Bölüm 3: Yeşil Vadi Şehri

2.9K 209 9
                                        

"Sonunda gelebildim. Göründüğünden daha uzakmış. Ayrıca daha büyükmüş yakından." Zeng şehrin giriş kapısını gördüğü zaman sonunda yorulduğunu fark etmişti.

Yeşil Vadi Şehri; Bu şehir yaklaşık 5 milyon nüfusa sahip orta orta düzey bir şehir olarak tanınmakla birlikte Ay Krallığı'na bağlıydı. Şehrin güney, kuzey, doğu ve batı olarak toplamda 12 giriş noktası bulunmaktaydı. Her yön üzerinde 3 kapı vardı. Zeng şuan güneyin üçüncü kapısına ulaşmıştı.

"Hey evlat gireceksen gir. Yoksa yolu boşuna kapatmaya." Zeng şehrin göz alıcı büyüklüğüne dalmışken şehrin girişinde bulunan bronz zırhlı muhafızlardan orta yaşlı bir adam seslendi.

"Bana mı diyorsun?" Zeng merakla sordu.

"Tabi sana diyorum burada senin gibi başka bekleyen var mı?" Bronz Zırhlı adam cevapladı.

"Tamam, tamam, kusura bakma iki nefes beklesen ölür müydün? Sabırsız şey? Ben sadece burası hakkında bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum."

"Çocuk bir şehrin girişinde durarak nasıl bilgi alacaksın sadece boş boş bakıyorsun. İçeri gir. Korumadan Bilgi Küresi al."

"Bilgi küresi mi oda ne?" Zeng düşünceli bir şekilde adama baktı.

"Yaşına göre çok cahil görünmüyor musun? Neyse gel benimle korumayı göstereyim sana" Gümüş zırhlı adam umursamadan cevap verdi.

"Peki" Zeng Bronz zırhlı adamı takip ederek şehrin kapısından girdi.

"Bu çocuk bilgi küresi istiyor" Bronz zırhlı adam korumaya Zeng'i işaret etti .

"Al bakalım çocuk. Ücreti dört yeşil ruh cevheri." Koruma bir bilgi küresi çıkartarak muhafızın işaret ettiği çocuğa uzattı.

"Yeşil ruh cevheri mi? O da ne" Zeng bahsettikleri yeşil ruh cevheri hakkında hiç bir bilmediğini belli eden bir ifadeyle korumaya bakmaya başladı.

"Gerçekten bilmiyor musun? Nerede büyüdün böyle?" Bronz Zırhlı Adam Zeng'in yalan söylediğini düşünerek başını salladı.

"Gerçekten bilmiyorum. Ben ilk defa insanların yaşadığı bir yere geliyorum. Benim yaşlı moruk bana bunlardan bahsetmedi ki?" Zeng masum bir ifadesini bir an bile bozmadan konuştu.

"Hey benim moruk diyorsun. Yani baban olmalı ama ilk defa insanlar gördüm diyorsun? Baban insan değil mi? konuşmayı nereden öğrendin? Baban öğretmedi mi ?" Bronz zırhlı adam Zeng'in yalanını yakaladığını düşünerek soru üstüne soru sormaya başladı. Amacı önündeki veledin yalan söylediğini itiraf ettirmekti.

"Benim moruk bana konuşmayı öğretti. Fakat o insan değildi ki?" Zeng sakince cevapladı.

"Yalanların çok olmaya başladı. İnsan değilse sana konuşmayı nasıl öğretebilir. İnsan hariç konuşan kim var ki?" Bronz zırhlı adam Zeng'e yüklenmeye devam etti.

"Jianta konuşabiliyordu. Niye konuşamasın ki üstelik o bir ejderhaydı" Zeng gülümseyerek cevap verdi.

"E.. e.. ejderha mı? *(0_o)- Ahaha hiç güleceğim yoktu be çocuk. Ahaha Ejderha demek ha. Hayal dünyan çok geniş anlaşılan. Her neyse beni bu kadar güldürdüğün için bu seferlik benden olsun. Görüşürüz." Bronz zırhlı adam gülerken kürenin parasını verdikten sonra yürümeye başladı.

"Bekle birkaç şey sormak istiyorum." Zeng adamı durdurmak için aceleci davrandı.

"Yine ne var meşgul bir adamım ben çocuk"

"Bu yeşil ruh cevheri nedir?"

"Ciddi misin sen. Aldım küreni işte. Yalana gerek yok artık."

Ejderha İmparator ( Kehanet)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin