3K 277 267
                                    

"Derslerin nasıl geçti?"

"İyiydi anne."

"Sevindim. Cumartesi kuzenin ve teyzen geliyormuş."

"Ah, öyle mi? Çok sevindim."

Gerçekten sevinmiştim kuzenim, Jong Ho'yu seviyordum. İyi anlaşıyorduk.

Odama çıktım. Verilen ödevleri şimdiden bitirecektim. Daha sonraya verilmiştiler ama böyle yaparsam daha iyi olacaktı.

Ödevlerimi üç saat sonra bitirmiştim. Aşağı, annemin yanına indim.

"Bir sorun mu var tatlım?"

"Yok, derslerimi bitirdim de..."

"Anladım, arkadaş edindin mi bakalım?"

Mutfakta bir şeyler yapıyordu. Bende bir sandalyeye oturdum.

"Tam olarak edinmedim ama, var işte birkaç kişi."

"Nasıl tanıştınız?"

"Çok meraklısın anne." dedim gülüp.

"Merak ederim, ben anneyim."

"Woo Young var. Sıra arkadaşıyız benle konuştu. Bir de arkadaşı var. San. Ama, San ona ballı çöreğim diyor. Sevgili olabilirler mi anne sence?"

"Olabilirler, ne olursa olsun normal karşılamalısın."

"Şey bir de bir kız var. Ha Neul. Benim yanıma gelip benle konuştu ve şey dedi... "Sevgilin var mı?" dedi."

"Bence seni sevmiş." dedi gülüp annem. Benimse yanaklarım kızarmıştı.

"Anne ya, utandım."

"Tamam tamam. Dışarı çıkacağım, sen de gelir misin?"

"Tabii ki gelirim. Yalnız kalamam ben."

"Biliyorum." gülümsedi.

Yarım saat sonra annemle birlikte annemin arkadaşlarına gitmiştik.

Ertesi gün erkenden uyanıp hazırlandım ve okula ulaştım. Dün Bay Park'ın söylediği yere oturdum.

"Günaydın Yeo Sang!"

"Ah, günaydın Woo Young."

Ders başlamıştı. Dersimiz Bay Jeong ileydi. Bay Jeong Yun Ho. Fizik öğretmeniydi. Ve çok şen şakrak biriydi. Dersinde hiç sıkılmıyordum.

Günlerin sıkıcılığı bu şekilde ilerliyordu. Zaten benim gibi birinden de böyle bir hayat beklenirdi, değil mi?

Matematik dersi benim için daha da zorlaşıyordu.

Yeni okulumdaki 4. günümdeydim.

"Yeo Sang, matematik hocandan özel ders almak ister misin?"

"Aslında, iyi olur anne, zorlanıyorum. Daha şimdiden."

"Tamam. Onunla konuşmuştum özel ders veriyor mu diye. O da verdiğini söylemişti. Ben onunla konuşurum yarın."

"Teşekkür ederim anne."

Yarın cumaydı ve yarından sonra tatil vardı. Yani kuzenim geliyordu, çok sevinmiştim. Biran önce yarından sonra olmalıydı.

Saat geç olmuştu ve bende bundan dolayı yatağıma girdim ve gözlerimi kapadım. Çok geçmeden uyku beni rahat kollarına almıştı bile.

Okula geldiğimde sınıfta Bay Park vardı. Bir de birkaç kişi daha vardı. Geç kalmamıştım, değil mi?

Yarı açık kapıyı tıklatıp içeri girdim.

"Geç kaldığım için özür dilerim." dedim eğilip.

Herkes gülmeye başlamıştı. Neye gülüyorlardı?

"Ah, Yeo Sang geç kalmadın. Ben bir konuşma yapıyordum. Gel içeri."

"Şey... Özür dilerim."

Kafamı eğip sırama oturdum. Anlamalıydım. Herkes sınıfta bile değildi!

"Ödevlerinizde anlamadığınız yerler varsa öğle arası bana getirin. Bugün sizinle dersim yok biliyorsunuz ki, şimdi söyleyeyim dedim. Sınıfa gelen arkadaşlarınıza iletin."

Benim yanına gitmem gerekliydi. Gerçekten anlamadığım yerler vardı.

Nihayet öğle arası olmuştu. Kantine gidip bir şeyler yedim ve sonra sınıfa döndüm. Aklıma gelen şeyle matematik kitabımı alıp kalktım.

"Nereye Yeo?"

"Matematik öğretmenine göstermem gereken yerler var."

Woo ve San bana 'Ciddi misin?' bakışları atıyordu.

"Cidden mi?" dedi San.

"E-evet, neden ki?"

"Çok çalışkansın sanırım."

"Anlamadığım yerler var da." dedim gülümseyip. Sonra sınıftan çıkıp öğretmenler odasına gittim.

Bay Park içerideydi.

"Bay Park... Size soracağım sorular var."

"Ah, tabii ki. Bir tek sen geldin, biliyor musun?"

Gülümseyip oturduğu masaya gittim. Odada Bay Jeong ve Bay Song da vardı.

"Kitabımın katladığım kısmını açtım ve işaret parmağım ile ilk yapamadığım soruyu gösterdim.

Anlattı ve diğerlerini de gösterdikten sonra işim bitmişti. Hepsini güzelce anlamıştım, şimdi gidip çözmeliydim.

"Ben gidiyorum Bay Park. Teşekkür ederim, şimdi kendi başıma çözmeliyim."

"Pekala, görüşürüz Yeo Sang."

Gülümseyip çıktım.

teacher-seongsangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin