Nehrin bir sonu vardır,
Ufkun, gecenin acının bir sonu.
Nehir denize gece gündüze hapsolur
Ben sanaBir sen bana tasa, kedersin,
Dört duvar bir hapishanemsin
Ve bilmezsin nasıl vurur beni bu duvar
Nasıl tutunur düşlerim parmaklıklara
Senin sonsuzluğunaSen benim zulamda sakladığım
Tuz ekmek payım
Gerçeğe çağrım
Hayalım zulmüm prangamSen ki şu duvarlarda
Kazıdığım sözüm
Çentik çentik günüm
Saniye saniye düşüm
Duvar duvar işlenmişliğim
Sabır taşımSen ki parmaklıkların asil kelepçesi
Hüzam makamında bir nakarat
İlanı aşk nazarında son mısra
Duvarlara işlenmiş nakış nakış sevdam
Azığımsın suyumsun en büyük açlığım
Adından başka sözüm
Yazgından başka günahım
Senden başka hiç bir düşüm yok
Görüş günüm güneşim sonsuzluğum