All Over •Malik

[5]

30.Gün

Bugün sürücü koltuğunda ben vardım. Siyahlar içinde tam yanımda oturuyordu. Benim de ondan kalır bir yanım yoktu.

"Bu şapkalar falan, daha çok dikkat çekmedik mi ya?" Dudaklarını büzdüğünde çok sevimli duruyordu.

"Harbiden he." Üstümüzü incelerken göz göze geldiğimizde gülüştük.

Bizim kavga ettiğimiz zamanlar sayılıydı.

"Bugün bunu halledersek akşam seni bir yere götüreceğim." dedi cebinden bir dal çıkartırken.

"Ya? Nereye?"

"Bir yere?"

Oflayıp gözlerimi devirdim.

İngilterenin bir sahil kasabasındaydık. Zayn'in dediğine göre burada bir yazlıkları vardı.

Eh, tabii tatil yapmaya gelmemiştik. Bizim tatilimize tam olarak 30 gün vardı.

"Babanı o pozisyonda görmeye hazır mısın?" Gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Resmen ihtiyar avına çıkmıştık.

"Gerizekalı mısın, Lexi? Senin de teyzen amına koyayım." Bozuk hali beni keyiflendirmişti.

Teyzemi bekliyorduk. Benjamin Malik ile hafta sonu kaçamaklarının belgeselini yapmak için bu tenha köşede saklanıyorduk.

Yayıldığım koltukta biraz doğrularak ona baktım. Ellerim saçlarına giderken mırıldandım."Sorun ne?" Kedi gibi kendini bana bırakırken hayran hayran yüzünü inceliyordum.

Kirpikleri, gözleri...en sevdiğim romanın en güzel satırlarıydı.

"Annem aklıma geliyor. Ömrünü bu beş para etmez adama harcadığı için...ne biliyim işte."

Benjamin annesinden sonra şimdi ki eşiyle evlenmişti.

Ve kadını teyzemle aldatıyordu.

"Annen, babana aşık mıydı?"

Gözlerinde ki kararsızlığı okuyabiliyordum.

"Değildi. Sorun da burada işte."

Uzanıp boynunu öptüm.

"Her şey bittiğinde annen de huzurla uyuyacak, Zayn. Buna tutun."

Toprak yoldan araba sesi geldiğinde her şeyi bir kenara bırakarak hemen eğildik.

"Teyzemin arabası."

Bir süre sonra iki katlı evin kapısı açıldı ve Benjamin Lisa'yı kapıda karşıladı.

Ortalığı kontrol ettikten sonra arka taraftan kamerayı alarak arabadan indik.

Evin çevresi duvarla çevriliydi. Kamera ya da güvenlik yoktu bu da işimizi kolaylaştırıyordu.

Hava kararmak üzereydi. Umarım bir an önce bize istediğimiz görüntüleri verirlerdi de erkenden giderdik.

Atlayacağımız duvara geldiğimizde duvar gözüm de büyümüştü.

"Ben buradan atlayamam."

Duvara tırmanmak üzere olan Zayn, dönüp bana baktı.

"Ben seni tutuyorum, gel."

Duvara tırmandığında elini uzattı."Hadi Lexi." Oflayarak onun hareketlerini tekrarladım.

"Tanrım çok kiloluyum!"Kendi kendime mırıldanırken beni onayladı."Son zamanlarda ben de fark ettim bak."

"Ne? Gerçekten mi? Saçmalama, Zayn!" Desteği ile duvarın üstündeydim.

"E, kendin dedin az önce amına koyayım!"