¹⁰

560 54 14
                                    

Konuşmamızın üzerinden yaklaşık üç gün geçmişti. Her gün çalıştığım tatlı dükkanına geliyor, beni alıyor ve beraber vakit geçirebileceğimiz yerlere gidiyorduk. Bu üç gün boyunca olduğumdan daha mutlu ve huzurluydum.

Her zaman da bu şekilde olmayı dilerdim.

Bugün bir sürpriz ile geleceğini söylemişti. O yüzden en son olan konuşmamızdan beri heyecandan yerimde duramıyor, bir o yana bir bu yana hareket edip duruyordum.

Kalbim deli gibi atarken, diğerleri ise benim bu hallerim ile iyi bir şekilde eğleniyordu. Gülüşleri içeriyi doldururken, içeride olan müşterilere rahatsızlık konusunda özür diliyordum. Sonra ise onlara bakıyor ve gözlerimi deviriyordum.

Şu üç günde, onlara göz devirerek rekor kitabına girebilirdim.

"En son biri başkası ile yüzük bakıyor diye ağlıyordu, şimdi havalara uçuyor."

Yuta'nın sesini duymam ile beraber dik bakışlarımı ona göndermiştim. Bu şekilde bakmam ile beraber daha sesli bir kahkaha atmıştı. Biz onu susturmaya çalışırken, bu sefer mutfaktan gelen sesi duymuştum.

Bu işe Johnny'yi bile dahil etmişlerdi, bu yüzden onlara diyecek bir şey bulamıyordum.

"Bizi dinleseydin şu ana kadar evli bir tavşan oluyordun."

"Çenenizi kapayacak mısınız yoksa ben mi kapatayım?"

Dediğim cümle ile beraber hepsi susmuş, ben ise derin bir şekilde nefes alıp vererek oluşan sessizlikte kafamı dinlemeye başlamıştım. Duvarda olan saate bakınca diğerlerine dönmüş ve tekrar dik bakışlar eşliğinde konuşmaya başlamıştım.

"Ben çıkıyorum. Sakın arkamdan konuşmayın."

Bundan sonra personel için olan odaya girdiğimde, hepsinin kahkahasını duymam ile beraber sinirlenmemek için kendimi tutmuştum. 

Üstümü giyinip eşyalarımı aldıktan sonra dükkandan çıkmış ve etrafa bakınmaya başlamıştım. Bir kenara çekilip onu beklemeye başlarken, en sonunda aramaya karar vermiş ve elimi cebime atarak telefonumu çıkarmıştım.

Arkamdan gelen çocuk sesi ile beraber aramama gerek kalmamış ve bana seslenen çocuğa dönmüştüm yüzümdeki gülümseme ile beraber. Onunla boylarımızı eşitlemiş, ondan sonra da kollarımı açarak bana sıkı bir şekilde sarılmasını beklemiştim. Fazla uzun sürmemişti zaten. Küçük ama hızlı adımlarla yanıma gelmiş, küçük kolları ile beraber boynuma sarılmıştı.

Ben de ona sarılırken onu kucağıma almış, sonra da arkasından gelen, yüzündeki gülümseme ile bizi izleyen beden ile buluşmuştu gözlerim. Ben de gülümsemiş, yanına ilerleyerek yanağında oluşan gamzeye minik bir öpücük bırakmıştım.

"Sürpriz derken kardeşini getirmeni beklememiştim."

Konuşmam ile beraber gülmüş, yanımdaki yerini alarak ilerlemeye başlamıştı. Kucağımdaki minik beden ise, gülümseyerek hem bana hem de yanımızdaki büyüğüne bakıyor, arada minik gülüşler bırakarak minik elleri ile üstüme sıkıca tutunuyordu.

Onun bu şirin halleri hem beni, hem de kardeşini bir gün bitirecekti, ama bundan haberi yoktu.

"Hyung," demişti sevimli bir ses tonu ile. Bakışlarım onu bulurken, aynı ses tonu ile konuşmaya devam etmişti. "Artık küs değilsiniz, değil mi?"

Gözlerim tekrar yanımdaki bedeni bulduğunda ikimiz de gülümsemiş, sonra kucağımda olan küçük bedene dönmüştüm. Yüzümdeki gülümseme ile beraber o da gülümsemiş, tekrar kıkırdayarak yanağıma minik bir buse kondurmuştu.

"Hayır, artık ayrı değiliz."

Cevabını aldığında ise gözlerini kocaman açmış bir şekilde bana bakmaya başlamıştı. Bir süre şaşkın bir şekilde bakmış, ondan sonra ise yüzünde geniş bir gülümseme oluşmaya başlamıştı. Onun bu hallerine gülerken, o ise sevimli bir şekilde sevindiğine dair tepkiler veriyordu.

Bir süre daha yürümüş, oradan da küçük, sevimli bir eve doğru yaklaşmaya başlamıştık. Jaehyun bana dönerken, ben de ona meraklı bakışlar ile bakmış ve gülümsemiştim. Ne olduğunu az buz anlarken, o da konuşmaya başlamıştı.

"İleride," dedi karşımızdaki evi gösterirken. "Burada yaşayacağız. Sen, ben, çocuklarımız ve Kangmin."

"Beni niye en sona koyuyorsun?"

Küçük olanın konuşması ile beraber ikimiz de kendimizi tutamamış, kahkaha atmaya başlamıştık. Biz onun bu tepkisine gülerken o ne olduğunu anlamamış, bizimle gülmeye başlamıştı. Güldükten sonra ikimiz de iki yanağından öpmüş, sonra tekrar karşımızda kalan eve bakmıştık.

Belki, burada yapacağımız başlangıç, bizim için daha iyi olabilirdi.

Ex Boyfriend •DoJaeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin