14. Bölüm

202 94 87
                                    

Keyifli okumalar ♡♡

Hande'nin Sezginle buluşuyor olması Ali'yi delirtiyordu. Bugün çabucak bitsin ve Hande yanına gelsin istiyordu. Ama zaman geçmek bilmiyor gibiydi. Bir saniyenin bile  bir dakika gibi geçiyor hissi onu sık boğaz ediyordu.  Huzursuzlanıyordu ve çok da merak ediyordu konuşulanları. Lakin  Ali susuyordu ve eline aldığı sigaranın dumaninda arıyordu çaresizliğini. Dumanı ciğerlerine dolduracak gibi çektiği her nefes bir çığlık gibiydi âdeta. Şuan  bunun farkında olan tek kişiydi Alev. Tanıyordu can dostunu Ali konuşup kızıyor ise kötü şeyler vardır fakat susuyor ise kıyametleri koparıyordur içinden.
Ali konuşmuyor ve konuşulanları da duymuyordu, bu yüzden şimdi  derin bir sessizlik kol geziyordu etrafta. Üstelik Alev de Ali'nin dinlemediğini dinlediğin ise anlamadığını anlayınca konuşmayı bırakmıştı.  

Çocukluklarından bu yana Sonbaharda yaprakları dökülmüş ağaçlar arasında gezintiye çıkarlardı üç arkadaş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çocukluklarından bu yana Sonbaharda yaprakları dökülmüş ağaçlar arasında gezintiye çıkarlardı üç arkadaş. Yorulduklarinda herzaman ki köşelerinde oturur. Zamanın büyük bir kısmını burada geçirirlerdi. Sadece sonbaharda değil her mevsimde bu parka gelirlerdi. Ama sonbahar da ayrı bir güzeldi burası.

 Alev, ağacın hemen önünde oturmuş sırtını ağaca yaslamış olan heybetli,yakışıklı Ali'ye bakıyordu. Gözlerini ayırmadığı Ali, kıpırdamaksizin duruyordu. Alev hergün biraz daha kesinlik veriyordu düşüncelerine.
Ali Hande'yi seviyordu. Bu açık ve netti. Ve Ali'yi de çok iyi tanıyordu. Ali'nin sevgisi bir iki günlük olmazdı. Olamazdı. Diğer erkeklere benzemezdi Ali. Ve hiç bir kız Ali gibi bir erkeğe kolay kolay rastlayamazdı. Hatta Ali gibi biri var mıydı oda şüpheli.
Ali, Hande'nin onu meşgule almasıyla daha bir huzursuzlanmıştı. Çok Merak ediyordu ne konuştuklarını. Alev de bir süre kıpırmaksızin durup Ali'yi izledi. Sadece izlemek yetmedi. Hem izledi hem de aklında binbir türlü şeyler geçti. Ali'yi kardeşi abisi gibi görüyordu Alev. Ötesi yoktu ve hiç de olmamıştı. Lakin Ali'nin Hande'yi seviyor olma düşüncesi sinirlerini bozuyor, Hande'ye olan öfkesinin bin kat kabarmasına neden olmuştu. Zaten Hande çok güzel ve yetenekli   bir kızdı. Ali gibi bir hediye ona verilmemeliydi  diye düşündü. Bunu engellemeliydi. Nasıl?  Ama nasıl?  Dedi kendi kendine. Bu sorunun cevabını ararken aklına birsey daha takıldı. Ali neden bana söylemiyor ki? Sözde beni kardeşi gibi görüyor kardeşten öte sırdaş Dost. Peki ya neden söylemiyor? diye düşünup Ali'ye sinirlenirken biraz hafifledi. Belki Hande'ye söylemek istemiyor hiç de söylemeyecek. Bu yüzden bana söylemiyor olabilir. derken rahatladı biraz. 

Emin olmak adına biraz zorlamak istedi. Olur da Ali şimdi anlatırdı ona.

"Neden moralin bozuk?"

Ali,efsunkar bakışlarını Alev'e yöneltti.

"Ben mi?" dedi. Kasılan yüz hatlarına rağmen.

"Ee tabikide sen."

"Moralim bozuk değil." dedi sigara paketinden bir sigara daha çıkarıp dudaklarına yerleştirirken Alev onu izliyordu.
Sigaranı yaktıktan sonra Alev'e döndü.

VAVEYLÂHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin