Okuldan içeri adımımı attığım anda bana dönen bakışlar gözlerimi devirmem için yeterli bir sebepti. Geçmiş yıllarda ablam okulun gözde kızlarından biri olduğu ve bir anda ortadan kaybolduğu için yeni gözde kız bendim. Bundan memnun değildim, gözlerin sürekli üzerimde olmasından nefret ederdim."Duydun mu? Maisie ve Justin öpüşmüşler, sürtük ablasını bile bir köşeye atmış." Yanımdan geçen kızın konuşması kulaklarıma dolduğunda kaşlarımı çattım. Kızı ani bir hareketle kolundan tutup sırtını demir dolaplara buluşturduğumda acıyla gözlerini kapattı.
"O konuştuklarını suratımada söylesene!" Omzundan tekrar sertçe ittirdim.
"B-ben sadece duyduğum şeyleri söylüyordum." Alt dudağı korkusunun etkisiyle titriyordu.
"Bir daha emin olmadığın şeyler hakkında yorum yapmamalısındır belki de, ha?" Tekrar omzuna vurduğumda sertçe yutkundu.
"Özür dilerim Maisie." Derin bir nefes alarak gözlerimi kapattım. Kalabalık çoktan etrafımızda daire olmuş durumdaydı. Dövmeli bir kol beni belimden sararak çektiğinde karşımdaki kız çantasını yerden alıp hızlı adımlarla ilerlemeye başlamıştı. Hızla Justin'in beni saran kolundan kurtuldum.
"Neden tutuyorsun beni?! Ne hakla karışıyorsun ya?!"
"Maisie, sakin olmalısın. Hakkında her dedikodu yapan insanı dövemezsin ayrıca tek konuşulan sen değilsin." Gözlerimi kısarak ona baktım ve yaklaşıp kulağına doğru sessiz bir şekilde konuştum.
"Bunun senin hoşuna dahi gittiğine eminim, nede olsa şerefsizlik senin göbek adın ama ben senin aksine bu durumdan hiç hoşlanmadım Justin. Hem de hiç." Geri çekilip suratıma şirin bir gülümseme yerleştirdim. "Sana iyi dersler dilerim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fall / jb texting
FanfictionBilinmeyen Numara: Well let me tell you a story (Peki sana bir hikaye anlatayım.) Bilinmeyen Numara: About a girl and a boy (Bir kız ve bir erkek hakkında.) Bilinmeyen Numara: He fell in love with his best friend (O en yakın arkadaşına aşık oluyor...