(10)

84 7 2
                                    




BÖLÜM ADI ; Gün güneşten öncedir , yüzün hepsinden önce

BÖLÜM (10)✔️

Bir şey oldu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





Bir şey oldu.
İçimde büyüttüğüm bütün o olumlu hislerin uçup gittiğini hissettim. Güle oyna bindiğim arabadan ağlayarak ineceğimi çok önceden tahmin etmem gerekirdi zaten. Hayat bu sefer mutlu olmama izin verir sandığımdan bütün kötülükleri unutup , soyutlamıştım kendimi hayattan. Oysa kafamı cama yaslayıp yarına çıkacağıma dair planlar yapıyordum. Deli gibi gideceğimiz yere varmanın heyecanını yaşıyordum. Bir şey oldu. Epey önce olması gereken şey , ben mutluluğa adımlarken gerçekleşti.
Ön koltuktan gelen tıkırtıları umursamadan benden çok daha önce telaşlanmaya başlamış Aysele döndüm. Siyabentin başıma diktiği kızdı. Sesimi kısmam gerekiyor ve mantıklı bir açıklamayı saniyeler içinde yapmam gerekiyordu.
İyi , temiz bir kızdı. Canı acısın istemiyordum. " Sakın beni korumaya çalışma. İçeri kim gelirse gelsin sakın kendini tehlikeye atma." Dedim fısıldayarak.

Korksa da kafasını büyük bir ciddiyetle sağa ve sola salladı. "Bana emanet edildiniz. Öleceğimi bilsem sizi bu yolda bırakmam." Göz devirdim hızla.

" Aptal olma Aysel. Sana beni bırakıp gitmen için şans sunarsa koşarak terk et. Ve Siyabente-" Sustum. Susmakta sayılmazdı. Kocaman yutkundum. " Onun gelip beni almasını bekleyeceğimi söyle."
Dudakları tam cevap vermek için hareketlenirken beklediğim an gerçekleşti. Kapı açıldı. O kapı öyle bir ağırlıkla açıldı ki bütün hayatımın gözümün önünden geçişini izledim. Her günüm de Pusatın oluşunu hissettim. Uyanışım da Pusatı hissettim. Gülüşüm de Pusatı hissettim. Ağlayışım da Pusatı hissettim.


Silah sesi kulaklarıma dolduğun da dudaklarım büzüp tüm ciddiyetle karşımda ki bedene baktım. Aysel iş arkadaşını kaybetmiş olma düşüncesiyle dehşete düşüp büyük bir çığlık atarken nasıl teselli edebileceğimi dahi bilmiyordum. Beni kimler nasıl teselli edecekti ? Hızlı hızlı soluklar aldım. Ne yapmam gerektiğini en doğru şekil de düşünüp öyle karar vermeliydim. Kimin canı daha az yanacaksa öyle hareket etmeliydim.


" Tek şartla gelirim."

Güldü. Kalbim teklese de belli etmedim.
" İstemesen de geleceksin."

Sesinde ki nefreti görmezden gelmek için uzun bir saniye uğraşsam da pek başaralı olamadım. Gözlerimin ihanetine uğrayalı epey olmuştu. Islanmış yanaklarımla ona doğru biraz daha döndüm. " Kızı bırakın. Öldürmeyin." dedim titreyen sesimle. Aysele baktım göz ucuyla. Hali beterdi. Şöförün ölmüş olduğunu bilmek onu bayağı üzmüştü. Pusat beni umursamayıp arabanın içine adım attığında paniklememeyi kendime emretmiş olmam başarılı oldurmadı. Panik bütün damarlarımdaydı.Bütün hücrelerim de kol geziyordu.

" Kızı evine bırakın." Dedi dışardakilere bağırarak. O an Aysele tek bir bakış attım. Tek şansım sensin. Ne olur beni kurtar. Aysel yavaş ve korkak adımlarla arabadan inmek için ilerlerken Pusat onu durdu. " Benim olanı benden almak neymiş zamanla göstereceğim o şerefsizse. Ona bunları aynen ilet. Hayatını cehenneme çevireceğim."

Ben seni sevmek istemiyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin