14.Bölüm

2.1K 101 24
                                    

Bölümleri erken atıyorum çünkü finale az kaldı

Sevgi...

Dünyadaki en saf en kutsal şeylerden biriydi belkide.Birini sevmek için ne paraya ne de her hangi bir şeye ihtiyacın oluyordu.Sadece seviyordun ve hislerinin karşılıklı olması için gecelerce dua ediyordun.

Yani benim için öyleydi. Tae ile olmak evde köpekbalığı besleme hayali ile neredeyse aynı şeydi.Uzak ama imkansız değildi.

Kader  karşına neler çıkaracağını bilmezsin derler ya,işte kader bizi bir araya getirmişti ve aynı şekilde ayırmıştı sonra tekrardan bir araya getirmişti ama sanırım bizimle oynuyordu.

Neyse şuan Tae'nin odasında onun kollarının arasında yatarkende bunları düşünüyordum.Uzun zamandan sonra ilk kez dün gecede sayılır -ki bu yine Tae ile yattığım gece oluyor-çok güzel uyumuştum.

Kolları belime sarılı bir şekildeydi ve göğsünün üzerine başımı koymuştum. Uykusunda aldığı derin nefesleri ve kalbi kulağımın altındaydı.Kusursuz yüzüne bakmak için kafamı kaldırdığım da saçları dağılmış ve güzel gözlerini kapatmış olan kirpikleriyle karşılaşmıştım.

Kim Taehyung çok güzeldi...

Uyurken bile nasıl kusursuz olabiliyordu?Ben uyuduğumda muhtemelen çok kötü görünüyordum ama o harikaydı.Hemde kıskanılacak cinsten harika.

"Daha ne kadar izleyeceksin?" diyip gözlerini aralamıştı."Öp de karşılık vereyim"demişti daha sonra.Şaşkınlıkla ağzım aralanırken omzuna bir tane vurmuş ve "Korkuttun!" demiştim.

Kıkırtısı odayı doldururken ona vurduğum elimi tutmuş ve ufak bir öpücük kondurmuştu."Hem sen çok arsız oldun!"demiştim kızar gibi bir sesle.

"Ne yapayım seni o kadar çok özledim ki her anı değerlendiriyorum" demişti yüzündeki gülümsemesiyle."Kötü mü yapıyorum?"diye eklemişti.

"Hayır ama sana istediğini hemen verir miyim sanıyorsun?"diyip üzerinden kalkmıştım ama elimden tutup tekrardan beni kendine çekince dengemi kaybedip üzerine düşmüştüm.

"Nasıl yani bir günaydın öpücüğü de mi yok?" demişti dudaklarını büzerek.Ona karşı koymak cidden zordu ama ben Jeon Jungkook'tum.Bana az şeyler yaşatmamıştı istemeyerekte olsa cezasını çekmeliydi.

"Hayır yok ceza sana!" demiş ve üzerinden kalkmıştım.Tae ben üzerimi giyinirken homurdanıyordu ama ben gülmemek için dudaklarımı dişlemek zorunda kalıyordum.

Üzerimi giyindikten sonra Tae'ye döndüğümde beni izleyen gözleriyle karşılaşmıştım.Biraz utansam da belli etmemeye çalışmıştım ama yanaklarım beni ele vermişti.

"Kızardın mı sen?" dalga geçer bir tonla söylemişti ki bir kez daha kızardığıma emindim."Utanırmışta benim minik sevgilim"diyerek yataktan kalkıp yanıma ilerlemişti ve"Çok da tatlı olurmuş"diyerek
yanaklarımdan tutup sıkmaya başlamıştı.

"Ya hiç de bile çekil git" demiştim onu iterek anında gülüşü genişleyerek kollarımdan tutup beni kendine çekmişti."Ben senden gidemiyorum ki sen bana git diyorsun"demişti saçıma bir öpücük kondururken.

"Seni deniyorum yine beni bırakıp gidecekmisin diye" demiştim hazır cevap bir şekilde.Anında benden ayrılmış ve kızgın gözleriyle yüzüme bakmıştı.

Ani değişimi beni gerse de geri adım atmayarak bende ona öyle bakmıştım."Demek beni deniyorsun?"demişti ve "Sen şimdi görürsün!" diyerek beni kucağına aldığı gibi ufak bir çığlık kopmuştu ağzımdan.

İDOL • TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin