b i r

391 55 169
                                    

Selüüü, bize şans verip kocaman bir yapbozun parçalarını tamamlamaya ne dersiniz?

O zaman, hoş geldiniz 🌸

Birinci bölüm

We Are Felaket • Whatsapp grubu

Selinay: Merak ediyorum,

Selinay: Biz bu sıcakta burada ne arıyoruz?

Simay: Üzümü ye bağını sorma yavrum.

Maral: Valla evde mis gibi oturmak varken çalışmayı ben de istemezdim,

Maral: Ama her dakika da ailemizden medet umacak değiliz.

Simay: Maral aşkım haklı.

Selinay: Eee yaz bitince n'apacağız?

Maral: Onu da yaz bitince düşünürüz.

Selinay: Yaz bitince de mi çalışacağız ya!?

Maral: Evin parasını nasıl ödeyeceğiz Selinay'cım!?

Selinay: Baba parası diye bir şey var ya hani.

Selinay: Aaa onu da mı ben söylicem ya.

Simay: Saçmalama Selinay.

Simay: Bak para vermezler evden atılırız öyle sokakta kalırız ha.

Selinay: Tamam be.

Selinay: Mecbur çalışıcaz.

Maral: Rezerve olan masanın misafirleri geldi Selinay.

Maral: Selinay oyunu kapat da koş!

 Selinay oflayarak elinde ki telefonu tezgaha attı. Eline not defterini ve kalemi alıp usulca, sabır dileyerek rezerve masanın siparişlerini almaya gitti.

Kesinlikle bu işi sevmiyordu. Ama Maral ve Simay'ın haklı olduğunu biliyordu. Her ne kadar kabullenmek istemese de bu böyleydi.

Üç genç kız, liseden beri kurdukları hayali gerçekleştirmek üzere aynı üniversite de okuma kararı almışlardı. Ailelerinden uzakta, hiç bilmedikleri bir şehirde, zor koşullara rağmen bir yılı devirmişlerdi. Finalleri yeni bitmişti ve genç kızlar ilk soluğu iş aramakta bulmuşlardı. Kısa süre de buldukları iş ise sahil kenarında bir kafe idi. Maral ve Simay işlerini sevse de Selinay için aynı şeyi söylemek mümkün değildi. Onun için hayat: evde oturup oyun oynamaktan ibaretti. Lisede sırf istediği bölümü kazanmak için köpek gibi çalışmış olmasını saymazsak.

Selinay siparişleri alırken üstünde birinin bakışlarını hissediyordu. Kafasını defterden kaldırdığında ise yanılmadığını fark etti. Masadaki üç erkekten biri onu gülerek izliyordu. Bu durum Selinay'ı sinirlendirse de kendine hakim oldu. İkinci günden işten kovulmak istemiyordu. Bu işine gelirdi ama Maral ve Simay'ın onu çiğ çiğ doğrayacağını biliyordu.

Elinde ki siparişin yazdığı kağıdı tezgaha bıraktıktan sonra telefonunu tekrar eline aldı ve kızlarla olan gruba girdi.

We Are Felaket • Whatsapp grubu

Selinay: Yok abi, ben bu işi yapamıyorum.

Selinay: Bu işin sonunda ya katil olucam,

Selinay: Ya da katil olucam.

Simay: Noldu ayol?

Maral: Kim zıplattı yine sinirlerini?

Selinay: Siparişleri almaya gittim, tamam mı?

Simay: O işi bizde yapıyoruz.

Simay: Ben bunda sinirlenecek bir şey bulamadım.

Selinay: Of Simay!

Simay: Tamam bi şey demedim devam et.

Selinay: Siparişleri yazarken içlerinden birinin beni kestiğini hissettim.

Maral: Ne!

Selinay: Kafamı kaldırdım ki bana gülerek bakıyor.

Simay: Vay şerefsiz!

Maral: Vay pezevenk!

Maral: Siparişleri vermeye ben giderim.

Maral: İkinizde gitmiyorsunuz tamam mı?

Simay: Tamam aşkım.

Selinay: Ben zaten hayatta gitmem.

Maral: İyi o zaman işlerinize dönün.

Maral rezerve olan masaya kısa bir bakış attı. Sinirlerini bozmamak için bakmayı kesip tezgaha ilerledi.

"Masa on üçün siparişleri hangileri?" şefin gösterdiği tabakları eline alıp masaya ilerledi. Tabakları dikkatlice masaya bırakıp ellerini önünde birleştirdi.

"Başka bir isteğiniz var mı efendim?" 

İçlerinden açık kahve saçları olan konuştu. "Aslında biz kafa dağıtmak istiyorduk ve buralarda yeniyiz. Bildiğiniz bi bar var mı?"

Maral dinledikleri karşısında şaşkın olsa da bunu belli etmeden gülümsedi. Bu gülümseme samimiyetten tamamen uzaktı.

"Biliyorsunuz ki teknoloji çağında yaşıyoruz. Bu soruyu bana soracağınıza Google'a sorabilirsiniz." karşısında ki üç gencin şaşkın bakışları onu gülümsetmişti. "Afiyet olsun."

Maral neşe ile mutfağa gidip sevinç dansları yapmaya başladı. Birkaç dakika sonra kızlar yanına geldiğinde ikisi de meraklı duruyordu.

"Ne dedin de öyle kalakaldılar?" Simay'ın korkarak sorduğu soruya Maral omuz silkti ve her şeyi anlatmaya başladı.

"Yalnız iyi laf sokmuşsun. Aferin kız sana ders vermeye devam edeyim ben."

Selinay'a göz devirip konuşmaya başladı Maral. "Bazen unutuyorsunuz herhalde. Ben ikinizden de büyüğüm."

"Aramızda bir-iki yaşın lafımı olur canım." Simay ve Maral'ın gülmesi üzerine Selinay'da gülmeye başladı.

Onlar böyleydi işte; en kritik olayda bile gülümsemeyi başara biliyorlardı.

Bu hikaye ise: bu üç delinin, üç bilinmeyen için birleştirmeye çalıştığı yapboz parçalarından ibaret.

Birinci bölüm sonu

Öncelikle başlama tarihinizi yazabilir misiniz?   19.05.2019

Tekrardan selamlar efenim, nasıldı?

Öncelikle bu kitabı 3 kişi yazdığımızı söylemek isterim. Sevde, Melisa ve Sıla. Namı diğer Sewde, Müqem'mel ve Sheila.

Elimizden geldiğince yazacağız.

♥♥♥ Yorumlarınızı ve oylarınızı bizden esirgemeyin. Sizleri çok seviyoruz. ♥♥♥

Reel hesaplarımız:

Sewde: sewdeeq

Sheila: sevimlimaynak

Müqem'mel: lillmelisa

Yapboz Parçaları [Yarı Texting] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin