(+18) ZÎFÎRÎ...(Matem)(+18)

5🍁Ağlama lütfen🍁

Hirai Zerdüş istek şarkısıdır.Ölüyorum...Kalbinize selam olsun.🌸

Bir yanda annem diğer yandan kardeşim...
.
.
.
Anneme dokunmasına izin veremezdim. Ve birdaha dışarı çıkmayacaktım,Feza'nın tehdidi beni etkileyemezdi. Kendi odama çekildiğimde Leyla'mın kahkahaları her tarafı sarmış gibiydi. Ses vardı ama kendisi yoktu. Dolabıma doğru ilerleyip aynaya bakarak Leyla'ma :

- Sana söz,sana yemin olsun ki katilini ne olursa olsun bulacağım. Bulmadan yanına gelmeyeceğim. Ve katilini bulana dek gündüzleri asla dışarı çıkmayacağım.

* diyerek Leyla'mın yatağına doğru iki büklüm uzanmıştım...
Ve neredeyse bir senedir her gece kardeşim için yeniden doğuyorum. Bu yüzdendir ki normal insanlar gibi kapı kullanamıyorum. Yok hayır! Feza'dan korktuğum için değil. Yüzleşmekden korktuğumdan çıkamıyorum...

Yine hatırlattınız,geçen senede yaşadığım her olayı an ve an hissettim. Oysaki dinmesi için ne mücadeleler vermiştim. Geçmemiş, dinmemiş... Feza'nın türlü türlü işkenceleri bedenimde boy gösterirken,sessizliğimin odamda yankılanıp,çığlık atması akıl alır gibi değildi. Her göz yaşımda,gözlerinin yansımasını görüyor ve her gün bir kere daha yok oluyordum.
.
.
.
Zeynep bu olayları yaşarken aynı günün akşamında Fırat'da kendi hayatındaki düzensizliğini durdurmak istiyordu... Annesi, babası bir de kız kardeşi Mavi... Mavi öz kardeşi değildi evlatlıktı. Ama Fırat kendi kanındanmış gibi sahiplendi. Sevdi,korudu,baktı bir kere bile kalbini kırmadı. Mavi'nin hikayesi, Leyla'nın hikayesi gibi derin ve karışıktı. Hayata her bebek gibi ağlayarak başlayan Mavi olacakları bilemezdi.

16 sene önce...

Annesi yasaklarla dolu bir şehirde sevmişti bir adamı. Hayalleri,umutları,sevinçleri hep kursağında kalmıştı. Koparıp aldılar sevdiğinden. Yasakları çiğnediği için biri sonsuzluğa biri de yaşarken ölmeye mâhkûm bırakıldı...

Sevmek kötü olur mu hiç ? Bunu anlayamayacak kadar kör olmuş çevreye sahipti. Halbûki İnsanlar ayıpladığı herşeyin başrolündeydi...

Annesi ayıp ve günah nedir bilirdi. Haramdan beslenen biri olmamıştı hiç... Ama "KOR" soyismi yanlış bir işi kaldıramayacak kadar ağırdı. Ve "KOR" soyismine sahip olan soylu kimseler alt tabakadan birini sevemez! Konuşamaz! Bakamaz! Bir "KOR" ancak büyük hatrı sayılı kimselere layıktı.

Annesinin tek suçu kalbini alt tabaka diye tabir ettikleri bir kimseye kaptırmasıydı. Babasının sağ kolu olması bu adamı sağ koyacağı anlamına gelir miydi? Baba sevda nedir anlar mıydı? Anlasa ayırmak ister miydi?

20 yaşındaydı annesi sevmişti çok sevmişti. Yasakdı biliyordu... Bu zamana kadar kim kalbinin önüne geçebilirdi ?Kim söz dinletebilirdi...?

Uçmak için çaba sarf etmese,öğrenemeden yere düşecekti...
Belki de her saniye dünya sevdiğine kavuşmak için dönerken, o sürekli "Dünya'nın bir sırrı mı vardı?"diye düşünürken aklını pek de saçma olmayan düşüncelerle dolduruyordu... Neden başladığı noktaya tekrar dönüyordu... Kuşlar kadar cesur olabilseydi en yüksekden yere çakılmazdı..!!