Yaptığınız her yorum için o kadar mutluyum ki, ne zaman fic yazsam fazla yorum gelmez ve üzülürdüm. Ama geçenki bölümde yüzlerce gelen yorumla daha hevsli oturdum bu bölüme.
Beni kırmadığınız için teşekkür ediyorum ve sizi kocamaaaaan öpüyorum:*
Keyifli okumalar, yorumlarınızı bekliyorum❤
-
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözleri bir saniye olsun, yatakta uyuyan bedenden ayrılmıyordu. Bir saate yakın olmuştu geleli ve kucağındaki bedenle, nasıl geldiğini bilmiyordu korkuyla. Acıyı hisseden bir tek Jeongguk değildi, bağlı ruhları sayesinde içindeki acı ve korku o kadar şiddetliydi ki, hayatında ilk defa bu duyguları tatmak oldukça yabancıdı.
Apar topar girdikleri kulubeyle şifacı beta hissettiği aurayla önce korkmuş, ardından Taehyung'un yardım isteyen bağırışlarıyla hızlıca tedaviye almıştı omegayı.
Taehyung olanları kısaca anlatmıştı. Yine de bu duruma düşmesinin sebebi çok daha ağır bir sebepten dolayıydı. Beta gözden kaçırdıkları bir şeyler olduğunu söylediğinde, birden aklına gelen şeyle yerinde donmuş, "Kızgınlık." demişti sessizce. "Gitmeden önce, kızgınlığa girmişti lakin kendisine bitki çayı yaptı ve-"
"Ve kızgınlığı durdu." Beta devamını getirdiğinde Taehyung yalnızca "Ne?" diyebilmişti. Beta bir odaya girip, birkaç dakika sonra elindeki paketle geri döndüğünde delta anlamazca şifacıyı izliyordu.
"İçtiği şey bu muydu?" diye sordu paketteki bitkiyi çıkarıp. Taehyung kafasını onaylarcasına sağlarken "Bunun kendisini rahatlatacağını söylemişti." diye fısıldadı.
Bunun üzerine beta kafasını iki yana salladı.
"Bu bir lapasang sounduo* bitkisi." diye başladı deltaya bakarken. "Çok nadir bulunur ve şifacılardan başka kimse bilmez kolay kolay. Bunu kaynatıp içtiğinde, omeganın girdiği kızgınlık o ay içinde tamamen durur." Deltanın gözleri büyüdü. Gözleri solgun bedeniyle omegayı bulduğunda şifacı devam etmişti.
"Çok zararlıdır bunu yapmak çünkü kızgınlık omeganın doğasında olan bir şeydir. Vucudu ve hormonları belirli bir düzende çalıştığından, bunu içtiğinde her şey alt üst olur. Fiziki olarak hiçbir acı hissetmese de, içten ve yavaş bir şekilde organlarına zarar verir."
Duyduğu şeylerle birlikte arkasındaki koltuğa oturdu yavaşça. Şaşkındı, kendisine yararlı olur düşüncesiyle sesini çıkarmamıştı lakin şimdi işittiği şeylerle oldukça pişmandı.
"Stres, gerginlik, korku, heyecan...Bunlar da üzerine gelince, vücudu kaldıramamış. Yine de geç kalınmadığı için bir sorun olmayacak, merak etmeyin." orta yaşlardaki beta hafifçe gülümseyip Jeongguk'un yanı başına geçip temiz bir bezle alnındaki terleri silmişti.
