Sabah uyandığımda yüzüme soğuk suyu çarptım.Bir türlü ayılamıyordum.Sonra aşağıya indim.Babamlar masaya oturmuşlardı.Ben de yerime geçtim ve sessizce kahvaltı yapmaya başladık.Sonra ben
-Baba benim bugün çarşıya inmem gerek.
-Neden?
-Kitap alacağım babacım.
-Yekta'yı da al öyle çıkacaksın.
-O gelmese bile kimse bana yaklaşmaz.Ben bile yüzümü unuturken...
-Kızım bu meseleyi daha önce konuşmuştuk.
-Ben bir şey demedim zaten babacım Yekta 'da gelsin tabi.Ben hazırlanayım en iyisi.
Odama geri çıktım.Peçemi değiştirdim.Koyu yeşil bir elbise giydim ve buna uygun peçe takmıştım.Kıvırcık saçlarımın üzerine yeşil bir tül örtüp arkadan tutturdum.Şİmdi tam olmuştu artık çıkabilirdim.
Yekta beni aşağı da bekliyordu.Araba hazırdı.Şoförümüz Kazım Amca bizi çarşıya bırakmıştı.Yekta 'ya
-Korumalar gelmesin zaten bu halimle dikkat çekiyorum korumaları kaldıramam dedim.
İtiraz edecek gibi oldu sonra da başıyla korumalarına gitmelerini işaret etti.Çarşıda gezmeye başladık.Yekta bir elini omzuma atmış dolaşıyorduk ve hiç kimse bize bakmaya cesaret edemiyordu.
-Ne alacaksın Yezda?
-Gazap Üzümleri umarım bulabilirim.
-Nasıl kitaplar okuyorsun isminde hayır yok.
-Sanane Yekta.Sen de oku merak ediyorsan.
-Yok canım ben almayım sapır saçma kitaplarla vakit geçiremem ben, yapılacak çok işim var üzerine.
-Seninle kitap okuma konusunda tartışmaya girmeyeceğim Yekta.
Biraz yürüdük ve bir kitapçıya girdik tam ben soracakken Yekta
-Gazap Üzümleri var mı sizde dedi.Her şeye atlamasa olmaz zaten sanki benim dilim yok.
Satıcı bize kitabı uzattı Yekta da ücreti ödeyip dışarı çıkmıştık.O sırada Yekta'nın telefonu büyük bir gürültüyle çaldı.Telefonu açtı.
-Ne var?Neeeee ne dedin sen ne dedin dedi.Yüzünde büyük bir endişe vardı .Telefonu kapattı bana döndü ve
-Yezda benim acilen gitmem gerek bir yere oturup beni bekle tamam mı güzelim? Hemen geliyorum tamam mı ?
-Tamam ne işin varsa git .Ben biraz daha dolaştıktan sonra her zamanki cafe ye giderim.
-Tamam dedi.Ve tabana kuvvet koşmaya başlamıştı.
Tek başıma sokağın ortasında kalmıştım tedirgin bir şekilde yürümeye başladım.Hiç böyle olmamıştı ilk defa başıma böyle bir şey gelmişti ve ilk defa tek başıma dışarıdaydım.Evet sakin kalmalıydım sonuçta insanların beni yiyecek hali yok ya.Elbiselere falan baktım biraz da dolaştıktan sonra her zaman ki gittiğimiz bir cafe ye gittim içeri girecekken bir erkek grubu tam önümde duruyordu ben başım eğik geçip gitmelerini bekledim ama kımıldama falan yoktu.O sinirle bunlara baktım karşımda üç erkek vardı ve ortadaki bana meraklı bir şekilde bakıyordu.Niye bu kadar dikkatli bakıyordu?Kaşlarımı çatarak buna baktım ve geçmek için yan tarafa geçtim o da benimle aynı yöne hareket etti.Diğer tarafa geçtim yine aynı.Her ne kadar yapmak istemesemde ellerimi ona doğru sert bir şekilde uzatarak ittim.Biraz sendeledi.Bende geçip gittim yanından .Hızlıca bir yere oturdum ve bir kahve siparişi verdim.
Kahvemi içtim ve saatlerce orada oturdum Yekta'dan ses soluk yoktu ve defalarca aramıştım ama açmamıştı.Endişelenmeye başlamıştım.Babamı da aradım ondan da cevap yoktu.İş bana düşmüştü .Kendim gidecektim.Yekta 'ya göstereceğim gününü hava kararmasına rağmen hala beni ne aradı ne de sordu.Bu kadar önemli ne olabilirdi ki.Köşeyi dönmüştüm ki bir grup önümü kesmişti.Bu sabah ki gruptu.Ortadaki çocuk arkadaşlarının gitmesi için işaret etmişti başıyla.Bana bir iki adım atmıştı ve ben gerilemiştim.O bana yaklaştıkça ben ondan uzaklaşıyordum.Sonra benim sırtım soğuk duvarı hissedince bütün dünyam başıma yıkıldı.Kollarını iki yanıma yerleştirdi .Sokak lambası yüzüne vuruyordu.Kahverengi saçlı ve kahverengi gözlüydü.Bana doğru eğilerek
-Sen sabahki kızsın.Sen beni nasıl itersin dedi.Cümleleri biraz yuvarlayarak söylüyordu.Ve sarhoşluğun ekşi kokusu yayılıyordu .
-Beni rahat bırak!
-Senin istediğini mi yapacağım benim kim olduğumu biliyor musun ha?
-Git işine senin için çok kötü olur sonuçlarına katlanırsın .
-BENİ HİÇ BİR KIZ REDDEDEMEZ!!!Kükredi resmen yüzümü sağa doğru çevirdim ona bakmak dahi istemiyordum.Başımı tuttu ve gözlerine bakmam için zorladı.
-Eğer bana dokunmaya devam edersen seni lime lime ederim yaşatmam seni anlıyor musun yaşatmam.
-Bu kadar hırçın bir kızın güzel olduğunu pek düşünmüyorum bakalım nasılmış yüzün? dedi.Ben daha ne olduğunu anlamadan yüzümdeki peçe sert bir şekilde yere düştü ve başımdaki tülde kayıp gitti.Yüzünde bir çarpılma oldu.Donmuş gibi yüzüme bakıyordu yüzüme dokunmaya çalışıyordu ki arkadan bir ses
-NE OLUYOR LAN BURADA? YAKTIM ÇIRANIZI !!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR PEÇEN İÇİN DÜNYAYI YAKARIM
Ficción GeneralYezda'nın peçesinin açılmasıyla dünya tersine döner.Adar ile evlenmek zorunda kalır.Evet Adar ona vurulmuştur ilk gördüğü andan beri ama Yezda taviz vermemiştir.Aslında her şey bir peçenin suçudur...