2) Selam yeni okul!

42 16 6
                                    

Aradan geçen bir hafta,olayların şokunu atlatmama yetmemişti. Müdürümüz, gideceğimiz okulu orada yapmamız gereken şeykeri ve ne kadar o okulda kalacağımızı anlatmıltı. Aslında güzel olabilirdi fakat bir yıl boyunca farklı bir düzen ve yaşamadığımız bir hayatı yaşıyormuş gibi davranmak biraz zor ve garip geliyordu.

Yeni okulumuzda duble zenginler zenginler maddi durumları iyi ve maddi durumları kötü olan burslular varmış. Biz maddi durumları iyi olan fakat burs kazanan öğrencileri oynayacaktık. Hepimizin sınıflarını aynı yapmak için okulda nedensizce 7 kişiden oluşan bir sınıfa verildik. Nedenini tam olarak anlayamasamda fazla kurcalamamam gerektiğini anlayıp kararlara saygı duymuştum.

Pazar akşamı yatağımda derek aşkımı izlerken kesinlikle onun kaslarıyla hayal kurmuyordum (!) Saat 12 ye gelirken biraz daha oturursam sabah Güz'ün beni spatulayla kazıyacağını bildiğimden istemesemde Derek'e veda ettim. Camımı biraz aralayıp ışığı kapattım. Fakat nedense uyuyamıyordum. Düşünceler aklımı esir almıştı. Nasıl olacaktı? Alışabilecekmiydim? Neden o sınıf boş yani fazla kişi yok? Neden böyle bir proje yapılıyor? Dayım neden hamile? Son soruyla gözlerim yuvalarından çıkasıya açıldı. "Uyu Izel sana geç yatmak yaramıyor" diyip Pepee'li yastığıma sarıldım ve uyudum.

Sabah yine saat 06.00 gibi kalktım. Üzerime yeni okulumuzun formalarını giydim. Klasik. Tek fark renkli renkli okul t-shirt ler vardı. Okul eteğim siyahtı ve ben bugün siyahı -şaka şaka karalara bağlarmış gibi olur- kırmızı t-shirt ü giydim. Saçlarım sarımsı bir buğdaylıktaydı. Saçlarımı yarım toplayıp maskara ruj eyeliner ve çok az kapatıcı sürdüm. Çantama klasik defter kalemkutu ikilisini atarak mutfağa geçtim. Güz de salonda oturuyordu. Böğürerek;
"Lan Güz! Gelsene kızım şuraya! Ben mi hazırlıyıcam kahvaltıyı?!" Güz hemen yanıma gelirken dolaptan çıkardığım yumurtaları ona verdim. O, omleti yaparken bende salatalık domates falan doğramaya başladım. 10 dakika sonra masaya oturup yemeğimizi bol kahkahalarla yaptık. Tabii bu kahkahalar dersin başlamasına 10 dakika kalmasına rağmen evde olduğumuzun farkına varıncaya kadar sürdü. Biz Usain Bolt'a taş çıkartacak kadar hızlı koşarken bir yandan da saate bakıyordum. Ders 6 dakika önce başlamıştı ve biz daha yolu yarılayamamıştık. Güz'ü durdurdum. "Kanka dur zaten ders başlamış geç kalacağımız kadar kalalım. Ne de olsa yok yazılıcaz." Dedim. O da 'tamam' diyince normal hızda yürümeye başladık. Yaklaşık 10 dakika sonra okula varıp sınıfımızı bulmuştuk. 'Ya Allah!' diyip kapıyı çaldım.

ÇILGINELLA'LARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin