gelmek için. Bu aramayı reddetseydi belki çok daha kolay olacaktı hayatı onun için, bilemezdi. Telefona baktı, ekrandaki 'Reddet' yerine 'Cevapla'yı tercih etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ
Non-FictionBir kadının hayatından uyarlanmıştır. O kadın belki de hiç var olmamıştır. Mavi, gökyüzünü kıskandırır gözleri. Alin, o gözlerin can dostu, biriciği. Afan, üç nokta Yeni bölümler haftanın ortanca gününde.
