Ona elimi uzattım,ellerimiz birbirine değdiğinde içimde değişik birşey hisetim.O an sanki dona kalmıştım.Ecrin bana dokunduğunda,fark ettim ben cidden dona kalmıştım.Hemen kendimi toparladım.O karşımdan gitmişti bile.Gözlerimle onu aradım.Ecrin sorsam yanlış anlayacaktı,neyi yanlış anlayacaktı ki.Bana ne olmuştu karşıma binlerce ,onlarca erkek çıkıyordu ama bu...
Kızların çağırması ile voleybol sahasına gittik.Aklımda halen Deniz vardı.Anlayamadığım şey bana ne olmuştu.Kızlarla eşleştikten sonra oyuna geçtik.Sporlara karşı ilgim vardır ama voleybola daha fazla.Voleybolu hem severim hem de beceririm. Însan zaten sevdiği işi becerir bende onun gibi işte.Kendimi
övmüş gibi olmayayım ama, orta okulda beş tane voleyboldan madalyam var.Başta demiştim egoist biriyim diye.Şu an maçımız 6-4, biz altı karşı takım dört.Voleybol maçımız devam ederken sahadan içeri Kerim hoca ve Deniz girdi.Kerim hoca bana göz kırptı ve şöyle dedi:
-Ooo gençler durum nedir.Kerim hocanın sözüne Ecrin hemen atladı.
-Hocam tabiki biz 6,onlar 4 dedikten sonra Ecrin bana baktı ve yanıma yaklaşarak 'kızım bu ne tip, üzerindeki tişörtün renginden bir farkın yok' dedi.Tişörtümün rengi koyu kırmızı idi ben de o renk olmuştum oysa normalde bembeyaz tenim vardır. Bana ne olmuştu normalde Kerim hoca olsun diğer hocalarım olsun onlarla hep şakalaştığımız için onlardan hiç utanmazdım ama şimdi ne oldu.En yakın arkadaşımdan bile utanıyordum.Gözüm yavaş yavaş Denize kayıyordu onun buğday tenine,hafif kıvırcık saçlarına ve kop koyu kahverengi gözlerine.Bir an onun da bana baktığını gördüm ve hemen gözlerimi yere çevirdim. Kerim hoca şöyle devam etti:
-Îyi o zaman gençler, bakalım duruma biz oyuna dahi olduğumuzda değişecek mi?Deniz sen,Mayınların takıma gir ben de Tuğçelerin takımına giriyim dedi.
Ne yani Deniz bizim takıma mi girecekti inanmıyorum. Başımdan aşağı kaynar sular dökülüyordu sanki.Deniz bizim sahaya doğru yaklaşıyordu ,bana yan gözle baktı ve oyuna başladık. Ben ve Deniz önde,yanyana duruyorduk.Onu izlemekten oyuna konsantre olamıyorum.O da benim gibi güzel değil harika oynuyordu.Oyun şu an 12-9 du yine önde giden biz dik.Takıma faydam galiba bügünlük sadece kalabalık yapmaktı.Bugünkü performansımı hiç beğenmedim.Denizgil gelmeden,şuanki halimden daha iyi oynuyordum.Of neden geldiler ki.
Bütün konsantremi topladım ve son atışı ben yapayım dedim.
Arka tarafa geçip sımaç bastım.Sımaç bastiğımda Deniz dahi her kez 'ooo' dedi. Cidden 'ooo' luk bir atış atmıştım,bu gün atığım en güzel atıştan biriydi.Sonra hemen eski yerime, Denizin yanına gittim.Deniz ,benim yanıma yaklaşarak 'çok iyidin' dedi.Bende ona gamzelerimi çıkararak gülümsedim.Îki yanğının tam ortasında gamzelerim vardır,herkez 'keşke benim de olsa' dedikleri için her zaman korkmuşumdur gamzelerime birşey olur diye ne de olsa olmayanların da var.Mesela bir kızın sırf gazmesi olması için 24 saat iki yanağına iğne batırıp çıkarmış ay içim bir hoş oldu, birde şunu duymuştum kızın yanağında gamze olsun diye yanaklarına pirsing yaptırmış.Ama benimki doğuştan gelen birşey.Voleybol maçımız bitmişti.Sonuç itibarı ile bizim takımımız kazanmıştı.Kaybeden takım,kazanan takıma dondurma ısmarlıyacaktı.Yani biz dondurmayı haketmiştik.Sahadan çıktıktan sonra piknik alanında bulunan açık bufeden dondurma alacaktık.Hepimize Kerim hoca ısmarladı adama sonunda yirmi elli lira patlasa da yinede almıştı.Deniz tüm kızlara soruyor ne tarz dondurma yediklerini sırayla herkeze 'sen,şiit sana diyom, yanındaki...' kızların içinde sadece benim adımı biliyordu.Ben tabi biraz tuhaf oldum.Bana sorduğunda, ilk defa birinin adımı bu kadar güzel telafuz ettiğini duydum.Ben tabi önceden hazırlanmıştım ne diyeceğime 'sadece çikolatalı' dedim,bana gülümsemişti.Bana dondurmayı uzağında elim acayip titriyordu ben almadan imdadıma canım arkadaşım Ecrin geldi ve Denizden dondurmayı aldı, teşekkür etti,bana da laf attı 'kizim adam o kadar para veriyor ,sen dondurmayı yere düsüreceksin.
Kızların tümüne dondurma alınmıştı sadece Kerim hoca ile Deniz kalmıştı.Deniz de benim gibi sadece çikolatalı almıştı benim gibi.Şu ana kadar ortak olan bir şeyimiz var o da aynı dondurma tarzını seviyorduk.Ha bide o da ben de voleybolu çok seviyor hem de iyi oynuyorduk.
Piknik alanında oturduğumuz yere doğru gidiyorduk.Ben Ecrin ile önden gidiyordum,diğer kızlar arkadan, onların arkasında da Kerim hoca ile Deniz geliyordu.Birden tüm kızlar 'Mayıs top geliyor!' diye bağırıyorlardı, ben birşey anlamadadan sağıma soluma bakıyordum ve yanıma koşarak Denizin geldiğini fark ettim.Hem havaya bakıyor hem de koşarak benim yanıma geliyordu, Denizin havaya bakması ile ben de havaya baktım ki, top kafama doğru geliyordu.Hemen refleks olarak ellerimi başıma tutup dondurmayı yere fırlattım.Ben olduğum yerde dona kalırken Deniz, beni kendine çekmiş topun gelmesini engellemişti.