4) korkutan Olay

25 9 6
                                    

MERIÇ;

Izel yere düşerken onu tuttum. Yere çöktüğümde herkes başıma toplanmıştı. Izel dar alanları sevmezdi. "Açılın biraz! O, dar olan alanları sevmez. Uyanır zaten şimdi. Neden toplandınız? Birşeyi yok onun. Açılsanıza! Neden hala başımızda dikeliyorsunuz?!" Diyip sonlara doğru kendimi tutamayıp bağırmıştım. Ama doğruydu. O, dar yerleri böcekleri ve aynaları pek sevmez ve korkardı.

10 dakika geçmesine rağmen kendine gelmemişti. Bizimkiler huzursuzca Izel'e bakıyorlardı. Miraç;

"Bu böyle olmaz kardeşim uyanmıyor bir türlü. Ambulans çağırıcam." diyip telefonla bizden birkaç metre uzaklaştı. Güz'e başımı çevirdiğimde gözlerinin kıpkırmızı olduğunu ve deli gibi titrediğini gördüm. Mert'e Güz'ü gösterince bir anda yüzü bembeyaz oldu ve yanına gitti. Onları bir kenara bırakıp Izel'e döndüm ve yanağına hafifçe vurmaya başladım. "Izel?... Güzelim hadi uyan... ne oldu da böyle oldun sen?... kalksana kızım neden korkutuyorsun beni?! Sanki birşeyin varmış gibi deli oldu millet. Neden bizi korkutuyorsun? Ama uyandığında var ya sana bir hafta pamuk şeker yasak(?)... Kalk artık. Sen pamuk şeker lafını duyunca konunun olduğu yerde biterdin. Şimdi neden uyanmıyorsun?" diye onunla konuştum. Ileriden siren sesleri gelirken Izel'e baktım. Ama keşke bakmasaydım. Daha dikkatli baktığımda dudaklarının morarmış ve burnundan oluk oluk kan aktığını gördüm. Bu benim kalbimin sızlamasına ve onu şiddetli bir şekilde sarsmama neden oldu. " Izeel! Izel kalk Izel! Uyansana! Neden burnun kanıyor?! Neden yüzün bembeyaz Izel kalk artık. Şakan hiç komik değil. Korkutuyorsun beni kalk artık nolursun." Dediğimde Izel'in üzerinde başka bir el gördüm. Direkt onu kendime çekerken başımı kaldırdım. Görevli kadın onu benden alıp sedyeye yatırmak istemişti. O'na izin vermeden kendim Izel'i sedyeye yatırdım. Ambulansın kapısı kapanmak üzereyken hemen içeri girdim. Kimse birşey demesine gerek kalmadan o kadın;

"Kalsın. Bir yakınının yanımızda olması iyi olur." Dedi ve bana 'bu kıyağımı unutma' der gibi göz kırpıp gülümsedi. Ben de hemen Izel'e döndüm. Burnunun kanaması durmuştu ama hala bembeyazdı. Ambulans ilerlerken Izel'in elini daha sıkı tuttum. O'na birşey olsun istemiyordum. Canı yansın,üzülsün,ağlasın hatta mutluluktan bile ağlasın istemiyorum. Nedenini bilmiyorum ama istemiyorum işte! Dahası yok bu işin! O benim hatırlamasa da çocukluğumdu. Biz,ilk olarak o, 4 yaşındayken tanışmıştık. Ben ablamla -ölen- parkta oynarken o yalnız başına oynuyordu. Yanına gittim ve güneş batana kadar birlikte oynadık. Daha sonra ablamın tedavisi için Ankara'ya gitmek zorunda kaldık. Ilkokul ve ortaokul eğitimimi Ankara'da tamamladım ve arrık Istanbul'a dönmek ve onu bulmak istediğimi farkettim. Lisede şans eseri onu taciz etmeye çalışan sarhoş bir çocuktan kurtardığımda buldum. Hiç vakit kaybetmeden onun okulunu nerde yaşadığını herşeyini araştırarak buldum. Daha sonra onun evinin yakınlarında bir ev buldum ve bummmm! En yakını benim. Miraç ilk önce hiçbirşey anlamamıştı. Fakat daha sonra ona dayanamayıp anlattım ve o da Ankara'dan kalkıp yanıma geldi. Işte böylelikle hem çocukluğumu buldum hem de güzel bir kız kardeş -Güz- edindim.

Ambulans durunca düşüncelerimi bir kenara bıraktım ve aşağıya indim. Hemen doktorlar onu acil bölümüne alırken ben de girmeye çalıştım. Ambulanstaki kadın da bizimle gelmiş ve olayı açıklamıştı. Yakınında olmayacak bir şekilde içeri girebilirmişim. Sanki ona zarar verecekmişim gibi davranmaları sinirimi bozuyordu. Izel'i bir masaya yatırdıklarını gördüm ve onlara dikkat kesildim. Başına bir boyunluk geçirmişlerdi ve şimdi onu çıkartıyorlardı. Izel'in başı direkt yana düşünce içimde birşeyler kırıldı parçalandı zannettim. Gitmek için hareketlenen ayaklarımı zor da olsa durdurdum. Beni dışarı atmaya yer arıyırlardı zaten. Onların ekmeğine bal süremezdim. Gözüne ışık tuttular damar yolu açtılar ve birşey enjekte ettiler. Daha sonra dışarı çıkarmak için hareket ettiler bende onlarla gidince geldiğimiz yere baktım Tomoğrafi/MR (veyne hangisi bakıyordu yaw) odasına geldiğimizi gördüm. Kaşlarım kendiliğinden çatıldı. Burada ne arıyorduk? Ciddi birieyi mi vardı Izel'in? Içeri binbir zorlukla bende girince içerisinin çok soğuk olduğunu hissettim. Izel çok çabuk hastalanırdı. Kalmamalıydı burada. Hiçbirşey yapamadan yarım saat öylece bekledim. Yarım saat boyunca onun beynine baktılar. Hiçbiriey olmadığını farkettiklerinde Izel'e gerekli testker yapıldı ve bizi odalardan birini götürdüler. Telefona bakınca bizimkiler bayağı bir aramışlardı beni. Hemen Miraç'ı aradım.;

"Miraç biz..... 1018 numaralı odadayız kardeşim. Gelin...evet birşeyi yok.. hayır merak etmeyin iyi... kan falan alındı... oğlum yok birieyi gelsenize lan buraya karı gibi bıdıklanıyorsun!... lan it! Gel sen buraya ayağını dalağına sokmazsam ben de Meriç değilim anasını satiyim!... ulan kapat gelmiş benim anamı satamazsın o senin de anan diyor!... sövmeden kapat şu telefonu!" Diyip çat diye suratına kapattım. Andaval herif! Izel'e döndüğümde kaşlarını çatmış bir şekilde mırıldandığını gördüm. Duyduklarıma tebessüm ederken bizimkilere bir not bıraktım ve hastahaneden usain bolta taş çıkaracak bir şekilde çıktım.

Bu bölüm kısa olsun.
Çok önemli (!) Sebeplerim tabikide yok😂 sadece biraz ilerideki bölümler için ufak ufak sizi uyandırıyorum. Kafanızda birieyler oluşmuştur illaki. Fakat bu kitapta kliie yok herşey var. Ileriki bölümlerde çok şaşıracağınız şeyler olacak. Tabii kitap okunursa😂 inşallah okunur ya. Düşündüğünüz herşey yanlış da çıkabilir doğru da çıkabilir. Bana güven olmaz. Hele ki kitabın sonunu düşünmeyip gelişine yazdığım şeyler varsa. Evet! Itiraf ediyorum kitabın okunacağını ve arkadaş edineceğimi hiç düşünmedim. Canım sıkılınca yazarım arık diye düşündüm. Ama bi baktım hem sıralamaya girmişiz hemde okunmuş. Her bölüm atmadan önce yazacaklarımı ve sizin bana gönderirseniz isteklerinizi düşüneceğim. Inşallah güzel giden birşeyi fışkiye (bo*a) çevirmem. Neyse bu kısım uzar da gider. Okuyanlara teşekkür eder ve günün hangi kısmındaysanız iyi günler dilerim efenim...

Yazar: Mihriban Gündüz💕

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 13, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÇILGINELLA'LARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin