Serap hocanın girmesiyle sınıf sessizliğe büründü bir anda ve hocanın ardından iki kişi daha girdi.
"Evet çocuklar, sınıfımızın ve okulumuzun yeni öğrencileri."
Biri kız diğeri ise erkek olan yeni öğrencileri süzdüm.
Kız olanın çok güzel kıvırcık saçları vardı şuan gidip karıştırmamak için zor duruyordum yerimde, erkek olanın yüzünde ise sinsi bir gülüş vardı herhalde ona şimdiden sinir olmuştum.Serap hoca olayı daha fazla uzatmadan dudaklarını araladı,
"Siz arkadaşlarınızla teneffüste tanışırsınız şimdi hemen derse geçelim gerideyiz çünkü konularda diğer sınıflardan."
Ne var az ders kaynasaydı, hiç ileride olduğumuzu görmedim hep gerideyiz konularda hep, kendi kedime söylenirken.
Serap hoca hem sınıf öğretmenimiz hem de matematik hocamız olduğu için çoğu ders sınıfın sorunlarıyla geçiyordu, lisede olsak bile bizim sınıftaki gereksizler her ders bir sorun çıkartıyordu.Yeni gelen çocuğun yavaşça omzuna dokunarak beni gösterdi Serap hoca,
Hayır ne olur düşündüğüm olmasın ne olur, tamam biri gelecekse de kıvırcık gelebilirdi yanıma ama o sinsi sinsi gülen çocuk gelmemeliydi.
Sınıfta sadece Aslıya benim yanım boştu diğer yerler dolu olduğu için biri benim yanıma gelip diğeri de Aslının yanına geçecekti, lise olmamıza rağmen kendi kafamıza göre oturamıyorduk Aslıyla bende yan yana çok konuştuğumuz için tek tek oturmuştu hoca.
"Yavrum sen buraya otur"
Diyerek beni gösterdi.Yeni gelen kıvırcığı da Aslı'nın yanını gösterdi. İtiraz etsemde kabul etmeyecekti ve yeni çocuk yine benim yanımda oturacaktı.
Aslıyla göz göze geldik o bana kaş göz yapıyordu "Ne diyorsun." derecesine elimi kaldırdım o gayet yerinden memnun görünüyordu tabii kim memnun olmaz yanında böyle bir kıvırcık otursa. Kulağımda tok bir ses duydum.
"Çantanı kaldır istersende oturayım."
Kafamı Aslının gözlerinden ayırıp sesin geldiği yöne çevirdim yeni çocuk mal gibi ayakta bekliyordu.
"Kaldırmayayım bence, sen öyle ayakta bekle."
Derken çantamı da bir yandan yanıma doğru çektim.
Sıraya oturdu ama beyefendinin boyu uzun oluğu için ayaklarını sıraya sokamdı hiç umursamadan önüme döndüm sonuçta bu beni ilgilendirmiyor ben sığıyor muyum sığıyorum gerisi hiç alakadar etmez."Sırayı biraz çeksen diyorum sığamıyorum, boy uzun olunca."
Sinirle gözlerimi mavilerine çıkarttım "Hım farkettim , boy zürafa kadar olmayınca gayet de sığılıyor valla."
Sırayı biraz da ittim ve önüme döndüm.
-----
Teneffüsün çalmasını duvardaki saatten kontrol ettim,kol saati takmayı sevmiyordum.
Oha be 3 dakika vardı nasıl bitmişti o 40 dakika vallahi hatırlamıyorum matematik dersini sıkılmadan dinlerdim seviyordum matematiği ama ders kaynana iyi olabilirdi.Zil bütün sınıfta duyulduğunda herkes ayağı kalkmaya başladı.
Sıramdan doğrulup Aslının yanına ilerledim yeni gelen kıvırcıkla birşey konuşuyordu."Merhaba." dedim sevecen bir sesle.
Ses vermemele ikisininde gözleri beni buldu.
"Ayy ben sizi tanış-"
Aslının sözünü kessen yeni kız oldu. Büyük bir tebessümle elini bana doğru uzattı.
"Merhaba, ben Nursena."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonsuz Sessizlik /yarı texting
Teen FictionÇevrimiçi...yazıyor...yazıyor... _Sonsuzsesizlik_: Ben kendi gözlerimin rengini hiç sevmedim. Bir şey oldu sen çıktın karışma, o zaman senin o güzel gözlerin de mavi diye ben kendi mavilerimi sevmeye başladım...