Biy günde çok çalışıp yoyum sayısını 100+ yapan abileyim ablalayım bu bölüm hepinişe yüşvet olayak yasılmıştıy. Apeyim hepinişe ♥ Bişleyle eğlenip güldüünüs için bise çikolata veymediiinisi göymesden gelces. Bu ayada bizleyde sisi şok seviyoyus ama oyamısı buyamısı yimeyi keseysenis sevinices. Müdüyiyet *böyle yasılmıyoy ki o akıllım müfüryet yazcaktık
Sehun ve Jongin el ele tutuşmuş Chanyeol'ün çığlığıyla inlettiği, Baekhyun'un kulak tırmalayarak ağladığı köşeye gittiler. Yeni gelen pembe kıyafetli çocuk kafasını başka yöne çevirmiş durması için onu ikna etmeye çalışanları duymazlıktan geliyordu. Genç öğretmen hangisini durduracağını şaşırmış etrafta koşturuyordu, Luhan korkuyla Minseok'un arkasına saklanmış olanları izliyordu.
“Neley oluyoy yine yaa, niden biy dakika yahat duymuyoysunuz ki siz?” diyerek araya girdi Chen. Soo işaret parmağını kaldırıp Baekhyun’u gösterip olayı anlatmaya başladı. “Yineee birinin tadına bakmayııaaa kalktı obuuuur ve cezası bu defsaa ağır olacaaaaq. Yeni gelen şeeey Tanrı mıymış neymiş, kurban edeceeeq dev onu. Ancıaaaq o zamaaan sakinleşirmiş.”
Sehun duyduklarından sonra alt dudağını büzüp Jongin’i arkasına sakladı. Ardından usulca ona dönüp minik elleri ağzına götürüp fısıldadı Jongin’e. “Şikolata şelalem naaptak teni taklaatak bilmiyoyum ama tanyılay mikemmel olanlayı istey ve sen bu dünyadaki en mikemmel şeysin. O panda tanyısından usak duymalısın. "
Jongin elleri arasına aldı minik beyaz elleri. “Sen benden çok daha mikemmelsin akıllım. Ya seni isteyse? O saman onun o panda kuyyuunu kopayıp kolye yapayım. Koykma sen, aytık bende kendimi koyuyabiliyim hem sen daha yeni dooum yaptın.”
Sehun ters ters bakıp sırtını döndü esmer olana. “Anlamıyoy işte anlamıyoy yaa! Niden anlamıyotun be pit celibon ben as önce tadece pıyt yaptım!”
Jongin arkasından sımsıkı sarıldı Sehun’a. “Ne oluysa olsun bundan sonya bende seni koyuyucam Sehunie. Hem bisimde bissüyü geçmişimis vay deil mi, baban bile sayılıyım deil mi?”
Sehun arkasındaki çocuğun ayağına basıp daha önlere ilerledi. “Bosuk kuyabiye yaa! Niden beni sivmiyotun Congin niden?”
Baekhyun ağlamayı kesip kendisine kurban muamelesi yapan devi incelemeye başlamıştı. Acaba devler neyli olurdu ki? Üzerindeki dev kıkırdayıp kulağına eğildi. “Özür dilerim babalık ama yeni doğacak bebeklerin sağlıklı olması için tanrılar kurban istiyor ve sen bu sınıfın en iştah açıcı kurbanısın.” Baek burnuna dolan kokunun ne olduğunu çözmeye çalışırken sessizce üstündeki devi incelemeye devam ediyordu.
Chanyeol kıkırdayıp haykırdı. “Gördünüz mü, kurban bile tanrıya feda edilmek istiyor ve durumu kabulleniyor babalık!” Çocuklar kendi aralarında fısıldaşıp yeni tanrılarına –sınıfa gelen tanrı mı denirdi ki bu pembe tanrıya- saygı duyuyorlardı.
Yixing uzanıp ilgisizce etrafı inceleyen Kris’in üstündekileri çekiştirdi. “Bir şey yapamaz mısın Kris yapamazsın mı? Koreli o çocuk Koreli birini kaybetmemeliyis ki hem ben Çinliyim hala Çinliyim ki!”
Kris hıhlayıp yavru atını kolları arasına aldı. “Bu günkü Korrrrrrreli olma ilacın” diyerek çocuğu öptü. Yixing kıpkırmızı olurken Chanyeol’ün Baekhyun’u kaldırmasını izledi. Artık öğretmende durmuş çocukların garip tiyatral oyununu izliyordu.
Tao yeniden ayağa dikilmiş kurbana baktı. “Son bir isteğin var mı kuzum? Cellât isteğini yerine getirin!” diye buyurdu. Baekhyun önce deve ardından tanrıya ve yine deve bakıp mırıldandı. “İstediğim her neyse söyleyebilir miyim?” diye mırıldandı.
Tao burnunu havaya kaldırıp parmaklarını savurarak onu onayladı. Baekhyun yüzüne yayılan gülümseme ile kıkırdadı. “Şınıptaki iki devin de tadışına makmak iştiyoyum tanyım. İsin veyin onlayı biyasscık yiyim. Yiyim mi onlayı?” Tao şaşkınca bakıp önce isteği anlamaya çalıştı ardından bu son isteği olumlu karşıladı.
“Sınıftaki iki dev ortaya çıkınız kuzum. Piyer kurban olmadan önce son kez tadınıza bakıcak. Eğer reddederseniz sonlarınız bu piyerden daha kötü olucaktır kuzum.”
Kris diğer çocuklar tarafından çekiştirilip yaklaştırıldı Baekhyun’un yanına. Kris hırlayarak önce tanrıya sonra Baekhyun’a baktı. Tao karşısındaki sarışın çocuğa bakıp kızaran yanaklarını kapattı. Ardından yanında duran Chen’e işaret verdi. “Yelpaze kuzum.” Chen heyecanla kafasını sallayıp elindeki yelpazeyi sallayıp tanrıyı serinletmeye başladı.
Genç öğretmen arkada oturmuş çocukların büyük hayalgücünü izlerken Baekhyun iştahla yalanıyordu. “Bakın anlamıyorrrrrrsunuz Tanrrrrrrı bey ama bu iş hiç benim tarrrrrzım değil.”
Tao çenesin elinin üstüne koymuş çocuğu izliyordu. Lay yaklaşıp Kris’i kendi boyuna çekti ve fısıldadı. “Benim için dayanmalısın Krrrris, herrr gün dozlarımı almazsam Korrreli olamam ki ben.” Yanağına bir öpücük kondurup uzaklaştı Lay. Tao tam bu anda kara listesine ekledi gamzeli unicornu.
Baekhyun tanrıdan gelen işaretle parmak uçlarında yükseldi, ona rağmen yetişemeyince çekiştirerek Kris’i olabildiğince eğdi ve sulu bir öpücük kondurdu yanağına. İşi bitince dudaklarını yalayıp test etti aldığı yeni tadı.
“Hmmmm oldukça fayklı biy tadışın vaymış şenin milşeymişim önceden yeymişim şeni makim valla yeymişim. Neymiş ki mu, hiş milmiyoymuşum mu tadışı men hiş yimemişim. Miy daha mı yişem ki, yiyim mi munu men?”
Tao gözlerini büyütüp isteği reddetti. “Öteki devin tadına bakınız piyer. Kurban edilmeden son işiniz bu olacak kuzum.” Baekhyun yanıbaşında sırıtarak bakan deve çevirdi kafasını. “Keşke önce munu mu yişeydim. Aaah boşuk şoşlu şufle başım, babam hep şona tatlıyı bıyak deydi naşıl unuttum munu men yaaa. Şonum acı olacakmış.”
Chanyeol eğilip yanağını uzattı tombul çocuğa. Baekhyun isteksizce dudaklarını uzattı deve. Tam yanağından öpecekken Chanyeol kafasını çevirince olanlar oldu.
Baekhyun’un etli tombul dudakları Chanyeol’ün konuşmak için uzatılan dudaklarıyla birleşti ve iki çocuk bir süre şaşkınca gözlerinin içine bakıp durdular.
“Onu buldum şanki…”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Benimsin! ( √ )
FanfictionBir kreş düşünün minik, şirin şeytanlardan oluşan. Ve onların garip dünyasına girmeye hazır olun ^^ Kapak tasarım: @VampirePhotoshop